Dün Türkiye'nin NATO üyeliğinin yıldönümüydü.
Ve dün, dış politikanın en içerikli tartışması Yunanistan ile Türkiye arasında yapılıyordu.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'ın defalarca ikaz etmesine rağmen Yunanistan, göçmen teknelerini Türk karasularına itmekten geri kalmıyor.
YUNANİSTAN ATEŞLE OYNUYOR
Ama daha da ciddisi, silahsız olmaları uluslararası anlaşmalarla kayıt altında olan Yunan adaları, mesela Meis silahlarla dolduruluyor.
Düşünün ki aynı tarihte NATO'ya girdik.
1954 yılı Türkiye için de Yunanistan için de Soğuk Savaş'ın fiilen sona ermesiydi. Ama özellikle Kıbrıs sorunu patlayınca Yunanistan için Soğuk Savaş'ın bir tarafının Türkiye olduğu anlaşıldı.
Bakalım krizde bu dönem ne zaman geride kalacak?
ABD'YE HİZMET EDİYOR
Bir gerçek var. Artık NATO gerçekten eski anlamını taşımıyor.
NATO için sadece Amerika'nın çıkarları ve güvenliği önemli.
Mümkün olsa tüm NATO'yu Rusya ile savaştıracaklar.
Neyse ki Rusya, NATO'dan daha akıllı yönetime sahip.
Putin'in bir cebinden on tane Biden çıkabilir.
AĞIR BEDEL ÖDERLER
Bu gerçekler göz önüne alındığında Türkiye için NATO bir savunma aracı olmaktan ziyade, kendini NATO'ya karşı nasıl savunacağının yönteminin belirlenmesi gereken bir olgu.
NATO silahlarının Yunanistan ve Kıbrıslı Rumları kışkırtmak için var edildiklerini görüyorsunuz. Ancak bir önemli gerçek var ki, Türkiye eski Türkiye değil.
Örneğin, 1974'te Kıbrıs Savaşı'nda Türk uçaklarının lastiklerini Kaddafi veriyordu. Mevcut durumda Türk savunma sanayiinin % 80'i yerli.
Yani NATO'lular da dünyalılar da artık yeni Türkiye'nin farkına varmalılar.
Bunun farkına varmayanlar çok ağır bedeller ödeyebilir.
Yorum Yazın