Bunlar birbirlerine "plaket" vermeyi severler.
Evleri, büfenin raflarına ya da televizyonun yanına sıralanmış plaketlerle doludur.
Ankara'da plaket üretimine gireceksin, ekmek var.
"Yılın şeyini" seçmeyi de seviyorlar. Nasıl olsa memur gazetelerinde yer bulur.
Hamburgerci de "haftanın elemanını" seçiyor. En çok satış yapan tezgâhtar üç kuruş fazla alamadan, kimsenin bakmadığı bir köşeye asılan fotoğrafıyla mutlu oluyor.
Eh, sonuçta bir "satış elemanı" söz konusudur, kimisi köfteli ekmek satar, kimisi Atatürkçülük.
***
Bunlar Atatürkçü değildirler. Bunlar Kemalist.
Fakat bu artık bir "program" değildir.
Kimsenin Atatürk devrimlerini yeniden sahneye koyacak hâli yok. Soyadı mı verecekler, seçme ve seçilme hakkı mı? Şapka mı giydirecekler?
Program niyetine ancak "geri dönüş" önerebilirler, türbana yasak, imam-hatip okullarının, Kuran kurslarının kapatılması...
Bununla oy yerine ancak kol saati alırlar.
Kalıyor darbe... Başka hiçbir şekilde iktidara dönemezler... Ama artık çok zor. Darbe de artık "ille Kemalist" olmuyor.
Başka bir umarları? Yoktur.
Ancak gazete ve kitap satmak, emeklilerin ruhlarını gıdıklamak. Üç beş para kazanmak.
Bir de, al gülüm ver gülüm...
Tut beni tutayım seni...
Sen bana plaket ver, ben sana kurban...
***
Bunlar sahtekâr değillerse, samimi adamlarsa, tek parti diktası istesinler.
Kemalizm'in belirgin özelliklerinden biri değil midir bu?
"Kuvvetler ayrılığı" değil "kuvvetler birliği" ilkesinin yeniden yürürlüğe konmasını istesinler.
Ama Tayyip Erdoğan'ı asıl bununla suçluyorlar, şimdi bunu nasıl savunacaklar?
"Tek adam" yönetimi istesinler!
Sıkıysa.
"Kemalizm'i beyinlere çivi gibi çakacağız" desinler, demokratik bir tavırla.
Dolar gerekirse onu da basıp basıp dış borçları öderler, yeşil bir kâğıt parçası değil midir alt tarafı?
"Dinozor" deyince de kızarlar.
"Cro-magnon" denseydi hoşlarına mı gidecekti yani?
***
ADD başkanı, yeni Anayasa'ya evet oyu verenleri İzmir'den denize dökecekti.
Yani biz Yunan ordusu oluyoruz.
Ya Yunan ordusunun büyük kısmı gibi kimimiz Urla ve Çeşme üzerinden, kimimiz Mudanya üzerinden kaçarsak?
Bu sefer bari işi sıkı tutsun da...
Ben İzmir değil Antalya'yı rica edeceğim.
Ne güzel Rus kızları da var, İzmir'i ne yapayım?
Yorum Yazın