Yüksel Aytuğ

Yüksel Aytuğ

Mail: hffhsyt@hotmail.com

Ortak müdahale gücü şart

Daha bir gün önce geçmiştim 1915 Çanakkale Köprüsü'nden. Geçerken de tarih ve doğanın sarmaş dolaş uyuduğu bu güzelliği bize bahşettiği için Allah'ıma içten içe şükretmiştim. Bu aziz toprakların yeşilini siyaha boyayan acımasız yangının içimi bu denli kavurması da bu yüzdendi belki.
Geçen hafta Yunanistan ve Avustralya yanmıştı. Bu hafta biz...



Birinci Dünya Savaşı'ndaki düşmanlarımızdı onlar. Ne acıdır ki, yanan yerler o Avustralyalılar ile çarpıştığımız topraklardı. Siperlerden birbirlerine su ve tütün atan, düşmanlarının yaralılarını taşıyıp hayatlarını kurtaran "insanların" sayesinde Çanakkale, "Savaşın mağlup edildiği savaş" olarak tarihe geçmişti. Şu an itibarıyla bu büyük tarih ve kültür mirası da tehdit altında.
Buradan uluslararası kamuoyuna bir çağrıda bulunmak istiyorum. İklim değişikliğinin getirdiği doğal afetler artık geleceğimizi savaşlardan daha fazla tehdit ediyor. Bu nedenle Birleşmiş Milletler ya da NATO içinde bir Uluslararası Ortak Afet Müdahale Gücü oluşturulması şart oldu. Böyle bir güç birliği, özellikle ülkelerin gücünü aşan boyutlardaki bu tür afetlerin daha kolay ve daha kısa sürede atlatılmasını sağlayacaktır.

PUTİN SOĞUK SEVER
Bakmayın siz "Acaba?"cılara, bence Putin'e karşı isyan başlatan silahlı Wagner grubunun komutanı Prigojin ve yardımcısı, Rus güçleri tarafından havada vurularak etkisiz hale getirildi. Bu kadar net. Putin ise bu hamlesiyle hem sarsılan prestijini kurtardı hem de dosta düşmana "Patron hâlâ benim" dedi.



Wagner'in isyan girişiminin bastırılmasından sonra bir gazeteci, Putin'e "Affetmek mümkün müdür sizce?" diye sormuş, Putin ise "Evet ama bazı şeyler affedilemez, ihanet gibi" cevabını vermişti.
Belli ki Putin de intikam yemeğini soğuk yemeyi sevenlerden...

FUTBOL REJİSİ BÖYLE OLUR
Exxen'de yayınlanan Molde - Galatasaray maçını izlerken bir futbolsever olarak zevkten dört köşe oldum. Bundaki en büyük pay ise Şampiyonlar Ligi'nin uluslararası rejisinin enfes aktarımıydı. Tek bir pozisyonu kaçırmadım. Tekrarlar tam zamanında ve en az üç ayrı açıdan verildi. Hele bir 3D ofsayt grafiği vardı ki şapka çıkardım. 5 gol atılan kora kor maçta Galatasaray'ın deplasmandan 3 puan çıkartıp ülke puanımıza katkı sağlamasının yanı sıra spiker Müjdat Mustafa Muratoğlu'nun kusursuz anlatımı ve harika teşbihleri, unutulmaz bir futbol akşamı yaşamamı sağladı. Müjdat'ın final sözleri ise 90 dakikanın en güzel özetiydi: "Icardi bu gece Norveç'te kuzey ışıklarından daha çok parladı. Icardi'si olan kazanır..." Ben maç yönetmenlerimizin yerinde olsam "Maç Yayını El Kitabı" yerine geçecek bu kaydı defalarca izlerdim.



Bu arada takımlarımızın Avrupa'daki maçları nedeniyle temsilcilerimizin lig maçları bir kez daha ertelendi. Bu jest, günü kurtarabilir belki ama uzun dönemde Türk Futbolu'na zarar verecektir. Avrupa takımları efor ve mental olarak üç günde bir maç oynamaya alışırken, biz gelecekte de hep "Federasyon kıyağına" ihtiyaç duyacağız.

Ne demiş?
"Mario Icardi'nin şu sanat eseri vuruşuna bakar mısınız?" (Exxen'de Molde - Galatasaray maçını anlatan Müjdat Mustafa Muratoğlu'nun gol betimlemesi)

Gaf kürsüsü
Sadık okurum Günseli Eyüboğlu sobelemiş: Korkusuz gazetesinin magazin haberinde hamile olan İpek Açar'dan "Kayahan'ın kızı" diye söz edilmesin mi?

Zap'tiye
Hülya Avşar ile aynı yıl, Gülben Ergen ile aynı gün doğmuşum. Magazinci olmak kaderime yazılmış sanki...

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar