Yüksel Aytuğ

Yüksel Aytuğ

Mail: hffhsyt@hotmail.com

İzleyici artık eğlenmek istiyor

Yılbaşı öncesinde siz değerli okurlarımıza "Yeni yılda ekranlardan ne bekliyorsunuz?" diye sormuştum. Çok sayıda yorum, tespit, istek ve temenni geldi. Öncelikle milletin yaşadıklarından dolayı ekran başında eğlenmeye her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğunu anladım. İşte televizyon izleyicilerinin yeni yıldan beklentileri:
 Düşünen, düşündürebilen, eğlendirebilen, ailece izleyebileceğimiz programlar istiyorum. Sadece bu... (Ayşe Cörüt Çakır)
 Avrupa Yakası gibi (Hatta o olsa süper olur) kaliteli komedi dizileri ve müzik eğlence programları istiyoruz. Örneğin Şarkılar Bizi Söyler gibi. (Esra Kümbetlioğlu)
 Topluma uygun, kaliteli kalemlerden çıkmış komediler ve talk show programları görmek istiyoruz. (Mehmet Ersin)
 İki saatlik dram dizileri değil, 30-40 dakikalık komediler istiyorum. Reklamların da bir kısıtlaması olmalı. Daha çok mizah istiyoruz. Şarkıcı şovları görmek istiyoruz. 7 Numara gibi bizden öyküleri özlüyoruz. Hiç olmazsa bu yıl televizyonlar yüzümüzü güldürsün. Hep dram, hep ajitasyon. 2022'de tüm bu kalıpların yıkılmasını istiyorum. (Vildan Özdursun)
 Komedi diye sululuk, bel altı göndermeler istemiyorum. Nasreddin Hoca gibi zeki nüktedanların torunları olarak kaliteli mizah içeren güldürüler istiyorum. Dizilerin bir saatten uzun olmadığı, Hallmark Channel filmlerindeki gibi romantik, sevgi, saygı merhamet dolu dizi ve filmler istiyorum. Birbirine bağırmayan, kavga ederken bile birbirine saygılı davranan, hakaretin yer almadığı, karakterlerin birbirine insan gibi davrandığı diziler/ filmler istiyorum. Estetikli hatunların, birbirine benzeyen çirkin yüzlerinin olduğu, kim kimin kolunda belli olmayan diziler istemiyorum. (Hülya Ünalan Gedik)
 Her gece dizi... Usandık artık... Biraz da şarkı programları istiyoruz. Hele sıra gecelerini görmeyi çok istiyorum. (Naime Alkan)
 Çocuklar hatta büyükler için Susam Sokağı benzeri programlar, Türkçe ve İngilizce, el sanatları vb. dersler verilebilir. İçinde en ufak şiddet barındıran dizileri istemiyoruz. İnsanın ruhuna merhamet, vicdan, temiz ahlak, saygı. sevgi aşılayan diziler görmek istiyoruz. (Lale Sargın Akoğlu)
 Farkındalığı yüksek, gerçekçi, bir o kadar umut dolu, hepimizi yukarılara taşıyan bakış açılarına ihtiyacımız var. (Fatoş Tapan)



Mahpeyker Hanım'a kulak verin
Yukarıdaki dilek ve temennileri okudunuz. Sırada çok özel bir talep var. Unutulmamalı ki ekran başında sadece sağlıklı insanlar yok. Neredeyse tek eğlenceleri televizyon olan, sadece ekran sayesinde hayata bağlanan çok sayıda vatandaşımız bulunuyor. Onların taleplerini bu sütunlarda çokça dile getirdim. Hatta bu yazılar sayesinde engelliler için ekranlarda verilen servislerin sayılarının arttığını, uygulamaların hayata geçme süreçlerinin kısaldığını rahatlıkla söyleyebilirim.
Değerli okurum Mahpeyker Merve Doğan hanımefendi de onlardan biri. Bakın ekran karşısında geçireceği yeni yıldan neler dilemiş:
"Sevgili Yüksel Bey, yazılarınızı büyük bir ilgiyle takip ediyorum. SABAH'ları iple çeker oldum desem yalan olmaz. Ellerinize ve emeğinize sağlık. Ben % 65 oranında görme ve % 22 oranında işitme engeline sahibim. Dünyayı nasıl algıladığımı sorarsanız tarif edeyim: Bomboş bir odada gözlerinize uzunca bir peçete rulosunu tutarak televizyon izlediğinizi hayal edin. Yankının dilini çözebildiniz mi? Peki ya görme alanınız kaç inç, ölçebildiniz mi? 2022'de hızlandırılmış sahnelerin ve fısıltılı diyalogların abartılmadığı bir ekran görmeyi diliyorum. Amin!..
Gökyüzünün küçük bir parçasıyla aydınlanan bu dipsiz kuyudaki yankılı duama 'Amin!' deyip köşenizde yer verirseniz çok mutlu olurum. Şimdiden çok teşekkür ederim."

Gaf kürsüsü
ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris "Dünya için en büyük tehlike demokrasidir" demesin mi? (Belki de kendince haklıdır. ABD'nin demokrasi getirmek için girdiği ülkelerin haline bir baksanıza)

Zap'tiye
Kaşar peynirinin içinde patates... Pul biberin içinde talaş... Balın içinde glikoz... Memlekette saf olan sadece vatandaş!

Ne demiş?
"
Mahşerde kiminle olmak istiyorsanız, dünyada onunla olun." (Prof. Nihat Hatipoğlu'nun Atv'de yayınlanan Kur'an ve Sünnet programındaki sözü)

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar