"Yılbaşında ne yapıyorsun?" diye soranlara çok gülüyorum.
"Kız arkadaşlarımı toplayıp çılgınca eğleneceğim" diyorum.
Önce inanacak gibi oluyorlar, en çok da buna gülüyorum.
***
Yok, her yıl aynı şeyleri yazmaktan da bıktım.
Noel kutlayan ve Müslüman olduğunu iddia eden dıngıllara bunun "abes" sayılacağını, alt tarafı bir "gündönümü bayramından" ibaret bulunduğunu, bir Roma İmparatorluğu yortusu olduğunu... Bizzat Papa'lardan birinin bu günün İsa'nın doğum günü olmadığını kabul ettiğini ama "Yüzyıllardır gelenek olmuş, değiştiremeyiz artık" dediğini kimbilir kaç kere yazdık...
Ama siz aldırmayın, çam ağacınızı dikin, üstüne de yaldız maldız ekleyin. Belki sabaha karşı Santa Claus gelir.
Cadılar Bayramı'nı kutladığınız gibi bunu da kutlayın.
Ondan sonra da "İslam Türkiye'de neden bu kadar güçlendi?" diye şaşakalın.
Bir sonrakini de Jeremy Rifkin'le beraber kutlarsınız, Rifkin iktidara gelirse...
***
Noel ile yılbaşını karıştırmamak gerektiğini, ikisinin arasında bir hafta süre olduğunu da kimbilir kaç kere yazdık.
Zarar yok, siz karıştırın. Vergi almıyorlar.
Neyi kutlayacaksınız peki?
Yaşlılar "bu yıl da ölmemiş" olmayı, gençler de bir yaş daha büyümeyi...
Evde kutlama bin lira dolaylarına patlıyor.
"Dışarıda" epey tuzlu, lokantada 4 bin liraya kadar yolu var. Otelde 5 bin lira açılış fiyatı... "Ekstralardan" geçirecekler, hazırlıklı olun.
Pardon canım, "restoran" diyecektim.
Öyle ya, "marketten" alışveriş yapan "restorana" gider.
Balık malık yer... Pardon, balık "keyfi yapar"...
Siz hindiden şaşmayın.
Böylece kendinizi, ABD vize vermese de azıcık Amerikalı hissedersiniz.
***
Ertesi sabah kendinizi "lağım gibi" bulacaksınız. Akşamdan kalma.
Zarar yok, "kazanan numaralara" bakarsınız.
"Tüh be, yaklaşmışız" dersiniz.
Geceden kalan mezeler ve kuruyemişlerle de birkaç gün geçirirsiniz artık. Ziyan olmasınlar, dökülmesinler.
Ama ben sizin gibilerle uğraşmaktan bıktım ha...
God bless you, suckers.
Yorum Yazın