Elbette kendi sahasındaydı. Ev sahibi avantajı da vardı. Ama Rize 15 Temmuz Demokrasi ve Cumhuriyet Meydanı'ndan taşan 80 bini aşkın hemşehrinin coşkusunda bir başka tılsım söz konusu idi. Buna, seçimin son düzlüğünde Reis'e, "moral ve motivasyon yükleme" misyonu denilebilirdi. Yani, "Seçimi ilk turda bitir. Ve önümüze bakalım" mesajıydı verilen...
"Rizeli yolundan şaşmaz.
Mührü yanlış vurmaz.
Öz evladı varken
Başka adres aramaz!" pankartı ise günün özetiydi.
Elbette Trabzon'daki enerji de çok yüksekti. Dünyanın 3. en uzun tünelinin (14,5 km) açılması, Doğu Anadolu ile Doğu Karadeniz'in Zigana'da birleşen nefes borusundaki tıkanıklığın aşılması... Hepsi, "Erdoğan Markası" ile özdeşleşen "halka hizmet siyasetinin" güncel örneğiydi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın geniş kitleleri sandığa, Türkiye Yüzyılı'na davet eden konuşmasının çarpıcı bölümlerini sayfalarımızda bulacaksınız.
Biz, üzerimize düşen görevi yerine getirelim. Nabzı, öngörüyü, temenniyi harmanlayıp aktarmaya gayret edelim.
Her şeyden önce... Erdoğan, tabiri caizse yüzmüş yüzmüş ve işi, kritik eşiği aşacak noktaya ulaştırmış.
Bundan sonrasında... Yurtdışından gelecek oylar, depremzede vatandaşların oy davranışları veya sandığa gidip/gidememe durumu, gençlerin beklentileri, büyük kentlerdeki orta sınıfın arayışları, tecrübeli seçmenin ülkeyi çok parçalı idareye teslim etmekten doğacak riskleri ölçme derecesi ve nihayet Kürt kökenli vatandaşların, hayali senaryolarla gerçekçi değerlendirmeler arasında nerede duracağı belirleyecek!
PKK terör örgütünün, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na açıktan destek vermesinin, sağduyulu seçmende yaratacağı tepkiselliğin boyutu da ana tabloda hassas bir yere oturacak. Tıpkı meydana hâkim o dörtlükteki gibi...
"6 Masa, 7 tabak
Birine çatal, birine biçak
Terörün işine tutayiler çanak
Bu işi bozacak, Rizeli uşak!"
Tabii ki... Erdoğan'a duyulan güven, sorunları çözeceğine olan inanç ve yıllara damgasını vuran mücadelesi sonucunda halkın salt çoğunluğunda yerleşen "vefa duygusu" da son dakikada oy kabinindeki mührün yöneldiği adresi pekiştirecek.
Ve nihayet...
14 Mayıs'a ramak kala, Genişletilmiş Türkiye Ortak Paydasına" ilişkin çağrı, "Yankı odalarından çıkma" daveti, ekonomide pastayı büyütme ve piyasa dinamiklerini gözetecek şekilde ufku netleştirme iradesi de bu süreci taçlandıracak!
Yoksa... Erdoğan'ın dediği gibi..
"Seçimde bir yol kazasına yol açarsak... Evlatlarımızın eli, bir ömür boyu yakamızda olur!"
Yorum Yazın