Özgür Gündem!
Terör örgütü PKK’nın ilk defa günlük yayın yapan ve sonradan bölücü yayınları sebebiyle kapatılan gazetelerinden birisidir Özgür Gündem!
Mazisinin özeti şu şekildedir:
1990 ve 1992 yılları arasında haftalık yayınlanan Yeni Ülke gazetesi olan Özgür Gündem, 30 Mayıs 1992'de yayına başlamış ve 14 Nisan 1994'te mahkeme kararıyla kapatılmıştır. Nasıl olduysa bu gazete 17 yıl aradan sonra 4 Nisan 2011 tarihinde yeniden yayına başlamıştı. Terör örgütü PKK’ya hizmette hiç taviz vermeyen Özgür Gündem, 16 Ağustos 2016'da "terör örgütü PKK'nın propagandasını yaparak, örgütün yayın organı gibi hareket ettiği" gerekçesi ile geçici olarak yine kapatılmış ve 29 Ekim 2016'da çıkarılan kanun hükmünde kararname ile tamamen kapatılmasına karar verilmişti. Bu gazeteye hangi cepheden bakarsanız bakın kurulduğu günden kapandığı güne kadar terör örgütü PKK’nın sesi/soluğu olmuştur.
Manşetlerinden bazıları:
LOZAN YIKILDI KÜRTLER CENEVRE’DE
ÖCALAN İÇİN KESİNTİSİZ NÖBET
GÜN ÖCALAN’A SAHİP ÇIKMA GÜNÜ
ŞEHİTLERİMİZLE (PKK’LI LEŞLER) VARIZ
MİSİLLEME DÖNEMİ
DİZ ÇÖKMEYİZ
HESABI SORULACAK
ÖCALAN’LA ŞIRNAK OLAYINI GÖRÜŞTÜK
Manşetlerinin, iç haberlerinin, yazarlarının tek görevi vardı; terör örgütü PKK’yı ve teröristbaşı Öcalan’ı yüceltmek, PKK’nın yarattığı terörün Türkiye üzerindeki etkisini ve korkusunu genişletmekti.
Merdan Yanardağ, PKK’nın yayın organı Özgür Gündem gazetesi ilk kurulduğunda Yazı İşleri Müdürüydü. Yine o tarihlerde teröristbaşı Öcalan’da bu gazetede müstear isimle köşe yazıları kaleme alıyordu.
Teröristbaşı Öcalan’ın açıklamaları, terör örgütü PKK’nın eylemleri bu gazetede övülürken, parlatılırken, yüceltilirken Özgür Gündem’in direkt sorumlusu olan Merdan Yanardağ; yıllar sonra Tele1 genel yayın yönetmeniyken yine teröristbaşı Öcalan’ı, ekranlardan "70 yaşını geçmiş bir Abdullah Öcalan 25 yıldır kesintisiz hapiste. Türkiye'de en uzun süre yatan siyasi mahkûmdur. Normal infaz yasaları geçerli olsa serbest bırakılması gerekiyor. Öcalan hafife alınacak birisi değil. Neredeyse cezaevinde filozof oldu. Çünkü okumaktan başka bir şey yapmıyor. Siyaseti doğru okuyan, doğru gören, doğru çözümleyen son derece zeki birisidir" şeklinde övdüğü için tutuklandı. Yaklaşık 3 aydır tutuklu. 1992 yılında gösterdiği Öcalan aşkını aradan yıllar geçse de hep canlı tutan Merdan Yanardağ, 2023 yılında da Öcalan aşkından hiçbir şey kaybetmediğini göstermiştir.
Merdan Yanardağ neydi ki şimdi ne olsun?
Geçtiğimiz günlerde Birgün, Cumhuriyet ve Evrensel gazetelerinin katkısıyla Tele1'e dayanışma gecesi düzenlenerek Merdan Yanardağ’a sahip çıkıldı.
Devrimci, komünist artıkları, teröristbaşı Öcalan’ı öve öve bitiremeyen Merdan Yanardağ için dayanışma gecesi düzenlemiş, CHP içinde zor günler geçiren Kemal Kılıçdaroğlu da koştura koştura bu geceye katılmış…
Merdan Yanardağ’ın on binlerce kişinin katili teröristbaşı Öcalan’a duyduğu aşk ortada iken Kemal Kılıçdaroğlu, “Çünkü aydınlanmaya karşı olanlar, önce o ülkenin aydınlarını yok etmek isterler. O nedenle Merdan Yanardağ içerde… “konuşmasını yaparak ona sahip çıkmıştır.
Teröristbaşı Öcalan’ı “siyasi mahkûm” olarak tarif edip onun serbest bırakılmasını istemek, onun hafife alınacak biri olmadığını ve filozof olduğunu ifade etmek ve onun her şeyi doğru yaptığını söylemek Kemal Kılıçdaroğlu’na göre “aydınlanmak” oluyor herhalde?
Gerçi Kemal Kılıçdaroğlu terör örgütü PKK’nın kapatılan gazetesi Özgür Gündem’e de "Bir gazete, 21. yüzyılda nasıl kapatılır? Sıkıyönetim mi var ülkede? Yok. Askeri yönetim mi var ülkede? Yok. Ama apoleti olmayan generaller var. Apoleti olmayan devlet başkanları var. Apoleti olmayan meclis başkanları var. Apoleti olmayan baskıcılar var. Onlar daha tehlikeli" şeklinde sahip çıkmıştı. Canı çıkar, sanırım onun huyu çıkmaz!
Merdan Yanardağ’a dediğimizi Kılıçdaroğlu’na da söyleyelim “Kemal Kılıçdaroğlu neydi ki şimdi ne olsun?”
Teröristbaşı Öcalan’ın serbest bırakılmasını isteyen Merdan Yanardağ’a bu derece sahip çıkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun kendisi CHP Genel Başkanı olduktan sonra (2012) “4 parti uzlaşırsa Öcalan'a ev hapsi bizim için mesele olmaz” dememiş miydi? Kemal Kılıçdaroğlu, HDP desteğiyle Cumhurbaşkanı seçilseydi “Öcalan’ın serbest bırakılması” kapalı kapılar ardında verilen sözler içinde değil miydi?
HD(P)KK’lı Sırrı Sakık, bunları açıklamadı mı?
Al Merdan Yanardağ’ı, vur Kemal Kılıçdaroğlu’na… Aralarında fark var mı? Yok, yok, yok…
Geçtiğimiz haftalarda “CHP içinde bu kadar Atatürk düşmanı cirit atarken, Atatürk’ün miraslarına düşmanlıkta birleşen CHP-HD(P)KK ilişkisine zerre sesini çıkaramayan Uğur Dündar, sen sanırım Ziya Paşa’nın dediği gibi 'Sen herkesi kör, âlemi sersem mi sanırsın? 'Tribünlere oynayarak aklınca çakma Atatürkçülüğüne kredi toplamaya çalışıyorsun. Biz seni çok iyi tanıyoruz Uğur Dündar!” cümleleriyle tarif ettiğimiz Uğur Dündar da bu dayanışma gecesine katılarak Öcalan aşığı Merdan Yanardağ’a sahip çıkmış ve "Ben her şeyden önce sevgili Merdan'a bir mesaj göndermek istiyorum ve onun bir an önce aramıza katılması ve ben bunu bir yanlışlık olarak görüyorum. Ve bu hukuki yanlışlığın vakit geçirmeden düzeltilmesi gerektiğine inanıyorum." açıklaması yapmış… Atatürkçülük maskesiyle burnunu sokmadığı hiçbir konu yok ama onun sahip çıktığı kişilere bakın. Canan Kaftancıoğlu gibi siyasi kriminal tipe de o sahip çıkmıştı.
“CHP'nin fosil ve müzelik amigosu, CHP-PKK iş birliğinin şakşakçısı, çakma Atatürkçülüğün bayraktarı Uğur Dündar” derken inanın sizi hiç yanıltmadık. (Fenerbahçe gibi milli konularda, Atatürk konusunda hassas bir spor kulübü bu adamdan ne zaman kurtulacak sabırsızlıkla bekliyoruz.)
CHP’nin Genel Başkanı da yöneticisi de yazarı da yorumcusu da sanatçısı da sporcusu da velhasıl hepsi de garabet bir haldedir.
Atatürk maskesiyle teröristbaşı Öcalan’a sahip çıkanlara sahip çıkmak, teröristbaşı Öcalan’ın kurduğu HDP gibi partilerle ittifak yapmak… Bu rezilliğin var mı ötesi?
Yorum Yazın