Aslında bu soruyu, “HDP bu kez İYİ Parti’den randevu talep edecek mi?” diye sormalıydım.
Biliyorsunuz HDP, ortak erken seçim teklifi vermek önerisiyle muhalefet partilerini ziyaret ediyor. Şimdiye kadar DEVA, Gelecek, Saadet Partisi ve CHP’yi ziyaret ettiler. Ama burada asıl kritik nokta İYİ Parti’yi ziyaret edecekler mi? İYİ Parti randevu verecek mi? İYİ Parti ve HDP kulislerine göre bu sorunun yanıtını vereceğim. HDP’nin ortak erken seçim önerisi muhalefet partileri arasında bir heyecan yaratmadı. Çünkü muhalefet, HDP ile birlikte hareket ediyor görüntüsü vermekten kaçınıyor.
Bu teklifi ilk olarak Selahattin Demirtaş gündeme getirmişti. Selahattin Demirtaş hapiste ama önerdiği politikalar HDP’nin rotasını çiziyor. Demirtaş, “Hiç değilse Meclis’te temsil edilen partilerin genel başkanlarının, ortak basın toplantısıyla hükümeti istifaya çağırmalarının ve yedi bölgede yedi ortak miting yaparak halkla birlikte derhal seçim istemelerinin önünde bir engel var mı? Bugün değilse ne zaman?” demişti.
HDP bunu muhalefet partilerinin Meclis’e ortak erken seçim teklifi sunmaları şeklinde formülleştirdi. HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ile Mithat Sancar muhalefet partilerini ziyaret ederek önerilerini iletiyorlar.
BULDAN VE SANCAR’IN TEMASLARI
Buldan ve Sancar şimdiye kadar Ali Babacan, Ahmet Davutoğlu, Temel Karamollaoğlu ve Kemal Kılıçdaroğlu ile görüştü. Şu ana kadar HDP ile ortak erken seçim teklifi sunma önerisinin kabul gördüğüne dair bir işaret yok. Ama reddedildiğini de söylemek mümkün değil. Ama bir ilerleme sağlandı. Daha önce HDP heyeti CHP’yi ziyaret ettiğinde Kılıçdaroğlu birlikte fotoğraf vermemiş, ortak açıklama yapmamıştı. Bu durum HDP tabanında rahatsızlığa yol açmıştı. HDP tabanından, “Biz CHP’ye İstanbul seçimlerini kazandırdık ama onlar bizimle ortak fotoğraf vermekten kaçınıyor” şeklinde itirazlar yükselmişti.
KILIÇDAROĞLU’NUN TAVRINDAKİ DEĞİŞİM
Bu kez Kılıçdaroğlu hem ortak fotoğraf verdi hem de ortak açıklama yaptı. Kılıçdaroğlu’nun yaklaşımının değişmesinde daha önceki eleştirilerin payı oldu mu? CHP kulislerini yokladım. Daha önce birlikte fotoğraf vermemekten kaynaklı eleştirilerden ziyade, Kılıçdaroğlu’nun geleceğe dair cumhurbaşkanlığı adaylığına işaret ettiler. Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanı adayı olmak istiyor. Onun için HDP’nin desteğine ihtiyaç var. HDP heyetiyle görüşmesi, ortak açıklama yapılıp birlikte fotoğraf verilmesi cumhurbaşkanı adaylığına yönelik bir yatırım olarak değerlendiriliyor.
İYİ PARTİ RANDEVU VERECEK Mİ?
HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ile Mithat Sancar daha önce İYİ Parti’den randevu talep etmişti. Ancak Meral Akşener olumlu yanıt vermemişti. Dahası HDP’yi PKK’nın yanında konumlandırdığını, HDP’yi PKK’nın uzantısı olarak gördüklerini söylemişti. Ekrem İmamoğlu’nun 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde, Pervin Buldan ile Meral Akşener’i birlikte fidan dikmeye davet etmesi ise İYİ Parti’de tepkiyle karşılanmıştı.
Bu yaşananlardan sonra HDP birlikte erken seçim teklifi verme önerisini iletmek üzere İYİ Parti’den randevu talep edecek mi? Eğer HDP randevu talep ederse İYİ Parti olumlu ya da olumsuz bir yanıt verecek mi? Bu soruların yanıtını aradım. Şöyle bir mekanizma oluşmuş. HDP, İYİ Parti’den randevu talep etmeyecek, İYİ Parti de HDP’yi reddetmiş olmayacak. Böylece iki partinin arasında yeni bir kriz yaşanmamış olacak. Ama cumhurbaşkanlığı seçiminde Erdoğan’a karşı işbirliği yapılacak.
İMAMOĞLU’NU KAHRAMAN MI YAPAR, SIKINTIYA MI SOKAR
İSTANBUL seçimlerinin iptal edilip ikinci kez yapılmasına karşı çıkmış biri olarak, İçişleri Bakanlığı’nın başlattığı soruşturma nedeniyle Ekrem İmamoğlu’nun görevden alınmasını ya da yerine kayyum atanmasını beklemiyorum. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da, “Bizim kimsenin belediyesiyle işimiz yok. Bizim terörle mücadeleyle işimiz var” demişti. Ankara’da yaptığım temaslar sonucunda böyle bir niyetin olmadığını da yazmıştım. Prensip olarak, seçimle gelen seçimle gitmeli. Ayrıca bu tür mühendislik hesapları ters teper.
Buradan Ekrem İmamoğlu’na bir mağduriyet çıkar mı? İktidarın bu müdahalesi İmamoğlu’nu cumhurbaşkanı adaylığına taşır mı? Ekrem İmamoğlu mağduriyetlerden ve polemiklerden beslenen bir siyasetçi. Bu işten bir mağduriyet ve cumhurbaşkanı adaylığı çıkarmak ister. Ama bu iş, iki ucu keskin bıçağa benziyor. Çünkü işin bir ucunda İBB, diğer ucunda ise PKK-KCK’nın yapılanması içinde yer aldığı iddia edilen DİAYDER isimli bir dernek yer alıyor.
HDP’NİN ÖNEMİ BÜYÜK
İstanbul seçimlerini HDP’nin desteğiyle kazanan İmamoğlu’nun geleceği dönük siyasi planlamasında HDP’nin özel bir yerinin olduğu belli. Belediye başkanı seçildikten sonra ilk olarak yerine kayyum atanan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı’na destek ziyaretinde bulunmuş, HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan’la birlikte fidan dikmişti.
Ama bu iş biraz farklı. Çünkü Öcalan’ın talimatıyla kurulan DİAYDER yöneticileri hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından düzenlenmiş 2021/52878 sayılı iddianame var.
SIKINTILI NOKTALAR
Elbette ki yargılama sonuçlanmadan kimse peşinen suçlu ilan edilemez. Ama iddianamede yer alan ve İBB ile DİAYDER arasındaki ilişkileri ortaya koyan telefon tapeleri sıkıntılı. Bunlar Ekrem İmamoğlu’nun PKK ile işbirliğini ortaya koymaz ama İBB ile PKK’nın altyapılanmasında yer alan DİAYDER arasındaki ilişkiyi göstermesi açısından olumlu değil. Şimdi size iddianameden bazı bölümler aktarmak istiyorum:
1) İddianamede, “İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden DİAYDER’e 300 adet 100-150 bin lira tutarındaki yardım kartlarının verildiği, söz konusu yardım kartlarının DİAYDER Başkanı Ekrem Baran tarafından toplam 25 DİAYDER üyesine dağıtıldığı” tespitine yer veriliyor.
2) Ayrıca DİAYDER yöneticilerinin İBB’de yönetici N.T. ile konuşmaları yer alıyor. DİAYDER yöneticilerinin İBB’de sosyal yardımlardan sorumlu başkanla yaptıkları görüşmelerin üzerinde duruluyor.
3) Ayrıca H.P. isimli kişinin dağıtılacak yardım kolileriyle ilgili olarak İBB’nin kendilerinden isim istendiğine dair beyanları bulunuyor. 400 kişilik isim listesi öneriliyor.
4) Gassal olarak İBB’ye yerleştirilen Mehmet İnan, bir ay önce 4 bin lira olan maaşından bin lirasını ödemiş. Bir ay sonra ise 3 bin lira almış. Ne kadar ödemesi gerektiğini DİAYDER Başkanı Ekrem Baran’a soruyor. O da dörtte birini ödemesini istiyor. Bunlar hem siyaseten hem de hukuki olarak sıkıntı doğurabilecek işler. İstanbul halkı, Ekrem İmamoğlu’nu PKK’nın alt kuruluşu olan DİAYDER’e destek vermesi için seçmedi. Ama çok dikkatli yönetilmesi gerekiyor.
Yorum Yazın