28 Mayıs 2024 tarihli MGK Bildirisi'nden...
"Irak ve Suriye'de gasp ettiği toprakları terör yuvası haline getiren PKK/KCK-PYD/ YPG'nin ve ona sağlanan desteğin bölgemizdeki tüm unsurlarıyla birlikte bertaraf edileceği, milli güvenliğimiz ve komşularımızın toprak bütünlüğü hilafına herhangi bir oldubittiye fırsat verilmeyeceği vurgulanmıştır!"
Bu "oldubitti" kısmı, güncel bir tehlikeye işaret ediyor! PYD terör örgütü, Suriye'nin kuzeyinde alan kontrolü ve meşruiyet planı doğrultusunda "yerel seçime" hazırlanıyor. Bu, öyle bir seçim ki terör örgütünün onayı olmadan ne oy kullanmak ne de aday olmak mümkün. Hatta seçilecek belediye başkanları bile PYD'nin izni olmadan adım atamıyor.
Perde önünde... Demokrasi, konfederal yönetim, halk meclisleri, yürütme kurulları gibi Batı kamuoyuna sıcak gelebilecek ne kadar süslü kavram varsa...
Perde gerisinde... Terör örgütüne müzahir isimler, etnik ayrımcılık ve şiddet saklanıyor.
Bugün... 7 kanton, 40 şehir, 104 belde üzerine tehlikeli bir oyun oynanıyor. PYD silahlı kanadında rol almayana seçimde en küçük şans verilmiyor. Bir beldede en az 5 sene oturma şartı yüzünden Arap nüfus oy kullanamıyor!
***
Sözde seçimler, PYD güdümündeki Araplardan oluşan Suriye'nin Geleceği Partisi de katılabilsin diye 30 Mayıs'tan 11 Haziran'a ertelendi. Şimdi, seçimlerin yapılması kadar ertelenmesi de ihtimal dâhilinde. Neden? Barzani'ye yakın aşiretlerin itirazı güçlü. Arap grupların rahatsızlığı var. Seçimi engelleyebilecek gerilim tırmanmakta. Ve tuhaf biçimde, ABD Dışişleri Bakanlığı resmi söyleminde "seçim sürecini desteklemediğini" söyledi. Belli ki PYD'nin seçim girişimi, ABD'nin örgüte açtığı alanın bir adım ilerisine geçti. Ama ABD, örgütü sahipsiz bırakmak da istemedi!
Türkiye, bu noktada Amerikalılarla defalarca karşı karşıya geldi. Artık sözlere değil, sahada ne olduğuna bakan müteyakkız bir Türkiye var. ABD'den temel beklenti, seçimlere meşruiyet kazandırmaması. Türkiye, gayri meşru bir seçimin yapılmasını istemiyor ve neticelerini yok sayıyor. Bunu İran'dan Körfez ülkelerine, ABD ve AB'den Rusya'ya kadar tüm taraflara iletti.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da açık açık uyardı... Teröristin seçilmiş olması, onu terörist olmaktan çıkarmaz. Gereken yapılır.
Yani... Ankara'nın pozisyonu net! PYD sahada var olduğu sürece, terör örgütüdür. Suriye'nin toprak bütünlüğü ve PKK'nın kontrol ettiği alan olmaması önemlidir.
Unutmadan... ABD'nin, "PKK'yı, PYD'den ayrıştıralım" önerisi, Türk devlet aklının baştan beri reddettiği bir proje! Aksine Ankara, "Kandil'i yok edin. Size verdiğimiz listedeki örgüt üyelerini teslim edin" diyor. Kaldı ki "PYD, PKK'dan ayrışamaz. Asıl yönetici kadroları ortak zaten!"
Bu vesileyle hatırlatmak gerekirse...
TSK'nın, Suriye'deki terör altyapısına yönelik harekâtları, -kendi anlatımlarıylaörgütü 10 yıl geriye götürdü. Şimdi bu bahane ile Batı'dan yine fon almaya çalışıyorlar. Tabii bu kirli örgüte DEAŞ'la mücadele gerekçesi ile 700 milyon dolar ödenek tahsis eden ABD Kongresi, heba olan dolarların hesabını da yönetimden soruyor.
Şunu net biliyoruz ki... Amerikan siyaseti pragmatiktir ve sahaya salt Pentagon gibi yaklaşmaz. PYD, yarardan çok maliyet üretirse arkasına bakmadan gider. ABD bırakırsa PYD'nin yok olması için Türkiye'ye de gerek kalmaz. İş, içeride halledilir.
Özetle...
Suriye'deki durum dehşet dengesi üzerine kurulu. Herkes alanını dondurmuş durumda. Statükonun bozulması kimsenin lehine değil. Bu aktörlerden biri dengeyi değiştirmeye kalkarsa, ortalık ateş çemberine dönebilir.
***
SURİYELİ KÜRT ÇATI OLUŞUMU ENKS'YE GÖRE PKK/YPG'NİN SÖZDE SEÇİMLERİ MEŞRU DEĞİL
Terör örgütü PKK/YPG'nin Suriye'de işgal ettiği topraklarda yapmayı planladığı sözde yerel seçimlere, uzun süredir baskı ve gözdağı vererek faaliyetlerini engellediği Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) tepki gösteriyor. Sözde yerel seçimleri boykot eden ENKS'nin temsilcilerinden Abdullah Keddo, "PYD ve PKK, sistemlerine mensup olanlar dışında bölgedeki toplum bileşenlerinin, ne Kürtlerin ne de Arapların katılımını kabul ediyor. Bu da seçimleri meşruiyet kazanmak için yaptıklarını ortaya koyuyor" ifadesini kullandı. Sözde yerel seçimlere halkın karşı çıktığını, yöre halkının seçmen kartı alıp seçime katılacağının işaretini vermediği sürece ekmek ve tüp gaz alamamakla tehdit edildiğini aktaran Keddo, "Bölgede kıtlık yaşanıyor ve gösteriler, protestolar, retler tüm hızıyla sürüyor, çiftçiler tutuklanıyor" dedi.
Yorum Yazın