Son günlerin en önemli tartışmalarından biri, yaşadığımız salgının müsebbibi “yeni koronavirüs”ün ülkemizde de mutasyona uğrayıp uğramadığı; bir başka deyişle yeni bir “TÜRK MUTASYONU”nun oluşup oluşmadığıdır.
Kişisel kanaatim şu: Virüsün bu kadar çok sayıda insanı enfekte ettiği, bu kadar çok fazla sayıda hastanın bedeninde trilyonlarca defa kendini tekrarlama imkânı bulduğu bir ülkede yapısal değişime uğrayıp mutasyon geçirmemesi zaten şaşırtıcı bir sonuç olur. Eğer gelişmiş pek çok ülkede olduğu gibi bizde de bir “ULUSAL COVID-19 GENOM KOORDİNASYON SİSTEMİ” olsaydı emin olun biz de şimdiye kadar çoktan en az bir adet “TÜRK MUTASYONU” belirlemiş ve duyurmuş olurduk. Bizdeki yani huyumuz ve suyumuzdaki mutasyonlara gelince buyurun...
BANA GÖRE
BİZDE HANGİ MUTASYONLAR VAR
GELİN bugün son derece can sıkıcı tartışmaların özellikle de korkutucu mutasyon haberlerini bir kenara bırakalım. Salgının “bizde” daha doğrusu “huyumuzda suyumuzda”(!) oluşturduğu “insani mutasyonlara” bir göz atalım. Çünkü şu noktayı çok açık ve net olarak hepimiz gözlüyoruz: Sadece virüste değil, pandemi bizde de çok sayıda ruhsal/davranışsal mutasyon oluşturdu. O mutasyonlardan bazılarını 1 numaralı kutuda bulacaksınız.
KUTU 1
BİZDEKİ 7 PANDEMİ MUTASYONU
GELİN bugün son derece can sıkıcı tartışmaların özellikle de korkutucu mutasyon haberlerini bir kenara bırakalım. Salgının “bizde” daha doğrusu “huyumuzda suyumuzda”(!) oluşturduğu “insani mutasyonlara” bir göz atalım. Çünkü şu noktayı çok açık ve net olarak hepimiz gözlüyoruz: Sadece virüste değil, pandemi bizde de çok sayıda ruhsal/davranışsal mutasyon oluşturdu. O mutasyonlardan bazılarını 1 numaralı kutuda bulacaksınız.
MUTASYON 1: SAĞLIĞIN DEĞERİNİ YENİDEN FARK ETTİK: Pandemi sayesinde “sağlık kavramını” gündemimizin arka sıralarından alıp en önlerde bir yerlere, hatta ilk sıraya yerleştirdik. “Her şeyin başı sağlık” cümlesini yeni hayatın en değerli kurallarından biri haline getiriverdik.
MUTASYON 2: SAĞLIKÇILARIN KIYMETİNİ ÖĞRENDİK: Neredeyse hemen her gün en az birini hırpalayıp dövdüğümüz, pataklayıp sövdüğümüz sevgili sağlıkçı dostlarımızın “ne kadar da kıymetli ve ne kadar da vazgeçilmez dostlar, canlar, süper insanlar” olduğunu da pandemi sayesinde nihayet fark ettik.
MUTASYON 3: BİRBİRİMİZE DAHA ÇOK YASLANDIK: Pandemi sayesinde aile, eş, dost, arkadaş kavramlarının yeniden ve eskisinden daha derin bir biçimde farkına vardık. Birbirimize “bedenen” olmasa da “ruhen” yaslanmanın öneminin farkına vardık.
MUTASYON 4: BELİRSİZLİKLE MÜCADELEYİ ÖĞRENDİK: Belirsizliğin ne menem bi bela olduğunu ve nasıl yönetilebileceğini hatta nasıl yenilebileceğini pandemi döneminde net ve açık bir şekilde öğrenmeye başladık.
MUTASYON 5: TOPLUMSAL DAYANIŞMAYI ÖNE ÇIKARDIK: Toplumsal dayanışmanın önemini ve “Yıkılmadık, ayaktayız” cümlesinin bize ne anlatmak istediğini de pandemi sayesinde öğrendik. Toplumsal birlikteliğin neden ve nasıl “derin bir insani ihtiyaç” olduğunu pandemide beyinlerimize bir kez daha adeta nakşettik.
MUTASYON 6: ‘KORUNMAK TEDAVİDEN ÖNEMLİDİR’ DEDİK: Sağlığı korumanın ve koruyucu sağlık önlemlerinin önemini de ilk defa bu kadar net ve açık bir şekilde algılayıp kullanıma soktuk. Pandemi sayesinde neredeyse her birimiz birer “koruyucu sağlık gönüllüsü” olduk.
MUTASYON 7: MASKEYLE BARIŞTIK: Çok değil, daha 1 yıl önce boyunlu kazaklardan bile “Nefesimizi daraltıyor” diye şikâyet eden biz, şimdilerde bir değil iki kat maske ile bile soluk alıp vermenin, adına “entübasyon” denen o belalı uygulamadan çok daha rahat, keyifli ve kabul edilebilir bir uygulama olduğunu da pandemi sayesinde idrak ettik.
KISA BİLGİ 1
DEMİR DEPOLARINA NE ZAMAN BAKILMALI
DEMİR yaşamsal bir mineral, olmazsa olmaz besinsel ihtiyaçlarımızdan, bedensel varlıklarımızdan biri. Demirimiz eksildiğinde ruhumuzda da bedenimizde de pek çok sorun ortaya çıkıyor. Peki, demirin eksildiğine işaret eden belirtiler neler? Hangi sorunlar dikkatimizi çektiğinde demirimize, demir depolarımıza (ferritin) ve diğer kansızlık testlerine (hemoglobin, hematokrit) müracaat edelim? O belirtilerin ilk 10’unda bakın neler var...
KISA BİLGİ 2
DEMİR EKSİKLİĞİ İŞARETLERİNDE İLK 10
VARAN 1: Tırnaklarınız düzleşip çukurlaşıyor, kolay kırılıyorsa...
VARAN 2: Saçlarınız cansız ve mat görünüyor, kırılıp dökülüyorsa...
VARAN 3: Dilinizin üstündeki pütürler yok olmuş ve hassaslaşmışsa...
VARAN 4: Ağzınızın köşelerinde tekrarlayan çatlaklar oluşmuşsa...
VARAN 5: Kendinizi yorgun ve halsiz hissediyorsanız...
VARAN 6: Unutkan ve dalgınsanız...
VARAN 7: Depresyona eğilimliyseniz...
VARAN 8: Çarpıntı, nefes darlığı gibi şikâyetleriniz varsa...
VARAN 9: Cildiniz soluk ve kuruysa...
VARAN 10: Ufak tefek bedensel çabalarda bile bitkinlik hissediyor, nefes nefese kalıyorsanız demir eksikliğine paçanızı kaptırmış olabileceğiniz aklınızda olsun.
Yorum Yazın