15 Temmuz 2016 gecesi, saat 22.14’te internet siteleri küçük bir haber geçti.
Eski milletvekili Nevzat Yalçıntaş Çatalca İlyas Çokay Devlet Hastanesi’nde ölmüştü.
83 yaşındaydı ve ölüm nedeni kalp kriziydi...
*
Prof. Yalçıntaş, eğitimini Fransa ve İngiltere’de yapmış, parlak bir öğretim üyesiydi.
TRT’nin eski genel müdürlerinden biriydi.
İki dönem milletvekilliği yapmıştı.
Muhafazakâr kesimin en demokrat insanlarından biriydi...
İktisat fakültesinde eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün hocalığını yapmıştı.
Milli Türk Talebe Birliği’nde verdiği eğitim seminerlerine katılanlardan biri de Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’dı...
*
O gece hayata veda ederken, darbeciler Ankara’da, bir zamanlar onun da çatısı altında çalıştığı Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni bombalıyordu...
Hep şunu merak etmişimdir...
Acaba kalp krizi geçirdiği saatlerde darbeden haberi olmuş muydu?
Olduysa FETÖ polis ve hâkimlerinin ondan 6 yıl önce ailesinde açtığı derin yarayı hatırlamış mıdır...
Şimdi o günden 6 yıl öncesine, 2010 yılına dönelim.
*
26 Ekim 2010 günü polis 9 kişiyi gözaltına aldı. Bu 9 kişi daha sonra tutuklama istemi ile nöbetçi mahkemeye gönderildi.
Bu kişiler arasında İstanbul Ticaret Odası Başkanı Murat Yalçıntaş da vardı.
Savcıların iddia ettiği suç bir fuarcılık şirketi ile ilgili olarak rüşvet vermekti...
Rüşvet iddiasının güya “delili” olarak ise Murat Yalçıntaş’ın telefonda avukatına söylediği şu cümle gösterilmişti:
“Yönetim kurulu karar aldı. Her şeyimiz tamam. Gidin halledin...”
*
Bu operasyona daha renkli bir hava vermek için bir de hikâye uydurulmuştu.
Güya Yalçıntaş ve arkadaşları, rüşvet verme girişimine şu kod adını vermişlerdi: “Aşka yelken açıyoruz.”
Olay İstanbul’da geçiyordu ama nedense buna Ankara Emniyeti el koymuştu.
O gün 9 kişi 5. Sulh Ceza Mahkemesi’ne sevk edildi.
Hâkimin adı Muzaffer Karadağ’dı...
Dokuzunun da tutuklanmasına karar verdi.
Tutuklama gerekçeleri arasında “Delil karartma tehlikesi” ve “Sanıkların yurtdışına kaçma ihtimali” de vardı.
*
Yalçıntaş 2 Aralık gününe kadar içeride kaldı.
İTO Yönetim Kurulu’nun bütün üyeleri bu olayda başkanları Yalçıntaş’ın arkasında dimdik durdu.
Artık çok iyi biliniyor ki bu olay, FETÖ’cü polis, savcı ve hâkimlerin İTO’yu yıkma ve ele geçirme planlarının ilk adımıydı.
Yani 15 Temmuz günü askeri alanda son noktası vurulacak olan bir darbenin medya ve ordudan sonraki üçüncü sivil ayağıydı.
Bu olaydan 9 ay sonra, 3 Temmuz 2011 sabahı da, FETÖ’nün futbol kulüpleri darbesi başlayacak ve Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, aynı Yalçıntaş gibi evinden alınıp götürülecekti.
*
Bugüne gelelim...
Önceki gün internet sitelerinde küçük bir haber yayınlandı.
Çoğunluk hissesi Tosyalı Holding’e geçen BMC’nin başına CEO olarak Murat Yalçıntaş getirilmişti...
Yani 11 yıl önce bir FETÖ operasyonunun mağduru olan genç işinsanı...
*
Prof. Nevzat Yalçıntaş, bugünü göremedi. Oğlu Murat Yalçıntaş, Facebook hesabına babasıyla çekilmiş bu son fotoğrafını koydu.
O kumpastan sonra geçen 11 yıl içinde köprülerin altından çok sular aktı...
Silivri zulüm günlerinde bir sabah evinden alınıp götürülen genç bir işinsanı şimdi Türkiye’nin en önemli sanayi kuruluşlarından birinin başına geçti.
Yürüyüş sporlarına katılıyor... Maratonlarda “Gülmek İyileştirir Derneği”ni destekliyor...
*
Peki ona ve arkadaşlarına tutuklama kararı veren hâkim ne oldu?
Hemen söyleyeyim.
15 Ekim 2019’da devletin resmi haber ajansı AA şöyle bir haber geçti:
Ankara 5’inci Sulh Ceza Dairesi Hâkimi Muzaffer Karadağ 12 yıl hapse mahkûm edildi....
Gerekçesi?
FETÖ üyeliği...
Üstelik mahkeme, duruşmalar sırasında hiçbir pişmanlık duygusu göstermediği için cezasında en küçük indirime gitmemişti.
Karadağ halen cezaevinde...
YENİ ‘DEMİR PERDE’Yİ ESKİ SOLCULAR MI KURUYOR
NİKARAGUA’da olup biteni ibretle seyrediyorum.
Aslında “Hayretle seyrediyorum” demem lazım ama artık hayret etmiyorum.
Devlet Başkanı Daniel Ortega son iki günde neredeyse bütün muhalefet partilerinin liderlerini hapse attırdı.
Ülkede tek adam rejimi kurdu.
*
Düşünebiliyor musunuz bu adam bir zamanların devrimcisiydi. Sağcı Somoza rejimini yıkan Sandinista Ulusal Kurtuluş Cephesi’nin lideriydi.
Ülkesinde sosyalist bir demokrasi kurmak, halkına refah ve eşitlik getirmek için gelmişti güya... Gele gele geldiği nokta, eski Sovyet blokundaki en sıradan totaliter rejimlerden birini kurmak oldu.
Ülkesinde ne insan hakları, ne adalet, ne muhalefet bıraktı.
Demokrasi tamamen rafta...
*
Tıpkı Venezuela’da aynı duygularla iktidara gelen Chavez ve onun mukallidi Maduro gibi o da ülkesinin etrafına demir bir perde çekerek bütün dünyadan soyutladı ve içeride tam bir diktatörlük kurdu. Yani Soğuk Savaş’tan sonra yıkılan “demir perdeler” ve duvarlar şimdi bu tür popülist liderler tarafından tekrar inşa ediliyor.
*
Ve ne yazık ki, Türkiye’de ve başka yerlerde bu diktatörlere hâlâ devrimci gözüyle bakanlar ve savunan solcular var...
KHALED BİN ABDUL KHALED OLDU MU ŞİMDİ BU YANİ
ONU bu isimle tanımıyorsunuz ama “DJ Khaled” dersem en azından genç hip hop’çılar tanır.
Amerikalı bir DJ, radyo programcısı ve müzik yapımcısı... Drake’le birlikte yaptığı Popstar adlı şarkı, sadece Spotify’da 410 milyon kere dinlenmiş...
Post Malone ve Justin Bieber gibi dev isimlerle birlikte yaptığı şarkılar var.
New Orleans’ta doğmuş ama ailesi Filistinli...
Gerçek adı Khaled bin Abdul Khaled....
Dolce&Gabanna bu kıyafeti onun için tasarlamış...
Ayakta terlikler, etrafta çakma pembe flamingolar...
Olmuş mu?
Vallahi karar veremedim yani...
GÜNÜN TARTIŞMASI
LAHMACUN PAPER MOON ADABINA UYGUN DEĞİL Mİ
HÜRRİYET Kelebek yazarı Orkun Ün 2021 Bodrum yazına damgasını vuracak, ikinci lahmacun tartışmasını açtı.
Biliyorsunuz birincisini Hürriyet’in eski genel yayın yönetmeni Vahap Munyar başlatmıştı.
O günkü konu Maça Kızı’ndaki 50 liralık lahmacundu...
İstanbul’un en gözde İtalyanlarından Paper Moon bu yıl Bodrum Loft’ta şubesini açtı.
Meğer orada mönüye lahmacun da konmuş.
Ve 90 liradan satılıyormuş.
Orkun Ün, “Sen Paper Moon’sun kendine gel” diyerek buna şiddetle karşı çıkıyor.
Bense onun kadar katı değilim...
Neticede lahmacun da bir tür pizza...
Ben de çok seviyorum...
Nasıl ki pizza ve burrata peyniri artık bütün öteki restoranların mönüsüne girdiyse, lahmacun da pekâlâ İtalyan’ın mönüsüne girer...
Paper Moon’da da olsa iyi yapılmış kıtır bir lahmacunu asla reddetmem...
Yine de bu konuda son kararı, son zamanlarda yeni popüler tarzı ile gusto yazılarına soğanlı menemen tartışmasını sokan Vedat Milor’a bırakıyorum.
Lahmacunun yanında Super Tuscan şarap içilir mi konusunu da Mehmet Yalçın’a...
BUGÜNE KADAR TÜRKİYE’YE GELEN EN İYİ YABANCILAR KİMLERDİ
- MİLLİ Takım Teknik Direktörü Şenol Güneş’e bu soruyu sormuşlar.
Cevabı şu olmuş:
- Teknik direktör olarak Jupp Derwall...
- Futbolcu olarak Fenerbahçe’de Alex, Galatasaray’da Hagi...
Hocaya aynen katılıyorum...
SEVİYELİ MAGAZİNİN YENİ MERKEZ ÜSSÜ UPPER CİHANGİR SAYFİYESİ GÜMÜŞLÜK
- Diziler sezon finali yaptı. Upper Cihangir’in “Villeggiatura” (sayfiye) hicreti başladı. Kimler orada kimler İstanbul’daki mahallede bekçi.
- Yazlık Upper Cihangir’de bu yaz program ne? Yükselen sesi kim?
- Seviyeli magazin yarışında bu hafta kim birinci? Karikatürlere konu olan Tuğrul Eryılmaz mı yoksa ben mi?
- Seviyeli magazin muhabirleri kıble mi değiştirdi? Kime çalışıyorlar?
- Seviyeli magazinin yükselen ismi ile evlenmek isteyen ünlü sanatçı kim?
YARIN: VİLLEGGİATURA 2021 ÖZEL SAYFASINDA
Yorum Yazın