Prof. Nihat Hatipoğlu'nun işi zor... Hem de çok zor... Zira canlı yayınlarda öyle tuhaf sorulara muhatap oluyor ki, insanda çelik gibi sinir ve Hazreti Eyyub sabrı olması lazım. Neyse ki son derece hoşgörülü ve bilgili hocamız bu soruları savuşturabiliyor, en saçma sorudan bile dini, ahlaki öğretiler, olumlu mesajlar üretebiliyor.
Nihat Hocamız'ın Atv'deki iftar ve sahur programlarına özellikle çocuklar ile gençlerin büyük ilgisi olduğunu gözlemliyorum. Bu son derece olumlu bir gelişme. Gençlerden kimi soru soruyor, kimi de dedesinin, anneannesinin Zoom üzerinden mesajını Hatipoğlu'na ulaştırmak için 'teknik sorumlu' olarak görev yapıyor.
Arşivlerde şöyle geriye doğru gittim. Nihat Hoca'ya sorulan öyle ilginç sorulara rastladım ki, sizlerle paylaşmadan edemedim:
"Sevdiğime kavuşmak için dua ediyorum. O da kendi sevdiğine kavuşmak için dua ediyor. Hangimizin duası kabul olur?"
"Hocam ben bu yanımdaki oğlumun saçını çok sevdim. (Gencin saçları belini geçiyor) Peygamberimiz de uzun saçlıydı. 'Uzat oğlum' dedim. Günaha girmiş olabilir miyim?"
"Hocam yeni evliyken eşim bana zorla orucumu yedirdi. Şimdi kazasını ben mi tutmalıyım, eşim mi?"
"Uzaydaki astronotlar nasıl abdest alabilir?"
"İnsanlar dünyaya erkek olarak geliyorlar ama sonra kadın oluyorlar. Bunları erkek hocalar mı yoksa kadın hocalar mı yıkamalı?" Hatipoğlu'nun cevabı: "Allah, cinsiyeti değiştirmeyenlerden eylesin."
"Hocam ben yeğenimin kulağına ezandan önce 'Beşiktaş' dedim. Şimdi 'Allah' deyince tepki vermiyor ama 'Beşiktaş' deyince coşuyor. Bunun vebali benim midir?"
5 yaşındaki Halil: "Ben iki gündür rüyamda dinazor görüyorum, çok korkuyorum. Ne dua okuyayım?" Hoca: "Sen televizyonda çok mu dinozor izliyorsun?" Çocuk: "Evet, seni de izliyorum..."
"Hocam küçükken çok şişmandım. Farkında olmadan yeni doğmuş kardeşimin üzerine oturup, öldürmüşüm. Kendimi sorumlu hissediyorum. Yapabileceğim bir şey var mı?"
6 yaşındaki çocuk. "Hocam ben kardeş istiyorum ama annem bana kardeş yapmıyor. Bana yazık değil mi?"
Sünnet kıyafetli çocuk: "Ben yarın sünnet olacağım ama çok korkuyorum. Sünnet olmak şart mı? Hoca: "Bak ne güzel kıyafetlerini giymişsin. Bu saatten sonra vazgeçmek erkekliğe yakışır mı?"
10 yaşındaki çocuk: "Arkadaşlarla maç yaparken gol atıyorum, hakem saymıyor. Benim hakkım geçer mi?"
Genç kız: "Astral seyahatle Kabe'ye gidersek Haccımız kabul olur mu?"
Hocamızın ahiretteki halinden eminim de, sadece bu soruları sabırla yanıtladığı için bile cenneti hak ettiğini düşünüyorum...
Ahmet Davutoğlu fena yakalandı!
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, partinin genel merkezinde çekilen ve daha sonra servise konulacak bir videoda esip, gürlüyordu. Hükümetten belgeli açıklamalar gelmesine rağmen muhalefetin ağzına doladığı sözde 'Kayıp 128 milyar' konusunda geçmiş uygulamalardan örnekler vermeye çalışıyordu. "2014 yılından bu yana şeffaflık yok" dedi. O anda kamera gerisindeki danışmanı araya girdi: "Efendim, 2016'dan bu yana diyecektiniz. 2014 sizin döneminiz..." Aman ki, ne aman!.. Devrilen çamın büyüklüğüne bakar mısınız?
Bu büyük gafın genel merkez duvarları arasında kalacağı sanılıyordu ama öyle olmadı. Görüntü nasıl olduysa dışarı sızdırıldı. Bence parti adına asıl büyük gaf buydu.
En etkili kamu spotu
Koronavirüs önlemleri hakkında bugüne kadar gördüğüm en etkili, en caydırıcı kamu spotu bir kamu kuruluşundan değil, sosyal medyadan geldi: "Maske takmazsanız, Korona olursunuz. Korona olursanız, hastaneye yatarsınız. Hastaneye yatarsanız, cep telefonunuzu karınıza verirler. Anlatabildim mi?.."
Vurdumduymaz çapkınlar; şu maske, mesafe, temizlik işini bir daha düşünün isterseniz...
Şeref kürsüsü
Çorum'da polisler, iftarlık kumanyalarını kağıt toplayan kadın ve çocuğa verdiler. Türk Polis Teşkilatı'nın kuruluş yıl dönümü işte böyle kutlanır.
Zap'tiye
Bizi hiçbir şey öldürmezse şu ucuz baklava kuyrukları öldürecek. İnsan hayatını yeterince ucuzlatmadınız mı? Kaçırmayın ağzımızın tadını!..
Ne demiş?
"Hırsızın parasını çalacaksın ama fakirin de umudunu çalmadan bırakmayacaksın." (Atv'nin EDHO dizisinde hırsızlık çetesi lideri Hamdi Baba'nın sözü)
Yorum Yazın