CHP'nin Türk demokrasisine bir hançer gibi soktuğu 6'lı masa, sonunda bir anayasal ucubeye de sebep oldu. Ortak metin olarak kamuoyuyla paylaştıkları anayasa metni, Türkiye'nin geride bırakmak istediği yılları yeniden gündeme getirmeye çalışıyor.
Cumhurbaşkanı seçilenin ömür boyu bir daha başka hiçbir şey olamayacağını öngören bu anayasaya göre, Türkiye 1935'te kalınan yerden devam edecek.
6'lı masanın üyeleri, ellerinde kitapçıklarla sahneye çıkıp uzun uzun anayasa metnini okudular. Kamuoyu, ülke sorunları hakkındaki düşüncelerini ve cumhurbaşkanı adaylarını beklerken sıkıcı anayasa metniyle karşılaştı. Masanın en yaşlı üyesi daha fazla dayanamayarak uyudu. Ardından da tüm salondakilerin gözleri yavaş yavaş kapandı.
Tamam, kimsenin ilgisini çekmese de, ülkenin öncelikli sorunlarıyla uzaktan yakından alakası olmasa da bir metin oluşturmuşsunuz. Peki heyecanı nasıl oluşturacaksınız?
CHP ve İyi Parti seçmeni bile "Bu iş kabak tadı verdi" diyorsa artık gerisini siz düşünün. Güldür Güldür'deki 6'lı masa skecinde olduğu gibi belki de bunlar Erdoğan'ın diplomasi ve siyaset dehası karşısında şansları olmadığını anladılar ve ülkeyi yönetemeyeceklerini düşünüyorlar. Dahası iktidar olmaya niyetleri bile olmayabilir. Siyaset esnafı olarak kariyerlerine devam etmeyi düşünüyorlar.
Bütün bu saçmalıkların arasında 6'lı masanın yetersizliklerini Erdoğan'dan sonra en iyi gören siyasetçi MHP Lideri Devlet Bahçeli. Bir diğeri de AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik. Bu iki politikacı, muhalefetin anayasal çalışmaları hakkında çok önemli açıklamalar yaptı.
Türkiye bu altılı masanın bir cumhurbaşkanı adayı çıkarmasını beklerken bu son anayasa taslağı gibi garip bir metni karşısında buldu. Muhalefet, seçmenini bir kez daha hayal kırıklığına uğrattı. Bu arada geçtiğimiz günlerde uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, 2023 Türkiye seçimleri raporunu yayınlamış. "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kazanma ihtimali yüzde 75" diyorlar. 6'lı masa bu kafada giderse makas daha da açılır.
Yorum Yazın