CHP gibi muhalefetin konforunda siyaset yapıyorsanız siyaset size kolay iş gibi görünebilir. Nasıl olsa kitle hazır. Bas "Erdoğan karşıtlığı"nı, kitleyi hizaya getir. Tezgâhla delege teşkilatını, koltuğu koru. Ama az biraz kıpırdanayım deyince dünya böyle başınıza yıkılır.
Bu sıralar Kılıçdaroğlu'na vuran vurana. Kimi Alevi kimliği üzerinden vuruyor, kimi ise önceki seçim performanslarından. Kimi belediye başkanlarına el atıyor, kimi de sahte anket sürüyor piyasaya. İşi abartıp Kemal Bey'in kişiliğine saldıranlar bile çıkmaya başladı.
Biri yazmış, Kemal Bey'in adaylığı sadece yanlış değil aynı zamanda "sorumsuzlukmuş". Çünkü aslında Kemal Bey oturduğu makamı bile hak etmiyormuş. Paraşütle gelmiş. Seçim kampanyasını yönetmek için gereken niteliklere sahip değilmiş.
Şunları biz yazsak adımız "CHP düşmanı"na çıkar. Kişilik haklarına hakaret sayılır. Ama bu sesler artık kendi içlerinden çıkar oldu; nedense tam da bu sıralar. Kılıçdaroğlu'nun başarısız bir siyasetçi olduğunu yeni mi gördünüz? Seçim kaybettiğini bilmiyor muydunuz? Kişiliğini, kimliğini şimdi mi dert edindiniz? 10 seçim sonra mı aklınız başınıza geldi? Bunca zamandır biliyordunuz da şimdi mi konuşuyorsunuz? Madem öyle, neden şimdiye kadar söylemediniz?
Sadece yazarlar mı? Değil. İyi Parti'si ayrı vuruyor, belediye başkanları ayrı hayal kuruyor. Paylaşmışlar. Her biri başka bir adresi fonluyor. Tutturmuşlar son iki hamlesi zarar vermiş Kılıçdaroğlu'nun. Dikkat edin yalnız. Son ikisi... Baştan aşağı komedi.
Aslında hikâye basit. Ne ilk defa görüyorlar ne de son defa olacak. Sadece zurnanın zırt dediği yere geldik. Adaylık kapışması gerçek bir siyasi gündeme dönüştü. O nedenle Kılıçdaroğlu'nu hırpalayacaklar. Bu yüzden diyorum, "Kılıçdaroğlu işte şimdi siyaset tartısına çıktı" diye.
Her manevrasında daha da zor duruma düşecek gibi. Ama yine de kurumsal etki Kılıçdaroğlu'nun kontrolünde olduğundan bu çatışmalardan galip çıkacaktır. Ama öylesine hırpalanacak ki, aday çıktığına bin pişman olacak gibi.
Yorum Yazın