Ahmet Yenilmez

Ahmet Yenilmez

Mail: shjbjdsk@hotmail.com

Sütçü İmamlar…

Ermeni, Cezayir ve Fransız karışımı 2000 kâfir askeri ayak basmış Maraş topraklarına. Yüzyılların kardeşliğini unutturmuşlar azınlıklara, düşman etmişler aşlarını paylaştığı Müslümanlara. Erkenden kalkıp karşılamışlar yollarda düşman askerlerini. Türkler hayretle izlemişler olan biteni. Bunlar, bizim tanıdığımız komşularımız olamaz, demişler. Ermenilerden kimisi erken davranmış geçirmiş üzerlerine Fransız askerinin kıyafetlerini, unutup benliklerini, tarihlerini, yüzyılların geleneklerini, saldırmışlar aç kurtlar gibi sağa sola. Öylesine dönmüş ki gözleri, öylesine azmışlar ki, Müslümanın kadınını, çocuğunu hedef bellemişler kendilerine. İnsan, beklemediği zaman gelen darbeden yaralanır. İnsan beklemediği kişiden gelen darbeden yaralanır. Beklememiş Müslümanlar böyle bir zulmün gerçekleşeceğini. Sokaklarda hakaretler savurarak yürüyen Ermeniler, Maraş'ın Kaya Başı'nda görüşmüşler. Uzun Oluk Hamamı önünden geçerken uzatmışlar ellerini iffetini korumaya çalışan Türk kadınlarına, "Artık burası Türklerin değil, Fransız vatanında peçe ile gezilmez"diye haykırmışlar. Yetmemiş yatırmışlar yere, yüzünden peçesini, saçından örtüsünü çekip çıkarmışlar. Bir yandan çırpınan, diğer yandan haykıran kadınların ağzından dökülen: "Namusumuz elden gidiyor, yok mu bir Muhammed ümmeti" çığlıkları inletmiş Maraş'ın sokaklarını.

Silahları alınmış, cephe cephe koşmuş, gazi olunca Maraş'a dönen iki Türk genci duymuş çığlıkları. Fırlamışlar düşünmeden ayağa. Can havliyle koşarken üzerlerine kaldırmış Ermeniler silahlarını. Acımadan sıkmışlar üzerlerine. Maraş Sokakları ıslanmış iki gazinin kanlarıyla. Şehadet vatanlarında bulmuş onları. Vurmayla, öldürmeyle biter mi Maraş'ın kahramanı. Bir ölür bin diriliriz sözünü yere düşürmemiş oradan geçen bir İmam. Çıkarmış belinden silahını savurmuş Ermeni küffarının üzerine. Birini yığmış yere diğerini de yaralamış. Güçsüze gücü yeten, silahsıza silah çeken kâfir dağılmış dört bir yana. Bir imam, sadece bir İmam yetmiş Maraş'ın namusunu tekrar diriltmeye. Ayağa kaldırıp, şahlandırmaya. Sütçü İmam'ın peş peşe sıktığı kurşunlar kıvılcım olmuş Maraş'ın Sokaklarını aleve çevirecek yangına. Duyan yiğitler sarılmış dededen kalma silahlarına. Toplanmışlar Sütçü İmam'ın etrafına. Nerede bir zulüm görse atılmışlar vazifeye Sütçü İmam ve yiğitleri. Teker teker temizlemişler Maraş'ın sokaklarını. Karşılarındaki üç beş çapulcuyu değil, garbın sayılı devletlerini vurmuşlar.

31 Ekim 1919...

600 yıllık çınara diz çöktüren garbın Fransa'sı neye uğradığını şaşırmış. Bu kez Maraş Sokaklarından oluk oluk kâfir kanı süzülmüş.

Dile kolay, 22 gün 22 gece!

Kahraman gibi zafer nidalarıyla Maraş'a giren Fransız komutanı, Maraş'taki son emrini vermiş askerlerine: "Atlarınızın ayaklarına keçeler bağlayın ki duyulmasın kaçtığımız. Bağlayın ki, Maraş'ın öfkesi yok etmesin bizi." Bir gece yarısı sessizce ayrılmışlar, Maraş sokaklarından.

31 Ekim 2021...!

Sütçü İmamlar...

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar