Başkan Erdoğan: Yavaş yavaş, kademeli bir şekilde, aceleci olmadan kur da düşecek, faiz de düşecek. 2022, bizim en parlak yılımız olacak. Bu enflasyonun da düşüşünü getirir
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Arnavutluk'a gerçekleştirdiği günübirlik ziyaretin ardından, seyahatini izleyen gazetecilere ekonomiden dış politikaya uzanan yelpazede çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Ekonominin geleceği için oldukça umutlu konuşan Erdoğan, "2022, en parlak yılımız olacak!" dedi ve şu mesajları verdi:
Yakın ekonomi tarihinin en kritik günü 20 Aralık 2021 idi. Kur korumalı mevduatta gelinen noktayı tatmin edici buluyor musunuz? Ayrıca enflasyon ne zaman düşüş eğilimine girer?
Kur korumalı mevduata vatandaşlarımızın teveccühü bizleri memnun ediyor. Döviz kurlarındaki oynaklığın azalmasından ve istikrarın devamından memnunuz. Finansal piyasalardaki istikrarın devamına ve TL'ye olan ilginin artmasına yönelik ilave çalışmalarımız sürüyor. Biliyorsunuz benim bir iddiam var; "Faiz sebep enflasyon neticedir." Nitekim neticesi kendini gösteriyor. Enflasyon düşüşe girmiştir, girecektir. Bu bir defa kesin. 20 Aralık burada bir dönüm noktası oldu. Enflasyonun gerilemesini beklemek, milletimin hakkıdır, bizim de hedefimizdir ve bunu başaracağız. Faizde de düşüşler başladı. Bir ara 12'ye falan geldi, hatta daha aşağıya da geldi. Sonra tekrar çıkış yaşandı. Fakat bunu da aşağıya çekeceğiz. Bu da ekonomideki şartlara göre şekillenecek. Yavaş yavaş, kademeli bir şekilde, aceleci olmadan kur da düşecek, faiz de aynı şekilde düşecek. 2022, bizim en parlak yılımız olacak inşallah. 2023'e de böyle gireceğiz. Bu enflasyonun da düşüşünü getirir.
Siyasi Partiler ve Seçim Kanunu'nda değişiklik gündeme gelmişti. Seçim barajının yüzde 7'ye indirilmesinde AK Parti ve MHP'nin mutabakata vardığına dair yorumlar yapılmıştı... Öngörünüz var mı, ne zaman Meclis gündemine gelir?
Artık kronolojide gelme süreci başladı. Biliyorsunuz ortak hazırlanan taslak metni Devlet Bey'le paylaştım. Devlet Bey de nezaket göstermek suretiyle "Bu çalışma bizim için geçerlidir" dedi. Orada bizim yaklaşımımız barajın yüzde 7 olması yönünde. Onun dışında dar bölge, daraltılmış bölge vesaire bu tür şeylere girmiyoruz.
2023'E YETİŞTİRECEĞİZ
Karadeniz gazıyla ilgili önemli bir gelişme oldu. Gazı Türkiye'ye taşıyacak borular Filyos Limanı'na geldi. Süreç nasıl ilerliyor?
Boruların tamamının yaklaşık 10 ayrı seferde limana gelmesi planlanıyor. Her bir boru yaklaşık 12 metre uzunluğunda. Boru hattını deniz tabanına yerleştirme işlemi yaklaşık 5 ay sürecek. 2022'de tüm kuyularda üretim öncesi tamamlama operasyonları yapılacak. İnşallah 2023'e biz bu işi (gazı) yetiştireceğiz.
Yeni bir müjde daha gelir mi?
Bekliyoruz. İnşallah. Bütün hayalimiz. Bakanlığın yaptığı çalışmalar, arkadaşların verdikleri bilgiler, özellikle sismik araştırma gemilerimizin bize verdiği raporlar, hep bu istikamette.
KADROLAŞMANIN KİTABINI CHP YAZDI
CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu, Milli Eğitim Bakanlığı'nın önünde "Tarafsız olun, torpil yapmayın" gibi açıklamalarda bulunmuştu. Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne 5 bine yakın CHP ve İYİ Parti kökenli isim alındı. Bir de mülakat oldu, burada iltimas ortaya çıktı. Bu konularla ilgili görüşünüz nedir?
Bu ülkede kadrolaşmanın kitabını CHP yazmıştır. Mehmet Moğultay bu işin en mahir hareket edenlerindendir. Onun "CHP'lileri almayacağım da ülkücüleri mi alacağım" gibi bir ifadesi de vardır. CHP'nin o dönemlerdeki bakanlarının hepsinde aynı uygulama olmuştur. Seyfi Oktay'ına git, aynı şeyi görürsün. Bunların yönettiği belediyelerde de hep aynı şeyi görürsün. Burada da bunlar aynı uygulamayı yürütüyor. Bize bu noktada çamur atamazlar. Bunların kadrolaşma yanında beceriksizliklerine de milletimiz hep şahit oldu. Kılıçdaroğlu'nun SSK'nın başında olduğu dönemde bu millet hastanelerde kan revan içinde kalıyordu. Bu adam bir SSK'yı yönetemedi. Şu anda gelmiş ülkenin yönetimine talip oluyor. Her şeyi A'dan Z'ye yalan. Bozuk zemberek gibi dönüyor dönüyor aynı yalanı söylüyor. Burada hakikaten bir istiklal mücadelesini hep beraber vermemiz lazım. 2023 bu ülkenin adeta istiklal mücadelesinin verileceği yıl olacaktır. Elhamdülillah, milletimiz her şeyin farkında.
PARLAMENTOMUZUN TERÖRLE ANILMASINI İSTEMİYORUZ
HDP milletvekili Semra Güzel'in terör bataklığında çektirdiği fotoğraflar gündemin sıcak konusu. Konuya dair açıklamanız, dokunulmazlığın kaldırılması yönündeydi. Muhalefetin Semra Güzel konusunda aldığı pozisyona dair yorumunuz ne olur?
Biz, kendimizi muhalefete göre dizayn etmiyoruz. Cumhur İttifakı olarak tavrımız belli. Sözde milletvekili bu kadınla alakalı ben açıklamamı yaptım. Devlet Bey de aynı şekilde yaptı. İYİ Parti de bununla ilgili galiba "Gelirse bizim kanaatimiz budur" dedi. Böyle sözde milletvekilinin parlamentomuzda olması bizim için bir kara lekedir. Dokunulmazlığının süratle kaldırılması gerekiyor. Dokunulmazlığı kaldırıldıktan sonra yargı yolu açılmış oluyor. Bunların dışında da şu anda hazır olan 15 fezleke var. Bunların da takibinde olacağız. Bu konuda vatandaşımızın hassasiyetlerini biliyoruz. Parlamentomuzun terörle anılmasını kesinlikle istemiyoruz.
SAVAŞI SİYASET TARİHİNDEN SİLİP ATMAMIZ LAZIM
Korkulan olur da Rusya, Ukrayna'yı işgal ederse NATO üyesi Türkiye'nin tavrı ne olur?
Rusya'nın Ukrayna'yı işgalini gerçekçi yaklaşım olarak görmüyorum. Ukrayna, sıradan bir ülke değil. Ayrıca Rusya'nın bu adımı atabilmesi için tüm dünyadaki durumu ve kendi durumunu gözden geçirmesi lazım. Sayın Putin'le bu konuları konuşmamız lazım. Bu bölgeler artık savaşı kabullenemez. Savaşı, siyaset tarihinden silip atmamız lazım. "Bir yerin topraklarını işgal edeyim, alayım" mantığıyla bu işler yürümez. Örneğin Rusya, Kırım'a çöktü. Kırım'ın işgaline karşı olduğumuzu Sayın Putin'le yaptığımız her görüşmede söyledim.
DOĞU AKDENIZ'DEN AVRUPA'YA GAZ TÜRKİYE ÜZERİNDEN GİDER
ABD'nin, Doğu Akdeniz'de Yunanistan, İsrail ve Güney Kıbrıs Rum kesimiyle geliştirdiği boru hattı projesinden desteğini çekmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bu proje esasında olacak bir iş değil. Bunun analizlerini yaptılar. Maliyet hesapları tutmuyor. Amerika bütün adımını kapital üzerinde yürüten bir ülke. Maliyet analizleri tutmadığı için, "Bu olacak bir iş değil" diyerek desteğini çekti. Bu iş, Türkiye'siz olmaz. Buradan Avrupa'ya gaz gidecekse bu ancak Türkiye üzerinden olur. Berat (Albayrak) Bey, Enerji Bakanı iken İsrailli muhatabı, teklifle gelmişti. İş bir yere doğru gidiyordu. Belki biz o zaman İsrail'le o işi bağlayabilirdik. Peki şimdi bağlama umudu yok mu? Şartlar oturup konuşulur. Çünkü bu işin menfaat analizleri çok önemli. Belli bir yere de geldik.
Yorum Yazın