Abdülhamid İbn Türk, Yakup bin Tarık, İbrahim el-Ferazi, Ahmet el-Nihavendi, El Fadi ibn Naubaht....
Yukarıda saydığım isimler bizim dedelerimiz, biz, yani İslam Medeniyetinin evlatları...
Onlar, 8. yüzyılda yaşamış bilim adamları, uğraştıkları bilim dalı ise matematik, özellikle de astronomi.
Harizmi, Fergani, Ahmet bin Musa, Abbas Kasım ibn Firnas, Ebu Ma'şer el Belhi...
Bu isimler de 9. yüzyılda yaşamış, Astronomi alanındaki bilim adamı dedelerimiz.
Meryem el-İcliyye (ilk kadın astronom), Battani, Farabi, Ahmet bin Musa , Abdurrahman es-Sufi, Hemdani, İbn-i Yunus, Siczi, Hucendi ise 10. yüzyılda yaşamış astronomi alanındaki bilgin dedelerimiz...
Ebu Nasr Mansur, Ebu Hasan Behmenyar, Zerkali isimli dedelerimiz de 11. yüzyılda yaşamışlar.
Cebir bin Eflah, İbn Rüşt, Şerafettin el-Tusi, bu dedelerimiz 12.yüzyılda yaşamışlar.
Şemsettin Semerkandi, Zekerya Uzayda sucuk ekmek!
el-Kazvini, Nurettin Batruci,(Modern astronominin kurucusu) Fahrettin Ahlati dedelerimiz ise 13.yüzyılda yaşamışlar.
14.yüzyılda Kudbettin Şirazi, İbnü'ş Şatır, Ahmet Eflaki astronomi ile uğraşmış dedelerimiz.
Bursalı Kadızade Rumi, Gıyasettin Cemşid, Uluğ Bey, Ali Kuşçu, Molla Abdülvacid, 15.yüzyılda astronomi ile iştigal etmiş dedelerimiz.
15. yüzyıldan sonra tek tük de olsa astronomi ile iştigal etmiş dedelerimiz var elbette. Lakin 18. 19.yüzyıllarda hemen hemen hiçbir isim yok desem, yeridir!
Bu isimleri neden yazdım derseniz, efendim, dün sabah evden tiyatroya giderken, radyoda itibarlı bir haber kanalında, ABD'li astronotların uzayda karakol kurmaya çalıştıkları haberini işittim.
ABD'nin devlet olarak kuruluş tarihinin 1776 olduğunu da bilir ve düşünürsek, halimiz ayan beyan ortaya çıkıyor!
Radyoda aynı haberin bir sonrasında ise şu haber vardı, ''Eskişehir'deki Dövme Sucuk Festivali'nde, 25 metre karelik bir tavada 3000 yumurta ve 450 kilo sucuk kullanılarak pişirilen sucuklu yumurta ile dünya rekoru kırmışız(!)
Ne mutlu bize ki, Türk Kültürü'nün çok güzel ürünü sucuğumuzu koruyup, bugünlere taşıyıp, dünya rekoru kırabilmiş ve oturup afiyetle de yemişiz!
Bir de yaklaşık 400 yıldır kardeş eti yiyerek, gönül dünyamızı öyle kirletmişiz ki, 15. yüzyıldan sonra bilim alanında pek isim çıkaramamışız!
Ondan olsa gerek ki, dünya bize zehir oldu!
Sebep...?
Hayatı, mide ve ifrazat noktası arasında düşünüp, ona göre yaşamaktan başka ne olabilir ki?
Buyurun, Lagari dedemiz...
1633' te IV. Murat 'ın kızının doğum gününün kutlamasında ilk roket denemesini yapar, devrin mideleri ve ifrazat noktasında yaşayan hatırı sayılıları yüzünden kaçar, Ukrayna 'ya Kırım'a kaçar!
İlk roket denemesinin, bugünkü Kırım Ukrayna'da yapıldığını da demiş olayım!
Hatırı sayılır haber kanalının sonraki haberi de önümüzdeki cumhurbaşkanlığı seçiminde, Cem Yılmaz'ın aday olduğu taktirde, seçimleri kendisinden sonraki adaya bir tur, diğer adaylara ise birkaç tur atarak kazanacağı haberiydi!!!
Demedin demeyin, Elon Musk, bizim büyükbaşlar için, ozon tabakasına zarar veriyorlar, diye, imha edilmelidirler diyor! Laf aramızda yapay et lokantalarını da açmaya başlamış! Büyükbaşlar olmazsa, sucuk da olmaz... Hiç olmazsa, sucuğumuza bari sahip çıkıp, uzayda sucuk ekmek işini de biz kapalım!
Gülmeyin gülmeyin, yeni asrın en büyük sorunu, tabii gıdaya erişim olacak...!
Yorum Yazın