Kemal Kılıçdaroğlu geçtiğimiz günlerde gerçekleşen CHP Grup Toplantısı’nda "Ya bana katılın ya da şimdi yolumdan çekilin" konuşmasıyla bir nevi Cumhurbaşkanı adaylığını ilan etmiştir.
Cümlenin girişi ve sonucu "Yol arkadaşlarım bütün yol arkadaşlarımıza sesleniyorum size de bir çift lafım var bu engerekler ve çiyanlarla çatışma ne kadar sert olursa zafer de o kadar yakın ve görkemli olacaktır. Ne pahasına olursa olsun yürüyeceğiz. Ya bana katılın ya da şimdi şu anda yolumdan çekilin. Açık ve net söylüyorum" şeklinde olunca bu mesajın CHP içindeki yoldaşlarına, dolaylı olarak ittifak ortaklarına olduğu çok nettir.
“Ya bana katılın” ifadesi bir çağrıdır.
“Ya da şimdi yolumdan çekilin” sözü ise alenen bir tehdittir.
Kemal Kılıçdaroğlu “Küçük enişte” misali coşmuştur.
Belli ki Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanlığı adaylığına hem ittifak ortakları hem de kendi partisi içinde şiddetle karşı çıkanlar var ki, böyle sert bir uyarıda bulunuyor.
Adama sormuşlar “adın ne?” diye. O da “Mülayim” demiş. “Sert olsan ne yazar” demişler. Kemal Kılıçdaroğlu’nun hali de aslında aynen bu şekilde. Kemal Kılıçdaroğlu otorite sahibi biri olduğu imajı vermek için çatışmaktan, kavgadan bahsediyor.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun çok zorda olduğu anlaşılıyor. Eylem ve söylemlerine bakarsanız psikolojisi de iyi değil. Ya kendini birileri aday olmaya zorluyor ya da hakkında terör örgütlerine yardım ve yataklık fezlekesi bulunan Kemal Kılıçdaroğlu ileride tutuklanma korkusuyla Cumhurbaşkanı adaylığını sığınak olarak görüyor.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun eşi Selvi Kılıçdaroğlu’nun şu röportajını asla unutmam:
Dersim’in çok acı bir tarihi var. Öyle. Büyüklerimiz hep anlatırdı.
Kemal Bey’in babası, 1938’den sonra sürgün edilmiş. Evet. Halası aileden 40 kişiyle birlikte götürülmüş. Derin izler bırakıyor tabii. Öfkeleniyorsunuz.
Öldürüldüler mi? Evet. (Gözleri doluyor)
Kılıçdaroğlu ailesi, bu öfkenin peşinde mi acaba?
Çatışmaktan, kavgadan bahseden bunu da çeşitli kılıflara sokan Kemal Kılıçdaroğlu tarihte atalarının yaptığı gibi günümüzde de bir Dersim isyanı peşinde midir? Öfkeleri, hala intikamlarını alamamaktan mı kaynaklanıyor?
“Yolumdan çekilin” diyen Kemal Kılıçdaroğlu’nun yolundan çekilseler onun gideceği yol hangi yoldur?
Tüm terör örgütleriyle bağ kurduğuna göre, cezaevindeki PKK’lı, FETÖ’cü teröristleri affedeceğini söylediğine göre Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkma yolu mu bu?
“Vatanını satanlarla kavga etmek lazım” diyen Kemal Kılıçdaroğlu HD(P)KK ile kolkola yürürken kendiyle kavgasını da başlattı mı sayacağız?
Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu zorlama sinir, öfke nöbetleri zillet ittifakının çok zorda olduğunun delilidir.
Kemal Kılıçdaroğlu önümüzdeki günlerde adaylığını açıklayacak, ittifakları içinde de büyük ihtimal parçalanma yaşayacaklardır. Ali Babacan’ın kendi parti adı ve logosuyla seçimlere katılma açıklaması bile bir başlangıç olmuştur.
Kemal Kılıçdaroğlu kendi partisindeki yoldaşlarına bile “Yolumdan çekilin” diyorsa, ittifak ortaklarıyla neler yaşıyordur değil mi?
Yorum Yazın