Ahmet Yenilmez

Ahmet Yenilmez

Mail: shjbjdsk@hotmail.com

Kaçak Dövüşenler Kulübü...

Kimi insan vardır, bırakınız kavga etmeyi, en ufak bir nizada ya da en fazla hakkı olan şeyi elde etmek için bile kavgadan kaçar, kaçak dövüşür! 

Dini, dili, ırkı ne olursa olsun hemen hemen her toplumda bir, “Kaçak dövüşenler” güruhu vardır ve insanlık olduğu müddetçe de var olacaktır. 

Asıl mesele, ‘’Kaçak dövüşenler” ile ‘’Kavgacılar’’ arasındaki orandır!

Şunu peşinen zikredeyim ki, kaçak dövüşenler, her zaman kendini ortaya atanlardan daha çok olmuştur, insanlık var olduğu müddetçe de olacaktır!

“Kavgacı” kelimesini amiyane anlamıyla almayın lütfen, ben burada inandıkları uğrunda mücadele etmekten kaçınmayanları kastetmekteyim!

Kaldığım yerden devam edeyim, bu iki cenahın oranı hiçbir zaman yarı yarıya olamayacaktır, çünkü “Kavgacılar’’ her kavgada kayıp verecek, diğerleri ise her daim çoğalacaklardır! 

Ben oldum olası hep, ‘’Kavgacılar’’ ı sevmişimdir!

Bir dönem, memleketim Ordu’da Ülkücüler azınlıktaydılar ve vatan, bayrak, ezan tehlikeye girmiş, üstüne üstlük Fatsa’da da son günlerin moda ifadesiyle, kanton kurulmuş durumdaydı! 

12 Eylül Darbesi oldu ve kaçanlar kaçtı, ortada kalanlarsa bizim gibi yaşı 20 civarı olan, tecrübe sahibi adam bulamayanlardı!

Dahası, kaçmayıp da idam sehpalarına giderken kendi salalarını okuyanların, arkalarında bıraktıkları eşlerinin, yavrularının adreslerini, ancak 4 yılda bulduğumuz zamanlar oldu!

Ne oldu peki?

Her şey süt liman olduğunda, “Kaçak dövüşenler" kulübü siyasette ve temsil noktalarında arzı endam ettiler!

‘’Kavgacılar’’ ise demir parmaklıkların ardından çıktıklarında, siyasette, bürokraside “Kaçak dövüşenler" in safları sımsıkı sahalarında yer bulamamışlar, dahası kendi evlerine girmeleri bile yasaklanmıştır!

Pes etmez, ‘’Kavgacılar’’!

Pes eden kavgacı, ölmüş demektir, oysa ‘’Kavgacılar’’ kavgada, cenkte ölmeliler!

Bir şey daha akıldan çıkarılmamalı, “Kavgacılar’’ zafer için kavga etmezler, şahsiyetleri, karakterleri icabı kavgayı vazife bilirler!

Ne çok bahsettin, ne için bu kavga diyenlere de derim ki..! 

Ekmek su, hatta adalet için bile değil benim bahsettiğim kavga, yeme içme kavgalarını o bahsettiklerim verirler!

Onun için her şey süt liman olduğunda, “Kaçak dövüşenler “ ortaya çıkar ve yeni kimlikleri ‘’Kazananlar’’ olarak da ekmek, su, hatta adalet dağıtmaya başlarlar! 

İlk aç, susuz bıraktıkları, ilk infaz ettikleri de, ‘’Kavgacılar’’ olmuştur!

“Kavgacılar” ın kavgası sadece ve sadece “Hakk" içindir, “Kazananlar’’ için de en tehlikeli şey, “Hakk" tır! 

İşte bundan dolayıdır ki, bana, ‘’Neden Türkeş’in yanında oldun’’ diye soranlara, ‘’Bana kavgayı öğretti’’, ‘’Neden Muhsin Yazıcıoğlu’nun yol arkadaşı oldun’’ diye soranlara da, “Bana kavganın lezzetini tattırdı’’ derim.

Ya şimdi?

Yedi düvele karşı kavgadayım, ben kavgamı seviyorum! 

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar