Ahmet Yenilmez

Ahmet Yenilmez

Mail: shjbjdsk@hotmail.com

Miroğlu yasaları!

Olan bitenlere bakıyorum, bu işlerde ne bit yeniği var diye kafa yoranlara bakıyorum, bakıyorum bir daha bakıyorum...!

Bir bakıyorum, kimi telefonla kimi mesajla bana bakıyor!

Nasıl desem, nerelerden başlasam diyeceğim, demekten vazgeçiyorum!

Ne diyeyim ki, diyeceklerimi ben de başka birinden öğrendim! Kimden mi?

Ömer Lütfü Mete...

İsminden onu tanıyanlar tanır da...!

Tanımayanlar için, Sayın Osman Sınav'ın -benim de "Sabri" rolünü canlandırdığım- Deli Yürek dizisinin senaryo yazarı Ömer Lütfü Mete diyeyim!

Dün ne oldu biliyor musunuz?

Mecidiyeköy metro durağında oğlumu beklerken, yaşı 16, hadi olsun olsun 18 yaşında heybetli bir delikanlı bana baka baka yanımdan geçti, az öncesinde de burnumdaki burunluğu, yani maskeyi gevşetmiştim!

Eyvah, ister misin bu heybetli delikanlı, "Bre babalık maskeni tak desin" dedim içimden! Delikanlı dik dik bakarak, yaklaşmaya başladı, burun buruna geldik!

Heybetli delikanlı bir kaşını kaldırıp, "Sen ünlü müsün" diye sormaz mı?

Aha...!

İçimden, "Bir de cevap vermekte en çok zorlandığım soruyla başladı" derken, "Sabri" diye, seslenmez mi?

Bir an, Yusuf Miroğlu geldi aklıma, gerçi Miroğlu edepli delikanlıydı, hiç, "Sabri" demedi, demezdi!

Miroğlu Sabri'ye, "Sabri Abi" derdi!

Racona ters (!)

Heybetli delikanlı bir omuzunu indirip, bir kaşını kaldırıp, "Size, Yusuf Miroğlu Yasalarını bildiriyorum:

Bir...

Sizin alem dediğiniz bu bitirim dünyasının bütün

raconlarını şu andan itibaren tedavülden kaldırıyorum. Ayrıca racon kelimesinin telaffuz edilmesini dahi yasaklıyorum. Dalga geçmek için bile olsa bu kelimeyi

ağzınıza almayacaksınız.

İki...

Açlıktan nefesiniz koksa dahi, benden başka kimseden hiçbir

şekil ve ad altında para istemeyeceksiniz.

Üç...

Gazozuna tavla oynamak dahil, hiçbir zaman kumar

oynamayacaksınız.

Dört...

Nefsi müdafaa hariç, hiçbir sekilde silah kullanmayacaksınız.

Beş...

Uyuşturucu, kadın ticareti, tahsilatçılık, korumacılık,

kolpacılık, değnekçilik, arabuluculuk, arazi yağması, park

ağalığı, ihale tezgahı gibi işlere bulaşmış bütün

tanıdıklarınızla, şu andan itibaren selamı sabahı keseceksiniz.

Altı...

Bu alemde, polis, asker, bürokrat ve siyasetçi; dostunuz da

olmayacak, düşmanınız da.

Yedi...

Hiç kimseye, hiçbir durumda yalan söylemeyeceksiniz. Sekiz...

Benimle ya da bensiz yaptığınız her iyi işi unutacak, bir daha anmayı bile aklınıza getirmeyeceksiniz.

Dokuz...

Ben dahil aramızda bu yasalara uymayan herhangi biri için,

asla bağışlanma talebinde dahi bulunulmayacaktır." Diyerek, maddeleri büyük bir ciddiyetle sıralayıp, bitirdi.

Ardından, öpmek için elime sarıldı, elimi çektim az kalsın düşecektim ki beni tuttu, göz göze geldik bana, "Seni Allah için seviyoruz Sabri Abi" dedi ve gitti!

...

Amannn...!

Ne bakıyorsunuz bana öyle?

"Ne olursan ol delikanlı ol, delikanlıca yaşa" derdi, merhum Ömer Lütfü Mete!

Bir çift sözüm de, "Deli Yürek dizisi ..." diye söze başlayıp, 23 sene öncesinde ilk bölümünün yayınlanmasıyla, itibar suikasti yapanlara...!

Bakınız Beyler, merhum Ömer Lütfü Mete, "İki çeşit devlet vardır! Peştemalın altı, peştemalın üstü" derdi, benim için kaleme aldığı, "İtfaiye Yanıyor" piyesinde!

Tiradın devamında da ".... Gizli devlet ve görünür devlet ikilemi, hayatın gerçeğidir. Gece ve gündüz gibi... Birinde çalışma vardır, öbüründe uyumak... Yani dinlenmek... Gündüz çalışırsın, gece uyursun, kalıbını dinlendirirsin... Devletteki ikilem de böyle bir tablo yaratır. Gizli devlet çalışır, görünür devlet uyur veya çalışır gibi yapar..." dedirtiyordu bana!

Neymiş Beyler, merhum Ömer Lütfü Mete, Sayın Osman Sınav eğer mafya dizisi çekmek isteselerdi, en alasını çekerlermiş, değil mi?

Nitekim, Sayın Osman Sınav'ın, "Kurtlar Vadisi" dizisi de ortada...!

Siz en iyisi mi, "Miroğlu Yasaları" nı bir kez daha okuyun!

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar