Haşmet Babaoğlu

Haşmet Babaoğlu

Mail: jlgjflkd@hotmail.com

Yunanistan’a değil arkasında durana bak!

Yunanistan'ın limitlerini zorluyormuşuz...
Birtakım Yunanlı akademisyenler, bürokratlar, gazeteciler sosyal medyada böyle laflar ediyorlar.
Sanırsınız...
Yunan ana karasının burnunun dibindeki adalarımıza (!) askeri yığınak yapmışız...
Sanırsınız, Meriç'in bu yakasında ABD'nin üs kurmasına izin vermişiz...
Ne limiti?
Hangi sınırdan bahsediyorsunuz, önce bir kendinize bakın!
Ama "yavuz hırsız" sırtını Batı'ya dayamış bir kere, bu aşamada ne desek boş!
Boşuna "medyasfer" deyip durmuyorum...
Belli ki, Mitçotakis medyası ( tıpkı Zelenski medyasının Ukraynalılara yıllar boyu yaptığı gibi) Yunan hava sahasını zehirliyor.

***

Bir asır önce de...
Venizelos'un aydınları ülkeleri Osmanlı'ya savaş açsın diye çırpınıp duruyorlardı.
Venizeloscular, donanma komutanlarının "Bunlar hurda artık!" dediği Amerikan zırhlıları "Limnos" ve "Kilkis"i sırf Çanakkale savaşına katılmak için satın almışlardı.
Ama Kral Konstantin savaşa girmeye karşı çıkmıştı.
Sonrası malum...
Harap olmuş Fransız ve İngiliz donanması arkasına bakmadan Çanakkale'den geri dönünce Atina'nın ağzı açık kalmıştı.
Lakin dönemin bir numaralı hegemonu İngiltere'nin "numaraları" bitmedi.
Üstelik yeni serpilmekte olan hegemon ABD de işin içindeydi.
Avrupa gazetelerinde şöyle yorumlar çıktığı unutulmamalı: "Başkan Wilson, yarının dünyasının, haklı ulusal beklentiler üzerine inşa edileceğini bildirdi. Bu sözler, Eski İonia'dan (Batı Anadolu) Trakya sahillerine kadar yeni zamanların gelişini bekleyen bütün Yunanlarca işitildi."
En sonunda...
Yani 1917'de...
Kışkırta, kandıra Yunanistan'ı savaşa soktular.

***

Dönelim bugüne...
Ukrayna, Romanya, Yunanistan hattına dikkat!
Bu ülkelerin hiçbiri "kendisideğildir.
Arkalarında duranlara bakmak gerekir.
Süleyman Seyfi Hoca'ya katılıyorum...
Yine bir "Batı-Avrasya hesaplaşması"nın eşiğinde, hatta içindeyiz.
Serinkanlı ama tetikte olmak zamanıdır.

***


NOT DEFTERİ
Bertis, "Herkes cennete gitmek istiyor ama kimse ölmek istemiyor" diyor. Karen, gözlerini kırparak onu dinliyor. Elektrik kesiliyor ve kimse buna şaşırmıyor. Barikatlı kapılardan içeri ışık sızıyor. Karen'in mum ve kibrit bulmasına yetecek kadar bir ışık. (DOUGLAS COUPLAND / Oyuncu 1)

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar