"Makarna paketinin üzerine mikrodalgada üç buçuk dakikada pişer, yazmışsınız. Pişmiyor. Bu süreye kutunun kapağını ve ayrıca sunulan peynir paketini açma süresini de eklemeliydiniz. Bu yanıltıcı bilgi almayacağım makarnayı bana aldırdı. Avukatım şirketinize beş milyon dolar tazminat davası açıyor."
***
Dünyanın her yeri bir nevi Batı oldu!
Göklere çıkarttıkları globalizmin bütün numarası bu...
Ganj'da yıkanıyor, kilometrelerce uzaktaki işinize tabanvayla gidiyorsunuz, lakin Instagram'a "hikâye" atmayı ve ABD'de ünlü gıda şirketine açılan tazminat davasıyla ilgilenmeyi de eksik etmiyorsunuz...
Batı, "cambaza bak"ı seviyor...
Sana yedirdiklerinin, içirdiklerinin, kanına kattığı zehirlerin tartışılmasını istemiyor ama "Nasıl olur da bu makarna yazdığınız gibi üç buçuk dakikada pişmez" sorusuyla oyalanmana bayılıyor.
Yazımın girişindeki sözler Amanda Ramirez adlı bir kadının Florida'da açtığı davanın gerekçesi...
Bütün ajanslarda ünlülerin yediği haltlardan sonra bu haber geliyor.
Ama paket gıdaların içindekilerin haber olması için deveye kırk hendek atlatmanız gerekiyor.
***
Gene iyiyiz...
Şunun şurasında...
On yıl kadar öncesine kadar...
Böyle bir haber ajanslara düşünce, hemen kaleme sarılıp "Ne uygar adamlar, bunu bile tazminat konusu yapıyor, tüketicinin hakkını korumaya önem veriyorlar" diye şakşaklayan köşeciler olurdu.
O kadar saftorik okur kalmayınca, onlar da seslerini kıstılar...
***
Şimdi gelelim cambazdan esasa...
Paketin üzerindeki kaç dakikada pişer yazısına bakan tüketici aynı zamanda "içindekiler" etiketine de bakıyor mu?
Kazara bakıyorsa, okuduğunu anlıyor mu?
Sanki her şey anlamasın diye kodlanmış gibi...
Oysa bu da tüketici hakkı değil mi?
Anlayınca da insan bir tuhaf oluyor; limonatada limon yok, peynirde süt yok denecek kadar az, domates çorbasında domatesi ara ki bulasın...
Ortada daha çok on beş kadar kimyasal maddenin bir araya getirildiği ürünler var.
Ve şurası da çarpıcı...
Hemen hemen bütün toplumlarda 18-29 yaş arasında gıda etiketi okuma oranı düşük...
***
NOT DEFTERİ
Biraz kuşkulansak, çok şeyler düzelecek... Bizim değişmez gerçeklerimizin yanında, karşısında, önünde, arkasında, başka gerçeklerin olabileceğini biraz düşünsek... (KEMAL TAHİR / Yol Ayrımı)
Yorum Yazın