MHP gerçekten ibretlik bir partidir. MHP tarihine bakın gerçekten ibretlik birçok olay, birçok gelişme yaşanmıştır...
MHP gerçekten ibretlik bir partidir. MHP tarihine bakın gerçekten ibretlik birçok olay, birçok gelişme yaşanmıştır. Başka partilerin MHP’ye bakıp ders çıkaracağı gibi özellikle Ülkücülerin de ders çıkaracağı birçok olay arşivlerde, hafızalarda yerini korumaktadır.
Tarihi boyunca Türkiye’de üzerinde en çok oyun oynanan parti MHP olmuştur. Ele geçirmek için üzerinde her türlü senaryoların oynandığı parti MHP’dir. En çok saldırıya uğrayan, en çok karıştırılmaya çalışılan, en çok itibarsızlaştırılmaya çalışılan MHP olmuştur.
“Köyün itleri birbirine küs olsalar da kurdu görünce birleşir” içerikli Uygur atasözü âdeta MHP’nin yaşadıklarını tarif etmektedir. Dünyanın birçok ülkesinde MHP ve Ülkü Ocaklarına yönelik devlet düzeyinde yapılan düşmanlıklar, Türkiye içindeki uzantılarının bu düşmanlıkları yıllardır sürdürme gayreti MHP’nin Türk milleti adına önemini göstermeye yetmektedir.
MHP üzerinde kurulduğu günden bu yana oyunlar oynadığı gibi bundan sonra da oynanmaya devam edecektir. MHP üzerinde oyunlar ne zaman biter, MHP’ye yönelik saldırılar ne zaman ortadan kalkarsa emin olun düşmanlar hedefine ulaşmış demektir.
O yüzden merhum Necip Fazıl Kısakürek’in “Ey düşmanım, sen benim ifadem ve hızımsın, gündüz geceye muhtaç, bana da sen lazımsın” sözlerindeki felsefe, MHP’nin varlığını sürdürmesinde tarif olarak kullanılabilir.
Bugün bu yazıyı kaleme almamı sağlayan asıl neden, MHP’yi ele geçirme oyunlarında kullanılan insanların içine düştükleri hazin durum, onların dehşet savrulmaları olmuştur. Şimdi öyle alakasız, öyle manasız yerdeler ki bunlara bakınca “Allah gerçekten MHP’nin yardımcısı olmuş” demekten başka bir şeye gerek kalmıyor. Bunlardan birini de geçtiğimiz günlerde, sosyal medyada paylaştığı Adana’nın ilçelerini gezdiğine dair fotoğraflarından gördüm. Onu “Efsane” diye MHP’ye pazarlamaya kalkmışlardı. Şimdi en son düştüğü çukur Ali Babacan’ın veba saçan DEVA partisi olmuştur. Defalarca MHP Genel Başkan adaylığı için heveslenen, kullanılan, yönlendirilen adamı %0’lık bu partide genel başkan yardımcısı bile yapmıyorlar. Şimdi bu adam veba saçan bu partide kurucu üye ve Ali Babacan’ın başdanışmanı… Onu MHP Genel Başkanı yapmaya çalışanlar ve destekleyenler nasıl bir hayal kırıklığı yaşıyor acaba?
Adını yazının bu noktasına kadar söylemedim. Zaten çoğu kişi adını bile unutmuştur. Ama sadece siyaseti ve onu takip edenler onun düştüğü ‘Deva’ çukurdan haberdardır.
Adı Ramiz Ongun, unutanlara tekrar hatırlatayım. En son Adana ilçelerinde Ali Babacan’ın veba saçan partisine destek arayışları için gezerken görüldü.
Başbuğ Türkeş’in sağlığında 17 yıl sonra MHP’ye dönmüş olan, Başbuğun vefatından sonra ilk genel başkan adaylığı olan ve bunu defalarca deneyen Ramiz Ongun’un sicilindeki en büyük özellik zaten çok parti değiştirmesi, sürekli parti arayışı içinde olmasıdır.
Kendini destekleyen Yeniçağ gazetesi (Büyük Kurultay gazetesi), desteklemeye başlamadan önce Ramiz Ongun’u manşetten şöyle tarif ediyordu: “12 Eylül 1980 sonrası hareketten fiilen uzak kalışı ve yaklaşık 17 yıl sonra tekrar bütünleşmesi… Ayrılığı sırasında Almanya ve Avrupa’daki hareket ve teşkilatlanmada üstlendiği aktif olumsuzlukları… Son genel seçimlerde Adana’dan DYP içinde adaylık yarışına girmesi. Geçmişte MÇP veya MHP hakkında belirttiği ifadeler”
Ramiz Ongun siyasi ömrü boyunca bu huyunu hiç bırakmadı.
MHP’de sürekli genel başkan olma hayalini kovalarken bir baktık, 2010 yılında AKP saflarına geçerek FETÖ’nün çok önemsediği 12 Eylül 2010 referandumuna destek vermek, Kürt açılımını meşrulaştırmak için gazete ve televizyonlarda konu mankeni olarak oradan oraya geziyor. AKP’de siyaset yapacağını beklerken ne olduysa oradan da uzaklaştı. AKP-cemaat arası iyi olduğu günlerde Mansur Yavaş da Ülkücüleri AKP hükümetine destek vermeye çağırıyordu. AKP-cemaat kanlı bıçaklı olunca 17-25 Aralık operasyonlarının tam ortasında (23 Aralık 2013) CHP’ye katılmıştı. Acaba Ramiz Ongun’u da aynı merkezden mi yönetiyorlar? O da AKP’ye destek istediği hâlde gide gide Ali Babacan’ın veba saçan DEVA’sına katıldı.
Ramiz Ongun’un 3 Kasım 2002 seçimleri sonrası gerçekleşen MHP kongresinde 57. Hükümet ve merhum Bülent Ecevit üzerinden yapmış olduğu o iğrenç konuşmayı hatırlayınca ve bugün Ali Babacan gibi gayrimilli bir adamın yanında aksesuar olduğunu görünce, MHP kimlerden kurtulmuş hepsi çok net gözüküyor. Bunlar sizce ibretlik değil mi?
Kedinin aslan diye pazarlandığı günümüzde, bu Ramiz Ongun’u “Büyük efsane, büyük dava adamı” diye pazarlayanlar, acaba DEVA’daki bu küçüklüğe ne demektedir?
Her yanı ihanet kokan DEVA’da bu büyük efsane, büyük dava adamı(!) niçin susmaktadır? Utanmadan bir de il il, ilçe ilçe gezerek veba saçan DEVA’ya destek istemektedir.
Ali Babacan "Anayasa’nın ilk 4 maddesini değiştirmek isteriz ama uygun zemin ve ortam yok" dediğinde, o MHP kongrelerinde iğrenç konuşmalar yapan Ramiz Ongun niçin susmuştur?
Ali Babacan, terörist Demirtaş için “Tutuksuz yargılanmalılar. Demirtaş’ın temsil ettiği siyasi çizginin önü ne kadar açık olursa, siyaset içinde olursa Türkiye için o kadar faydalıdır” dediğinde, o MHP kongrelerinde iğrenç konuşmalar yapan Ramiz Ongun niçin susmuştur?
Ali Babacan, HDP kongresine “Kongrede alacağınız kararların ülkemizin demokrasisine ve toplumumuzun huzuruna katkı vermesini ümit ediyorum. Bu vesileyle selamlarımı iletiyor, kongrenizin hayırlı olmasını diliyorum” mesajı gönderdiğinde, o MHP kongrelerinde iğrenç konuşmalar yapan Ramiz Ongun niçin susmuştur?
Ali Babacan, HDP’li belediyelere kayyum atanmasına “Seçilmiş bir insanı görevinden alabilecek bir gücün sadece ve sadece hukuktan güç alan bağımsız yargıda olması lazım. Yoksa vicdanlarda derin yaralar açılır” şeklinde tepki gösterdiğinde, o MHP kongrelerinde iğrenç konuşmalar yapan Ramiz Ongun niçin susmuştur?
Ali Babacan, “Kürt sorunu vardır, çözümü de eşit yurttaşlıktır” diye bölücülük yaptığında, o MHP kongrelerinde iğrenç konuşmalar yapan Ramiz Ongun niçin susmuştur?
Ali Babacan, terörist Selahattin Demirtaş hakkında “Dosyasına baktığımızda tutuklu yargılanmasını gerektirecek herhangi bir husus görmüyoruz" dediğinde, o MHP kongrelerinde iğrenç konuşmalar yapan Ramiz Ongun niçin susmuştur?
Ali Babacan, “KHK'lıların yasal, mali ve sosyal haklarını iade edeceğiz. Haklarındaki kısıtlamaları kaldıracağız” diyerek FETÖ’cü ve PKK’lıları devlet kadrolarına tekrar dolduracağını söylediğinde, o MHP kongrelerinde iğrenç konuşmalar yapan Ramiz Ongun niçin susmuştur?
Daha neler neler…
Bu kadar hainliğin hizmetkârı olan Ramiz Ongun, %0’luk partide kimin talimatıyla kendini bu yaşta rezil etmek için durmaktadır?
Ali Babacan gibi İngiliz beyinli bir adamla, Ramiz Ongun hangi ortak paydada buluşmuştur?
Ramiz Ongun, MHP’de iken yapmış olduğu o iğrenç konuşmalar adına özür dilemeyi düşünüyor mu?
Ali Babacan’ın genel başkan yardımcısı bile yapmadığı Ramiz Ongun’un bu köleliği ne adınadır?
DEVA’nın Ramiz Ongun’u veba saçanların arasında siyasi finalini yaptı. Bizleri de haklı çıkardığı için kendisine teşekkür ediyoruz.
Yorum Yazın