Abdulkadir Selvi

Abdulkadir Selvi

Mail: dfdkgjdlgk@hotmail.com

Mehmet Şimşek OVP ile sahalara inecek

EKONOMİ yönetimi son dönemde ardı ardına uygulamaya koyduğu kararlarla gemiyi yeniden rotasına sokmayı başardı.

Rezervlerdeki artıştan enflasyonda bir yol haritasının ortaya çıkmasına kadar ortaya konan somut gelişmeler, ekonomideki beklentileri ve iyimserliği artırdı.

Şu anda artık son şekli verilmeye çalışılan Orta Vadeli Program’ın (OVP) açıklanmasıyla bir çeşit ekonomi yönetimi işin mutfak tarafını yani ev ödevini tamamlamış olacak.

KABİNE’YE SUNULACAK

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın başkanlığında hazırlıkları sürdürülen OVP’nin, pazartesi günü Kabine’de görüşülmesinden sonra eylül ayının ilk haftasında kamuoyuna açıklanması bekleniyor. Ulusal ve uluslararası yatırımcılar OVP’de belirlenen hedeflere odaklanmış durumda.

ŞİMŞEK OVP’NİN HEDEFLERİNİ PAYLAŞACAK

OVP’nin eylül ayının ilk haftasında açıklanması ile birlikte Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek tabiri caizse sahalara inecek. Yıl sonu gerçekleşmeleri ve önümüzdeki üç yılı kapsayacak ekonomideki temel hedefleri hem bizlerle hem de yabancı oyuncularla paylaşacak.

ABD’DE YATIRIMCILARLA BİR ARAYA GELECEK

Şimşek, OVP’yi açıkladıktan sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile BM Genel Kurulu nedeniyle gideceği ABD’de uluslararası yatırımcılarla bir araya gelecek ve Türkiye’de JP Morgan ile başlattığı toplantı serisine orada devam edecek. Goldman Sachs’ın organize edeceği toplantıda yatırımcılarla bir araya gelecek olan Şimşek, Türkiye’nin gelecek perspektifini paylaşacak. Bunu diğer toplantılar izleyecek.

FON YÖNETİCİLERİNE ANLATACAK

Doğrusu bu toplantıyı önemsiyorum. Çünkü yatırımcılar, fon yöneticileri, analistler yani piyasaları etkileyen aktörler birinci ağızdan bekledikleri açıklamaları duyacak, sorularına yanıt bulacak. Açılan yatırım penceresinden Batılı yatırımcıların gelmesi için önemli bir fırsat olacak.
Anlayacağınız Şimşek ekonomide oluşturduğu altyapının ardından artık sahneye çıkacak.
Bu toplantılardaki gelişmeleri de izlemeye devam edeceğim ve ortaya çıkan sonuçları sizinle paylaşacağım.

FAİZ TARTIŞMALARI

MERKEZ Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan göreve geldiğinden bu yana dikkatle takip ediyorum. Hükümet ile gayet uyumlu bir çalışma sergiliyor. Biliyorsunuz her adım sonrası bazı siyasetçiler, ekonomistler faiz artışlarının yetersiz olduğunu, aksiyonların zayıf kaldığını iddia etti. Fakat Erkan ve ekonomi yönetimi soğukkanlılığını hiç kaybetmedi. Geldiğimiz noktaya baktığımızda nedenini artık daha rahat anlayabiliyorum.

EZBERLERİ BOZDU

Merkez Bankası Başkanı, kademeli ve veriye dayalı bir faiz politikası izleyeceklerini, gerektiğinde araçların çekinilmeden kullanılacağını söyledi. Yüzde 8.5 iken aldıkları politika faizi şimdi yüzde 25 oldu. Özellikle son PPK toplantısındaki 750 baz puanlık artış ezberleri bozdu.

LİDERLİĞİNİ GÖSTERDİ

Konuştuğum yetkililer, öncelikle bozulan piyasalardaki büyük sorunların çözülmesinin amaçlandığının, ardından Merkez Bankası Başkanı Erkan’ın önce enflasyon için bir patika sunduğunun altını çiziyorlar. Hafize Gaye Erkan’ın, sadeleşme ve ölçülü faiz artışlarıyla birlikte dengenin kurulmasıyla liderliğini gösterdiğini, son kararla birlikte gücünü kanıtladığını belirtiyorlar.

FAİZ ARTIRIMI SONLANDI MI

Merkez Bankası ihtiyaç duyduğu kararları verilere bakarak, gerektiği şekilde alıyor.
Son kararın ardından faiz artışlarının sonunun geldiğini iddia edenler de oldu. Yanılmaktan bıkmadılar ama size gelinen aşamanın nasıl yorumlandığını söyleyeyim. Verilere, gelişmelere göre Merkez Bankası ve ekonomi yönetimi karar almaya aynı şekilde devam edecek. Arka planda devreye alınan kararlar, atılan adımlar, faizi kademeli olarak yükseltmeye fırsat veriyor.

ACI OLSA DA GERÇEKLERİ SÖYLÜYOR

Mehmet Şimşek-Hafize Gaye Erkan ikilisi önemli köşebaşlarını sağlam tutmaya devam ediyor. Burada Şimşek için bir parantez daha açmak istiyorum. Şimşek’in toplum tarafından da satın alınan en öne çıkan yönü, acıtacak bile olsa gerçekleri olduğu gibi söylemesi. Piyasa da acı olsa da gerçekleri duymak istiyor. Ekonominin yarısı güvendir. Mehmet Şimşek-Hafize Gaye Erkan ikilisinin en önemli sermayesi, iç ve dış piyasalara verdikleri güven oldu. Şimşek bunun ilk işaretini bakanlık görevini devralırken vermiş ve “Rasyonel bir zemine dönme dışında seçenek kalmamıştır” demişti. Mehmet Şimşek bir yandan taşları döşerken diğer yandan olacakları anlatmayı sürdürüyor. Piyasaları bir adım sonrasına hazırlıyor.

ENFLASYONUN DÜŞTÜĞÜNÜ GÖRECEĞİZ

Artık olması gerektiği gibi Hazine ile Merkez Bankası’nın kol kola yürüdüğünü görüyoruz. Maliye ve para politikasının birbirini desteklediği bu ortamda enflasyonun belli bir süre sonra yavaş yavaş aşağı geleceğini göreceğiz. Özellikle 2024 yılının ikinci yarısında nasıl düştüğünü bu ekip bize rakamlarla gösterecek. Toplum olarak rahat bir nefes alacağımıza yürekten inanıyorum.

İNANIYORUM, GÜVENİYORUM

Ekonomi yönetimi canla başla çalışmaya devam ediyor. Vatandaşın gösterdiği sabrın selametle sonuçlanacağını, umut vaat eden bu yönetimin göstereceğini göreceğiz.

YİNE IMF

DÖNEM dönem medyada Türkiye’nin IMF programına ihtiyaç duyacağı, gizliden temas kurulduğu ya da mali yardım alınacağına yönelik iddialar yer almaya devam ediyor. Son günlerde yine buna benzer haberleri gördük.

Gerçi Hazine ve Maliye Bakanlığı böyle bir gündemin olmadığını, IMF de bir açıklama yapıp Türkiye’den bir finansman talebi gelmediğini söylese de birkaç cümle etmeden duramayacağım.

ERDOĞAN IMF PROGRAMI OLMAYACAĞINI SÖYLEDİ

Türkiye kendi yolunu seçti, kendi insan kaynakları ve girişimleriyle bu zorlu süreci aşacağını defalarca söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan da defalarca bir IMF programı olmayacağının altını çizdi. Türkiye IMF’nin üyelerinden biri. Dünya ekonomisi ve ülkeler için tahminlerde bulunan, ekonomilerine dair raporlar yayımlayan IMF Türkiye’deki ekibinin yenilenmesinin ardından ülkeyi tanımak için bir ziyaret planlıyor. Bundan daha doğal ne olabilir?

IMF 4. MADDE KAPSAMINDA GELİYOR

Diğer yandan bunlar 4. Madde kapsamında düzenli yapılan ziyaretler.

IMF daha önce de gelmişti. CHP’li Faik Öztrak ile eski İYİ Partili Durmuş Yılmaz’ın otelde gizlice yaptıkları görüşme ile gündeme gelmişti. Yani IMF ilk kez gelmiyor. Zaten IMF’nin kuruluş anlaşmasına göre her üye ülkenin “4. Madde Konsültasyon Çalışması” çerçevesinde düzenli olarak denetlenmesi gerekiyor.

Tüm bunlar varken, durduk yere IMF konusunu gündeme getirip mesnetsiz iddiaları ülke gündemine sokmaya çalışmanın kime ne faydası var gerçekten anlamıyorum.

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar