Milli Güvenlik Kurulu'nun son toplantısından sonra yapılan açıklamanın son paragrafı şu şekilde idi:
"14 Mayıs pazar günü birlikte yapılacak Cumhurbaşkanı Seçimi ile 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi'nin, huzur ve güven ortamı içerisinde gerçekleştirilmesine yönelik tedbirler de gözden geçirilmiştir!"
Her fırsatta vurguluyoruz. Kırık çizgilerle dolu Türk demokrasi tarihinde yüz akımız "hür ve serbest seçimler" olmuştur. "Millete güven ve sandığa sahip çıkma başarısı" dün olduğu gibi bugün de demokrasimizin teminatıdır.
Bakmayın siz muhalif çevrelerden estirilen rüzgâra...
Özgüven yüklemesi ile hareket ettiklerinden olsa gerek, şimdilik seçimi kazanacaklarından emin tavırlarla ilerliyorlar. Oysa yakın zamana kadar, "seçim güvenliğine" dair spekülasyonlar üretiyorlar, 15 Mayıs sabahı için bir takım yapay gerekçeleri yedekleyerek, kitleleri manipüle edecek planlamayı sürdürüyorlardı.
Onların ne dediği bir kenara...
14 Mayıs'a 43 gün kala seçim sonuçlarının dijital ortama aktarımını tehdit edebilecek siber saldırılara karşı üst düzey tedbirler alındığına dikkati çekmek istiyorum. Bu kapsamda son teknolojiyle geliştirilen yerli ve milli yazılımlar, her türlü olası siber saldırıya karşı sandık güvenliğinin dijital kalkanı olacak.
Öyle ki...
2022 yılı Ocak ayında Havelsan tarafından hayata geçirilen "veri merkezini" kullanıma alan Yüksek Seçim Kurulu (YSK), bu sistemi en güçlü donanımlarla kuvvetlendirmeye de devam ediyor. Güncellenmiş ve geliştirilmiş olan yerli ve milli yazılımlar, 14 Mayıs seçimlerinde de sonuçların dijital ortama güvenli akışını sağlayacak. Uzun yıllardır birçok devlet kurumunun dijital koruyucusu olan bu uygulamalar, 2.500'ün üzerinde özel kurum tarafından da kullanılıyor.
Şunu biliyoruz ki...
Dijital ortamda siber güvenlik altyapısının zafiyet göstermesi halinde seçim sürecini olumsuz etkileyebilecek pek çok faktör ortaya çıkabiliyor. Bu çerçevede "oy sayma, sonuç toplama teknolojileri, sonuçları duyuran web siteleri, kurumsal e-posta hesapları ve çeşitli iletişim sistemleri" açık hedef haline gelebiliyor. Her türlü senaryoyu etkisiz kılabilecek kapasitedeki yerli yazılımlar, seçim güvenliği alanında da hayati rol oynuyor.
Ayrıca...
Seçim gecesi tüm verilerin sorunsuz ve güvenilir şekilde sisteme girmesi için adeta siber seferberlik ruhu ile hareket ediliyor.
Nitekim siber saldırıları bertaraf edecek devletin tüm birimleri ve uzman yazılım ekiplerinin de siyasi parti temsilcileri ile birlikte YSK'da hazır bulunarak anlık kontrol sağlayacağını bugünden söylemekte fayda var.
Bu vesile ile...
Seçim gecesi kadar seçime giden sürecin huzurunun da ne kadar hassas bir konu olduğu dün yeniden teyit edildi. İYİ Parti İstanbul İl Başkanlığı'na isabet eden kurşun, kimden ve nereden gelmiş olursa olsun en güçlü şekilde kınamayı, faillerinin adalete teslim edilmesini gerektiriyor. Ki ilk andan itibaren devlet refleksinin de bu yönde geliştiği görülüyor.
Önümüzdeki günlerde ise parti genel başkanlarını veya adayları hedef alabilecek her türden provokatif olaya karşı da teyakkuz halini sürdürmek önem taşıyor.
"Seçim öncesini, seçim sırasını ve seçim sonrasını" bir bütün olarak düşünmek, her bir etabında güven iklimini zehirleyecek girişimleri bertaraf etmek zorundayız.
Elbette...
Kirli senaryoları öngörebilecek ferasetteki milletimize itimat etmek durumundayız.
Liderlere düşen görev de ucuz siyasetten, fırsatçılıktan uzak durmak, sağduyu korumak olmalıdır!
Yorum Yazın