3 Kasım 2002 seçimlerinden sonra mutlak bir Erdoğan ve AK Parti birinciliği var. Bu durum tartışma götürmez.
AK Parti iktidarının ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptığı hizmetlerin bazıları da cumhuriyet tarihinde yapılanlardan daha fazla.
Bu çerçevede yapılan yolları, sağlıktaki ve teknolojideki değişimi, açılan fabrika ve ihracat rekorlarını sayabiliriz.
Erdoğan’ın liderliği, AK Parti’yi sürekli iktidarda tuttu.
Ama AK Parti elitleri ve yöneticilerinin bazılarına “sürekli iktidar” ağır geldi. Kaldıramadılar sanki...
Öyle ya, eskiden sokak sokak, kahvehane kahvehane hatta kerhane meyhane dolaşıp kendilerini anlatıp hem tebliğ hem de temel sorunlara getirdikleri çözüm ya da gelecekteki sorunlara getirecekleri çözümleri anlatmak yerine Erdoğan’ın gölgesine sığınan, sürekli iktidar olmanın getirdiği konfor alanını kaldıramayan ve sindiremeyen bir AK Parti yönetici ve elitleri kitlesi oluştu.
Eğer AK Partililer ya da hükûmet üyeleri “Yaptıklarımız yeterli, artık bizim yapacağımız bir şey kalmadı. Türkiye’nin de tüm sorunları çözüldü.” diyorlarsa mesele yok.
Şu anda Türkiye’nin temel meselelerine ilişkin olarak alternatif bir parti de yok.
Şairin şiirine atıf yapıp AK Parti seçmeninin büyük bir kısmı;
“...Tek umudumuz sizde!
Anlıyor musunuz?’’
diyor.
Anlayanlar var.
Anlayıp da anlamazlıktan gelenler de var.
AK Parti bir elin parmaklarını geçmeyecek inanmış ve adanmışların ‘Erdemliler Hareketi’ olarak ortaya çıkmıştı.
“Şimdi nerede o ‘erdemliler’?” diye soracak olsak da hâlâ umut AK Parti ve Erdoğan’da.
Ya umutlar da tükenirse?
31 Mart 2024 seçim sonuçları malum...
AK Parti girdiği bir seçimde ilk kez ikinciliğe düştü.
Seçim sonrası yaptığımız tüm araştırmalarda da hep ikinci parti idi.
CHP’nin 31 Mart sonrası birinciliği azalarak devam ediyor.
Seçim sonuçlarından bağımsız olarak Optimar Araştırma’nın her ay yapıp aboneleri ile tamamını, bazı sonuçlarını da bizim paylaştığımız verilere göre:
Şubat ayında CHP’nin oy oranı yüzde 27,1 mayıs ayında yüzde 36,5 (yerel seçimlerden hemen sonra olduğunu hatırlatmak isterim), temmuz ayında yüzde 33,5, ağustos ayında yüzde 32,5.
31 Mart belediye seçimlerinde 37,77 iken oy oranı seçimden sonra yüzde 36,5’e düşmüş, sonrasında tedrici olarak düşmeye devam etmiş. CHP oyları daha da düşmeye devam edecektir. Nihayetinde yüzde 25’lerde bir yerlerde kalır CHP ama o kadar.
Bugün Türkiye’de her iki kişiden birisi geçmişte AK Parti ve Erdoğan’a oy verdi.
Sokakta mikrofon uzatılan bir kadının, bir sokak kadını kelime dağarcığı ile AK Parti seçmenine “beyni emcüklenmişler” demesinden bir kahraman çıkarmak, CHP yöneticilerinin bu topluma hâlâ dürbünün tersiyle baktıklarını gösteriyor.
Bir erkeğin bile ağzına alamayacağı küfürleri kullanması ve bunu birilerinin koruma kalkanına alması ne kadar doğrudur?
Şimdi toplumsal cinsiyetçiler beni yine hedefe koyacak ama bir ‘hanımefendi’ böyle bir dil mi kullanır?
Şimdi sorarım size, size küfreden birisine ne yaparsınız?
Susar kabullenir misiniz?
Yoksa aynıyla ya da daha fazlasıyla karşılık mı verirsiniz?
Peki size küfredenleri baş tacı edenlere oy verir misiniz?
Eğer psikolojik rahatsızlığınız yoksa vermezsiniz.
Türk milletinin bunca zamandır yaptığı da budur.
CHP’nin geçmişte Türk milletinin değerleriyle kavgalı olması sebebiyle iktidar olamaması da bu sebeptendir.
Öyle SP ile ittifak yapmakla vb. gibi işlerle olmaz bunlar. Önce samimiyet testini geçeceksiniz, kimseyi ötekileştirmeyeceksiniz sonra da iktidara hazır olduğunuza millet inanacak, size oy verecek.
Görünen o ki AK Parti’nin bunca yıpranmışlığına rağmen CHP iktidardan çok uzakta görünüyor
Yorum Yazın