Yeni bir çağın arefesinde, yapay zeka derken, yapay zekayı daha tanımadan gelecekte bizleri nasıl bir tehlikenin beklediği korkusunun tartışıldığı bugünlerde, öyle güzel bir hikayeye şahitlik ettik ki...!
İnsan denilen varlığın nasıl bir dizayna sahip olduğunu, insan denilen canlıyı sadece görünen azalarıyla değerlendirmenin nasıl bir yanlışlık olacağını, iliklerimize kadar hissettik!
İnsanoğlu öyle bir donanıma sahip ki, bırakınız kul yapısı bir makinayla kıyaslamayı , hiçbir canlı ile kıyaslanmayacak muhteşem bir yapıya sahip!
Muhteşemliği, gözle görülen uzuv donanımlarından ibaret değil!
O uzuvlara emir veren, adına beyin denen uzuvdan da bahsetmiyorum!
Belki bir nebze zekanın tekamülü ve akıl, insanı diğer canlılardan ayırt eder ama bir başka şey daha var ki, işte onun önünde saygıyla eğilmemek mümkün değil!
O öyle bir şey ki, karşısında hayranlık duymak bir yana, tam anlamıyla da teslim oluyorsunuz!
Sizi idrak etmeye sevk ediyor ve idrak etmeniz neticesinde de hiç tereddüt etmeden kudrete teslim oluyorsunuz!
Akıl, ruh ve azaların senkronudur insan!
Güç, kuvvet, zenginlik, çok büyük, kocaman ifadelerinin ötesinde, "tek" olan kudrete teslim oluyorsunuz !
Ampute Futbol takımımızdan bahsediyorum!
Kısa bir süre önce, maddi hiçbir fedakarlıktan vazgeçmeden, devletin milletin varını yoğunu ayakları altına serdiği Türk Milli Futbol Takımı'nın Avrupa şampiyonasındaki durumu, diğer tarafta ise kimi doğuştan, kimi bir kaza neticesi kimi de vatan savunmasında uzuvlarını kaybetmiş Ampute Milli Futbol Takımı!
Sakın ha sakın, kimse birilerini zan altında bıraktığım düşüncesine kapılmasın!
Türk Milli Futbol Takımı'mızın futbolcu teknik adamlarını da yermiyorum, ben bir başka şeyden bahsediyorum!
Hani, beden, bedenin uzuvları, hatta beyin, akıl ötesi bir şeyden...!
Adına kimisi ruh, kimisi şuur dese de bendenizin tam olarak tanımlayamadığım, ama seyrederken hele hele maç bittiğinde, Ampute Milli Takım Hocası Sayın Osman Çakmak kardeşimin, "Herkesi havaalanına bekliyoruz! Hani, yabancı futbolcuları karşılamak için saatler öncesi havaalanlarına gelip, gelen futbolcuyu omuzlarına almak için birbirlerini ezen kardeşlerimize seslenen Sayın Osman Çakmak kardeşimin yüz ifadesinden, damarlarının ha patladı ha patlamak üzere olan boğaz damarlarından bahsediyorum!
Sorarım size, nedir bu halin adı?
Sizi bilmem, ama benim aklıma, "Yüreklerine kurban olduğum yürekliler " den başka ifade gelmiyor !
Evet evet, Allah sizden razı olsun yüreklerine kurban olduğum Yürekli İnsanlar!
Olmadı!
Yüreklerine kurban olduğum Yürekli Bizim Çocuklar!
Yorum Yazın