Yemin töreninde Leyla Zana, Kürtçe bir şeyler söylemişti de ortalık birbirine girmişti...
Sıra kapaklarını vurdular.
"Sıra kapağı" lafın gelişiydi tabii, ilk Meclis binasının okuldan bozma olduğu dönemden kalma... Sıralarda kapak mapak yoktu. Avuçlarını sıralara vurdular.
Sonra, Zana'nın meğerse "halkların kardeşliği" falan gibilerden bir şeyler söylediği anlaşıldı.
Bu onu hapisten kurtaramadı.
Epeyce yattı.
Şimdi de bütçe görüşmeleri sırasında bir HDP milletvekili Kürtçe bir şeyler söylemiş.
Orada dur.
Söyleyemezsin hemşerim.
Anayasa'nın değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez maddelerinin üçüncüsü, "Türkiye devletinin dili Türkçe'dir" diyor.
Yani devlet işlerini, ki Meclis'e hitap da onlardan biridir, Türkçe yapmak zorundasın.
Kendi aranızda istediğiniz kadar Kürtçe konuşun, kürsüye çıktığınızda Türkçe konuşacaksınız.
Bilmiyorsan öğreneceksin.
Türkçe bilmeyen çok vatandaş var ama onlar aday olmuyorlar...
Onlar bilmeyebilirler, sen bileceksin.
Burası "eşit bölünmüş" bir ülke değildir.
Bakınız Finlandiya öyle değildir, tabelalar bile hem Fince hem İsveççe...
Bakınız Belçika öyle değildir, hem Fransızca hem Flamanca geçer.
(Fransızca'ları da bir tuhaftır, yetmişe "soixante-dix" yerine "septante", seksene "quatre-vingt" yerine "octante", doksana "quatre-vingtdix" yerine "nonante" diyorlardı!) Bakınız İspanya da öyledir, Katalonya'da hem Kastilya dili hem de Katalanca geçer.
Hem Fransa'nın hem İspanya'nın Bask bölgelerinde de Bask dili.
Hani futbol takımımızın ikide bir yenildiği Büyük Britanya'nın Galler (Wales) eyaletinde de Keltçe.
Ama bizde öyle değil.
Kürtçe'yi Türkçe ile "eşit düzeye" getirmek istiyorsunuz.
O zaman Rumca da, Ermenice de, Lazca da, Çerkesçe de kullanılsın da resmi görüşmeler ve yazışmalar iyice içinden çıkılmaz hale gelsin.
İlle Kürtçe nutuk atmak istiyorsan git TRT Kurdi kanalında bol bol konuş, kimse hayır demez.
"Kültür dili" başka şeydir, "resmi dil" başka şeydir.
Kurmayı hayal ettiğiniz Kürt devletinde bol bol Kürtçe nutuk atarsınız(!)...
Ama kalıbımı basarım, orada da günlük hayatta Kürtçe, resmi işlerde Türkçe kullanırsınız.
Tıpkı İrlandalılar gibi! İngilizce'den vazgeçemiyorlar.
Yahu siz ne diyorsunuz, Kandil Dağı'ndaki şerefsizler bile militanlarına eylem ve cinayet emirlerini Türkçe veriyorlar!
Yorum Yazın