Hem zorluğun hem umudun, hem kötülüğün hem iyiliğin ve sevginin gücünün bu denli kuvvetli yansıdığı bir kare uzun süredir görmemiştim. Fotoğrafçı Mehmet Aslan'ın, Hatay'a sığınan Suriyeli baba Münzir'in oğlu Mustafa'yı kucaklarken çektiği fotoğraftan söz ediyorum. Dünyanın en prestijli fotoğraf yarışmalarından biri olan Sienna Photo Awards 2021 Yılın Fotoğrafı ödülünü alan 'Hayatın Zorluğu' isimli bu kare, Suriye'de 10 yılı aşkın süredir devam eden iç savaş ve zulmün özeti gibi.
Suriyelilerin ülkesini neden terk etmek zorunda kaldıklarını ama insanın nefes aldığı sürede umudunu hiçbir zaman yitirmemesinin bir fotoğraf karesinde bu kadar ayrıntılı ve çarpıcı anlatıldığını görmeniz açısından lütfen ama lütfen, tekrar tekrar ve uzun uzun bakın bu fotoğrafa. İnsan kaderinde ne varsa onu yaşar elbette ama kötülüğün karşısında dimdik dikilenler bu dünyayı asıl kurtaracaklar...
Hikâyesi de çok sarsıcı bu fotoğrafın... Baba Münzir İdlib'de pazarda iken atılan bombayla sağ bacağını kaybeder. Karısı hamileyken atılan sinir gazını soluyunca, oğlu Mustafa doğuştan elleri ve ayakları olmadan dünyaya gözlerini açar. Onlar da kaçıp sığınır Türkiye'ye. İçlerindeki umut, yüreklerindeki sevgi ve inanç öyle güçlüdür ki; bacağı olmayan baba Münzir de, elleri ve ayakları olmayan minik Mustafa da en kocamanından gülümseyerek eksik uzuvlarını yok sayarak birbirine sarılır ve kötülüğe, kötülere, savaşlara ve canilere meydan okurlar en güçlüsünden.
Aylan Bebek'in deniz kıyısına vuran cansız bedeni gibi sizi yakıp geçiyor bu kare. Ama; aynı zamanda aile olmanın, sevmenin ve sevilmenin ve inancın ve yaşama sevincinin, hayata tutunmanın ve hep bir umut olduğunu da hatırlatıyor size. "Suriye'de ne işimiz var?" diyen şuursuzlar, ülkelerindeki zulümden kaçarak bize sığınmak zorunda kalan 'mültecileri bu topraklardan atacağız' diyen vicdansızlar, Türkiye'nin hem Suriye halkı hem bölgesi ve elbette herşeyden önce ve önemli kendi ülkemiz için verdiği mücadele ve insanlık dersi için eleştiren, insanlıktan nasibini almamış herkese ama herkese bir kez daha bu fotoğrafa çok iyi bakmalarını hararetle tavsiye ederim. İçinizdeki vicdan belki harekete geçer. Yerli ve milli olmanın hazzını belki yaşarsınız. Ama her şeyden önce; insanlığınızı hatırlarsınız...
Yorum Yazın