Dokuz günlük Kurban Bayramı tatili nedeniyle turistik beldelere yoğun bir ilgi var. Akdeniz ve Ege sahilleri yine en çok tercih edilen yerler oldu. Adeta bir turizm göçü yaşadık desek abartmış olmayız. Aylardır evlerimize kapandıktan sonra tatil yapmak güzel ama sağlığımızı da riske atmamız gerekiyor.
Peki, koronavirüs tedbirlerine uyuyor muyuz? Buna evet demeyi çok isterdim ama ne yazık ki tam olarak uyulmuyor. Medyadan düşen bayram karelerine bakarak bile bunu söylemek mümkün. Özellikle sahil bölgelerinde sanki hiç pandemi yokmuş gibi davranan, maske ve mesafeyi unutup eski alışkanlıklarını devam ettirenlerin sayısı hiç de az değil.
Cumhurbaşkanımızın geçtiğimiz günlerde artan vefat ve vaka sayılarına dikkat çekerek yaptığı "Sayı 7 binleri tekrar yakaladı. Bu bizim için bir tehdit. Bu tehdide fırsat vermemek gerekiyor. Toplu bulunduğumuz mekanlarda kesinlikle mesafeye ve maske kuralına çok çok dikkat etmemiz gerekiyor" uyarısını son derece önemli buluyorum.
Normalleşme adına atılan adımlarda vatandaş olarak bize de sorumluluk düşüyor.
Artık herkes yeni normal düzenine uyum sağlamak zorunda. Tedbirlere uymadan bu virüs belasından kurtulamayacağız çünkü. Pandemi öncesi dönemlerdeki tatil alışkanlıklarımızı bir kenara bırakmamız gerekiyor. Bunu hem kendimiz hem de sevdiklerimizi korumak için yapmak zorundayız. Yoksa yine başa sarıp, kısıtlamaların arttığı günlere geri dönmek zorunda kalabiliriz.
AŞILARINIZI İHMAL ETMEYİN
Tedbirlerle birlikte, toplumun aşılanması ve Covid-19 virüsüne karşı bağışıklık kazanması da son derece önemli. Ben gönüllü olarak aşılanmıştım. Aşının bu virüsle mücadelede ne kadar önemli bir enstrüman olduğu konusunda bugün tıp dünyası hemfikir. Her dönemde olduğu gibi bugün de bazı marjinal gruplar aşı karşıtı propaganda yapsa da bu gerçeği değiştirmez.
Toplum sağlığını riske atmamak, hem kendimizi hem de çevremizi Covid-19'a karşı korumak için aşı yaptırmak çok önemli. Aşı olmayanlar lütfen kendiniz ve sevdikleriniz için biran önce aşınızı yaptırın.
ALLAH AİLESİNE SABIR VERSİN
Her ölüm erkendir ama Selçuk Tektaş'ın ölümü gerçekten çok erken bir ölüm oldu. Alişan'ın kardeşi Tektaş hayatının baharında koronavirüse yenik düştü. Allah rahmet eylesin, ailesine ve yakınlarına sabır versin. Yaşam ve ölüm arasındaki ince çizgide günlerce mücadele ettikten sonra aramızdan ayrıldı Tektaş. Alişan'ın kardeşinin cenazesindeki görüntüsü beni derinden etkiledi. Nice insanı bu dünyadan koparan Covid-19, Alişan'ın en kıymetlisini de elinden aldı. Lütfen kimse "Bana bir şey olmaz, pandemi de neymiş?' diyerek bu virüsü hafife almasın. Yaşlı, genç fark etmiyor, önüne kattığını ölümün kıyısına kadar getirebiliyor bu bela virüs. Daha fazla böyle acı ölümlere tanık olmamak için lütfen herkes üstüne düşen sorumlulukları yerine getirsin.
Yorum Yazın