Sabır ağır bir imtihandır. Ama unutma ki hükümde kesindir.. Allah sabredenlerle beraberdir.. Sabırlı ol ve inancını kaybetme.. Göreceksin yarınlar, dünden daha güzel olacak..
Allah yüz binlerce ilaç yarattı, ama insan sabır gibi ilaç görmedi.. Sabrımızın yara aldığı bazı anlar vardır. İşte o anların hakiki merhemi sükûttur.. Sabır selamete, isyan ihanete yol yapar.
Her seher vaktinde duamız odur ki; Hak etmeyeni sevdirme bize Yarabbi!...
Su gibi, Ekmek gibi, Hava gibi ihtiyaç duyulan bir ayet; "Vakti geldiğinde Allah sana gönlündekini verecek ve seni hoşnut kılacak" (Duha süresi)
Düşünür Yazar Paulo Coelho diyor ki: “Bir başkasının aklını ve yüreğini kolayca okuyamazsın, o yüzden onu yargılarken acele etme.”
Hayat çok kısa... Keşke insanlar kelebeğin ömründen bir ders çıkarsa... Mal, mülk, para, pul, hırsı yerine sevdiklerine sımsıkı sarılsa...
Derler ki: İnsan niyeti ile nasip arasında bir çizgide yaşar. Rabbim niyetimizi salih, nasibimizi hayır eylesin.
Sadi Şirazi demiş ki; “Dürüst olduğun için kaybettiğin arkadaş, zaten iyi arkadaş değildir.”
Bazen çok safsın derler, diyorlar hoşumuza gidiyor. Bu kadar cin fikirli, menfaat düşkünü arasında temiz kalabilmişiz demek. Ne mutlu bize.
Birine işimiz düşünce nasıl da ısrarcıyız, eğilip bükülüyoruz! Oysa kaderimizin mimarı, rızkımızın kefili Allah’tır; dualarda ısrarcı olup eğileceğimiz yerlerin en hayırlısı, O’nun huzuru değil midir?
Necip Fazıl demiş ki: “Kızgınlığım geçer de, kırgınlığıma çare bulamadım.”
Gerçekten öyle değil mi? Yüreğinde sevgi ve merhamet olanın; dili de, yüzü de, gülüşü de güzel olur...
Kim ne derse desin; Sağlam Dost, İnsana verilmiş en kıymetli emanettir...
Yazar Aristoteles demiş ki; “Adaletin tadını yalnız adil olanlar; hikmetin tadını sadece bilge olanlar; dostluğun tadını da ancak dost olanlar alır.”
Olmayacak duaya amin denmez diyerek ümidini kırmayın kimsenin. Ümidi var eden de, duaları kabul edip etmeyecek olan da Allah’tır...
İbn-i Arabı diyor ki; “Kazanmak istiyorsan, önce çalış.. Hürmet görmek istiyorsan.. Önce hürmet et.. Sevilmek istiyorsan, önce sevmeyi öğren.”
Hiçbir çiçek ne kadar güzel koktuğunu kanıtlamak için dalından kopmaz. Kendinizi göstermek için özünüzden kopmayın. Bırakın var olduğunuz yerde bilsinler değerinizi. Koparsanız, solarsınız.
İbn-i Sina demiş ki: “Öfke, karaciğeri.. Keder, akciğeri.. Üzüntü, mideyi.. Stres, kalp ve beyni.. Korku, böbrekleri yorar. Bunlar vücutta artınca ve sürekliliği var ise o organ hasta olur, kullanılmaz hale gelir.”
Biz umutsuzluğun olduğu yerde umudunu kaybetmeden yürümeyi biliriz. Her yürüdüğümüz yolda çakıllar, her durduğumuz yerde çakallar olsa ne yazar.
Yazar Dostoyevski demiş ki; “Cehennem, insan yüreğinde sevginin bittiği yerdedir.”
İnsanların söylediklerine fazla takılmayın, onlar sizin yaptıklarınızın iyi olup olmadığına değil, kendisine bir faydası olup olmadığını bakarlar.
Hz. Ömer demiş ki; "Dürüstlük pahalı bir mülktür, ucuz insanlarda bulunmaz!"
Allah’ım! Bizi; Rahman sıfatının hakkı için; hak yoldan ayırma.. Ayağımızı kaydırma, kalbimizi bulandırma, can acısı duyurma.. Sevdiklerimizden ve sevenlerimizden ayırma...
Derler ki: “Arife fısıldamak yeter; cahile bağırarak hecelesen de boş.”
Allah, yakınlığına alıştığınız kalbin yokluğunu göstermesin..
Unutulmasın ki; Bir sebeple severiz, daha iyi bir sebeple de sileriz..
Gönlü yoran ve sonu hüsran olan her şeyden bizi uzak tut Allah'ım!
Evet; Sadık arkadaş, vefasız akrabadan daha yakındır...
Düşünür yazar La Edri diyor ki: “Zaferi zorbalar da elde eder, asıl olan zehirlenmemiş saygın bir zafer elde etmektir; bu ise güç ile değil güç ahlakı ile olur.”
Size güven vermeyen kişilere güvenerek yola çıkmayın, inandıklarınızla yola çıkın... İkna edilmişlerle yola çıkılmaz, yola inanmışlarla çıkılır, ikna edilenler yola çıktığında ikna edilirler...
İsa Aleyhisselâm'a kavmi dedi ki: "Bizi cennete götürecek bir amel göster!" Hz. İsa "Konuşmayın!" dedi. Kavmi: "Buna gücümüz yetmez." İsa (a.s), "Öyleyse konuştuğunuz faydalı olsun" dedi.
Hz. İbrahim'e su taşıyan karınca misaliyiz.. Sırtımızda dağlar, yüreğimiz de sonsuz Umut var...
Sadakat; sevginin muhabbetin mayasıdır. Fikri mayası bozuk olanın sevgisi şaibelidir, çökmüştür.
Efendimiz buyuruyor ki: “Müʼmin, bir bal arısına benzer. Temiz olanı yer (yani helâl yer), temiz olan şeyler ortaya koyar (yani Hakkʼın rızâsına uygun olan işleri yapar, sâlihlerle, sâdıklarla beraber olur), konduğu yeri ne kırar ne de bozar (orayı ihyâ eder).”
Allah'ım! Kalbi katılaşmış insanlarla imtihan ederken bizi: üslubumuzu yumuşat, tahammülümüzü artır. Sabırsız ve şükürsüz biri olmaktan sana sığınırız. Sen merhamet edensin, kalan ömrümüzü sana hakkıyla kulluk yapabileceğimiz ve değer vermekten mahrum olmayan insanlara denk getir.
Rabbim! Tuttuğumuz oruçları yaptığımız dua ve ibadetleri kabul eylesin. Bizleri belalardan hastalıklardan muhafaza etsin.
Hiç kuşkusuz her zorlukla bir kolaylık vardır... İnandık, iman ettik... Allah bes baki heves... Allah var gam yok... Galip olan yalnızca Allah’tır!
Yorum Yazın