Abdulkadir Selvi

Abdulkadir Selvi

Mail: dfdkgjdlgk@hotmail.com

Kılıçdaroğlu, İmamoğlu’nu davet ederek hangi mesajı verdi

Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu’nun CHP grubuna katılacağını sosyal medya hesabından duyurup bir de altına, “Geliyor gelmekte olan” anonsunu koyunca, CHP’ye yakın medya, cumhurbaşkanı adayı belli oluyor diye yayınlar yapınca CHP grubunu izlemek kaçınılmaz oldu.

Meclis’in yolunu tuttum.

Ekrem İmamoğlu ile Meclis’e eşzamanlı olarak girdik. Grup toplantısı başlamadan önce Kılıçdaroğlu, İmamoğlu’nu bir süre makamında ağırladı. Ve bingo.

FOTOĞRAF SAVAŞI

İlk fotoğraf geldi.

Meral Akşener’in sevinçle Ekrem İmamoğlu’nun boynuna sarıldığı fotoğraf karesinden sonra bu kez Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu’nun boynuna sarıldı.

Bu fotoğrafa bakınca Ekrem İmamoğlu’nun vücut dili dersi aldığını düşündüm. Çünkü elini Kılıçdaroğlu’nun omuzunu atarak, inisiyatif bende mesajını vermeyi ihmal etmedi.

Kılıçdaroğlu, İmamoğlu’nu davet ederek hangi mesajı verdi

YAN YANA YÜRÜDÜLER

CHP grubuna Meclis koridorlarından geçip yürüyerek geldiler. Kılıçdaroğlu ile İmamoğlu yan yana yürüyordu. İmamoğlu, Seyit Torun’la kolkola yürüdü. Kılıçdaroğlu ile sohbet etti. Kılıçdaroğlu ile İmamoğlu’nun el ele. kolkola yürümesini bekleyenler pek memnun kalmadı. İmamoğlu, Seyit Torun’la konuşarak heyecanını yenmeye çalışıyor gibi bir izlenim verdi. Kılıçdaroğlu ise gergindi.

‘EL ELE, OMUZ OMUZA’ SLOGANLARI

Kılıçdaroğlu ile İmamoğlu, grup toplantısının yapıldığı salona girince “El ele, omuz omuza” sloganları yükseldi. Onu Nâzım Hikmet’in, “Güzel günler göreceğiz, güneşli günler” dizeleri takip etti. Mansur Yavaş’ın da destek için salonda bulunacağı söyleniyordu ama Yavaş yoktu. CHP grubunda haliyle her zamankinden farklı bir hava vardı.

Oturumu yöneten CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, İmamoğlu’nu anons edince salondan önce alkışlar yükseldi sonra, “El ele, omuz omuza” sloganları atıldı. Belli ki partililer Kılıçdaroğlu ile İmamoğlu’nun ele ele, yan yana olmasını istiyorlardı. Partide çatlak istemiyorlar, birlik ve beraberlik mesajı veriyorlardı.

MESSİ Mİ RONALDO MU

CHP’ye yakın medya çok yoğun ilgi göstermişti. “Messi gelmiş, görelim dedik” diyenler vardı. “Messi mi olur yoksa Ronaldo gibi kupaya erken mi veda eder. Belli değil” dedim. CHP’ye yakın gazeteciler, ‘İmamoğlu’cular ve ‘Kılıçdaroğlu’cular olarak ikiye bölünmüşlerdi. ‘İmamoğlu’cular, Kılıçdaroğlu’nun, İmamoğlu’nu kürsüye davet edip kolunu kaldırmasını, böylece İmamoğlu’nun cumhurbaşkanı adayı olarak ilan edilmesini bekliyordu. Hayal kırıklığına uğradılar. ‘Kılıçdaroğlu’cular ise, sadece Meral Akşener’e mesaj vermekten öte bir şey beklenmemesi gerektiğini savunuyorlardı. Onlar haklı çıktı.

KILIÇDAROĞLU KÜRSÜDE

Kılıçdaroğlu kürsüye çıktığında beklenti ilk iş olarak Ekrem İmamoğlu’nu kürsüye davet edip bir konuşma yapmasını teklif etmek ve kürsüde birlik-beraberlik görüntüsü vermek yönündeydi. Ama olmadı. Kılıçdaroğlu konuşurken kameralar Ekrem İmamoğlu’na dönmüştü.

Kılıçdaroğlu kürsüde tam 45 dakika kaldı. İlk 37 dakikada Ekrem İmamoğlu konusuna girmedi. Önce Mithat Sancar’ın HDP binasına sokulmamasına değindi. Sancar’a destek verdi. HDP ile Kılıçdaroğlu arasında farklı bir temas yürüyor. Fırsat olurca ona değineceğim. Şimdi tekrar Kılıçdaroğlu’nun konuşmasına döneceğim.

Kılıçdaroğlu kürsüde, taşeron işçiler sorununa mı değinmedi, 28 Şubatçı paşalar için çağrı mı yapmadı, hatta ve hatta süt üretiminin bile üzerinde durdu ama bir türlü Ekrem İmamoğlu konusuna gelmiyordu. 37’nci dakikanın sonunda Ekrem İmamoğlu konusuna değindi.

BABA-OĞUL İLİŞKİSİ

İlk olarak Ekrem İmamoğlu ile aralarında olan yakınlığı anlatma gereği duydu.

“Sizin bilmediğiniz ama bizi yakından tanıyanların iyi bildiği bir şeyi bu kürsüden sizlere ifade edeceğiz, biz Ekrem İmamoğlu ile baba-oğul ilişkisi gibiyiz” dedi. Salondan alkışlar yükseldi. Ama İmamoğlu’nu kürsüye davet edip bunu söylese daha inandırıcı olurdu. Kılıçdaroğlu belli ki Meral Akşener’e mesaj vermişti. Çünkü Ekrem İmamoğlu, Akşener’e, “Abla” diyor. Akşener de ona, “Ekrem” diye hitap ediyor.

Ekrem İmamoğlu’nun bir ablası vardı, şimdi bir de siyaseten bir babası oldu. Ama bu baba, ‘Demirel’li şarkı sözlerinde olduğu gibi, “Ben sizin babanızım, ben ne dersem o olur” türündeydi. Siyasette ne baba-evlat ilişkisi gördük. Ecevit’le Hüsamettin Özkan ilişkisi baba-oğul ilişkisi değil miydi? Ne oldu? Ecevit’e en büyük darbeyi Hüsamettin Özkan vurdu. Ekrem İmamoğlu’nda da o potansiyel var.

VE FİNAL

Her defasında Kılıçdaroğlu’nu kimse hafife almasın diyorum. Kılıçdaroğlu, yine Ekrem İmamoğlu hakkında, “16 milyonun sevgilisi” dedi. Oysa Akşener 85 milyon arkanda diyerek cumhurbaşkanı adaylığını ima etmişti ama Kılıçdaroğlu, “Sen İstanbul Büyükşehir Belediye başkanısın, başkan kal” mesajını verdi.

Kılıçdaroğlu’nun finali ilginçti. “Herkes Bay Kemal’i beklesin” dedi ve kürsüden indi. O sırada gözlerim Ekrem İmamoğlu’na takıldı. Beni bunun için mi Ankara’ya davet ettiniz, der gibi bir hali vardı.

Sonuç ne oldu? Kılıçdaroğlu, hem parti içine birlik beraberlik mesajı verdi hem de Saraçhane’deki görüntüler nedeniyle Akşener’in bir adım önüne geçmeye çalıştı.

BÜYÜK FOTOĞRAF

Ama asıl büyük bir fotoğraf vardı. O da Kılıçdaroğlu, İmamoğlu’nu Ankara’ya davet ederek, bir kez daha cumhurbaşkanı adayı yapmayacağı mesajını verdi. “Herkes Bay Kemal’i beklesin” diyerek, “Cumhurbaşkanı adayı benim” dedi.

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar