Zülfü Livaneli öteden beri Deniz Baykal'ı sevmez.
Bir de nefret ettiği CHP'li vardır: Önder Sav. (Buna karşılık Bülent Tanla'yı seviyor.)
Deniz Baykal'ın gizli bir toplantıda anlaşarak iktidarı Tayyip Erdoğan'a "hediye ettiğini" söyler durur.
Yasaklı Erdoğan'ın Meclis'e girebilmesi Baykal sayesinde olmuştur... Öyle der.
Ee? Ne olmuş yani?
Öyle bir hava yaratılıyor ki, sanki Deniz Baykal "he" demese Erdoğan öldür Allah Meclis yüzü göremeyecekmiş. Baykal partiyi satmış oluyor.
Eh, bu durumda CHP de iktidara gelecekmiş tabii!
***
Livaneli şimdi de Deniz Baykal'ın "ben Kürtler'i, Aleviler'i sevmem" demiş olduğunu iddia ediyor...
Sevebilir de, sevmeyebilir de... Bayram değil seyran değil, Deniz Baykal'a bu "yeni kamış" da nereden çıktı? Eski kamışlar yetmedi mi?
Üstelik "ezilenleri" de sevmezmiş!
Vay sağcı Baykal vay...
Bunun arkasında Amerika'nın değilse bile Amerika'da ev almış gazete patronlarının mı etkisi var?
Deniz Baykal niçin "hala" sorun olarak görülüyor?
Baykal 84 yaşında, ölümden döndü, geçirdiği hastalıktan sonra eli ayağı da pek tutmuyor.
Onun CHP'nin başına geri geleceğinden mi endişe ediliyor?
Yoksa "kerimesi" vasıtasıyla partiyi yeniden ele geçirmesinden mi korkuluyor?
Öyle bir hava yaratılıyor ki, sanki o iğrenç kaset komplosu olmasa CHP iktidara gelecekmiş!...
Tüh, fırsat kaçmış... (Ama bu iş Baykal'la olmaz diyenler de kendileriydi.)
Ve de HDP'ye de, PKK'ya da yüz vermeyecekmiş tabii... Kürtler'i, Aleviler'i sevmiyor ya...
Ama Kılıçdaroğlu çok seviyor.
Dolayısıyla oylarınızı CHP'ye veriniz.
***
Bu adamlar bu kadar mı küçüldüler yahu?
Bu kadar mı hesapçılar?
Livaneli utanmasa, "Partinin başına beni geçirseydiniz CHP'yi iktidara getirecektim" de diyecektir...
Şarkıcılık kesmez, yönetmenlik kesmez, gazete yazarlığı kesmez, romancılık kesmez, belediye reisliğine de heves etmişti...
Parti başkanlığı ve cumhurbaşkanlığı da özlemleri arasındadır.
Milli takıma teknik direktör olmak istese de şaşırmam. (Laf aramızda, belki Şenol Güneş'ten daha iyi yönetir.)
Korkmasın.
Tek bir yerde satılan varla yok arası haftalık gazete patronları da korkmasınlar.
(Yoksa gazeteyi bilmemkaç milyon dolara kakalayacak bir kek henüz bulamadılar mı?)
Deniz Baykal dönmez, dönemez.
Ama beklesinler, 2023'te uğrayacakları yeni bozgundan sonra parti içinde başgösterecek kargaşada belki onlara da yeni bir fırsat doğacaktır.
Hiç sanmıyoruz ama...
O arada "genç ve dinamik aday" görüntüsü verebilmek için botoks yaptırsınlar. Çektirsinler. Fena durmaz.
Yorum Yazın