AK Parti’nin İstanbul mitingini izlemeden bir gün önce muhalefetin İstanbul Maltepe’deki mitingini izledim.
İki miting hakkında bir kıyaslama yapmadan önce CHP mitingine ilişkin gözlemlerimi aktarmak istiyorum.
İNCE’NİN MİTİNGLERİNİN GERİSİNDE
CHP’nin Maltepe mitingi, İzmir mitinginde olduğu gibi hem sayı olarak hem coşku açısından Muharrem İnce’nin 24 Haziran 2018 mitinglerinin çok gerisinde kaldı.
Muharrem İnce’nin coşkulu mitingleri, AK Parti oylarının konsolide ettiği için midir, yoksa Millet İttifakı’nın seçmenleri arasındaki uyumsuzluktan mı kaynaklandı, orasını bilemiyorum ama CHP mitingi gümbür gümbür geliyoruz havası veren bir miting değildi.
EN AZ KILIÇDAROĞLU KONUŞTU
İzmir mitinginde Davutoğlu 27 dakika ile rekor kırmış, Kılıçdaroğlu 18 dakika ile en az konuşan isim olmuştu. Maltepe mitinginde de Kılıçdaroğlu 116 dakika içinde ancak 13 dakika konuşabildi. En uzun konuşmayı Ekrem İmamoğlu yaptı. 28 dakika konuşan İmamoğlu, “İstanbul’un patronu benim” havasındaydı. Maltepe mitinginde İmamoğlu ve Kılıçdaroğlu yoğun ilgi gördü. Başörtülü eşleriyle sahneye çıkan Babacan ve Davutoğlu ile Temel Karamollaoğlu isteksizce alkışlandı. Milletvekili listelerine yansıyan doku uyuşmazlığı, mitinglerde de kendini gösterdi.
MİTİNGE GELENLER YORULDU
Oysa diğer isimlerin birer nezaket konuşması yapıp Kılıçdaroğlu’nu ön plana çıkarmaları gerekiyordu. Ama onlar kendilerini öne çıkarıp Kılıçdaroğlu’nu gölgede bıraktılar. Normalde cumhurbaşkanı adayı olan Kılıçdaroğlu’nun en uzun süren konuşmayı yapması gerekmiyor muydu? Yani bu mitingin assolisti Kılıçdaroğlu değil miydi? Bu mitingler Kılıçdaroğlu’nu cumhurbaşkanı seçtirmek için düzenlenmedi mi?
Mitinge gelen, saatlerce 7 konuşmacıyı dinledi. Akşam soğuğu çıktığında Kılıçdaroğlu kürsüye çıktı. Yorgun kalabalıktan, “Bu taraftan hiç ses gelmiyor, bu taraftan tık yok” diyerek alkış istemek durumunda kaldı.
AK PARTİ MİTİNGİ
İstanbul mitingi için mekân seçimi isabetliydi. Erdoğan’ın 15 Temmuz’da darbecilere meydan okuyarak uçakla iniş yaptığı Atatürk Havalimanı başlı başına bir mesaj oldu.
“15 Temmuz gecesi FETÖ’cüler beni ailemle birlikte ortadan kaldırmak isterken Bay Kemal tankların arasından kaçıp gitti. Ama milletimiz bizimle beraberdi” diye konuştu.
15 TEMMUZ VURGUSU
AK Parti mitingi için Atatürk Havalimanı’nın seçilmesi tam da bu seçimin ruhuna uygun olmuş. Erdoğan sadece 15 Temmuz’u değil, birkaç mesajı tam da mekânından vermiş oldu. Mesajla mekân bütünleşti.
İHA’LAR, SİHA’LAR
Kılıçdaroğlu’nun ABD’li bir şirkete vermek istediği Atatürk Havalimanı’nda aynı zamanda milyonlarca gencin katılımıyla TEKNOFEST yapılmıştı. Erdoğan, “Geçmişte Vecihi Hürkuş’un uçaklarını gömdükleri Atatürk Havaalanı’na şimdi TEKNOFEST’i gömmek istiyorlar. İHA’ları, SİHA’ları gömmek istiyorlar. Onlara gömdürmeyeceğiz” dedi.
EN BÜYÜK MİTİNG
- Bu miting şimdiye kadar yapılan en büyük miting olarak kayıtlara geçti. Erdoğan bir rekora imza attı. Bu milletin derin feraseti harekete geçti. Millet bir kez daha Erdoğan’ın yanında yer aldı. Yenikapı ve Maltepe’deki miting alanından daha büyük bir mekan olan Atatürk Havaalanı’nın seçilmesi aynı zamanda bir meydan okumaydı.
- CHP’nin Maltepe mitinginden sayı verilmezken Cumhurbaşkanı Erdoğan mitinge katılımın resmi rakamlarla 1 milyon 700 bin olduğunu açıkladı. AK Parti’nin mitingi 6 partinin mitinginin birkaç katına ulaştı. Mitinge katılımı görünce Erdoğan’ın morali tavan yaptı. “Bu kalabalık 15 Mayıs’ta Türkiye muştusunun habercisidir” diye seslendi.
CENGİZ KURTOĞLU’NUN ŞARKISI
-“Seviyorum” şarkısı benim kulağıma Cengiz Kurtoğlu ile yerleşmiştir. Türk milletinin kalbine de öyle girdi. AK Parti mitinglerinde ise, “Seviyorum” şarkısı meydanları coşturuyor. Erdoğan meydana “Seviyorum, ben onu çok seviyorum” şarkısının eşliğinde girdi. Erdoğan ile birlikte meydanı dolduran milyonlar da bir süre şarkıyı birlikte söylediler. Böylece “Seviyorum” şarkısına dünyanın en büyük korosu eşlik etmiş oldu.
YABANCI MEDYA
Erdoğan, meydanı dolduran milyonlara, “Öyle bir mesaj verin ki, yabancı dergiler dersini alsın” dedi. Son dönemlerde üst üste Erdoğan aleyhinde yayınlar yapan The Economist’ten Washington Post’a kadar Erdoğan düşmanı yabancı medyaya yanıtını milyonlarla birlikte verdi.
17-25 KUMPASI
- Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nun Meclis kürsüsünden dinlettiği, FETÖ’cülerin şantaj-montaj kasetleri olan 17-25 Aralık tapeleriyle ilgili olarak yıllar sonra yaptığı itirafı es geçmedi. “17-25’te FETÖ’cülerin kumpasına dört elle sarıldın” dedi.
KILIÇDAROĞLU FETÖ’CÜLERLE Mİ GÖRÜŞTÜ
Kılıçdaroğlu’nun ABD gezisindeki gizemli kayıp 8 saatini de ihmal etmedi Erdoğan. “ABD’de benzin istasyonunda kimlerle görüştün Bay bay Kemal açıklasana? FETÖ’cülerle görüştün” diye seslendi. FETÖ’cülerle görüşmediğini ispat etmek artık Kılıçdaroğlu’na düşüyor. Yoksa bu damga ona yapışır.
ASGARİ ÜCRET VE MEMUR, EMEKLİ ZAMMI
- Erdoğan’ın, Kayseri’de küçük esnafın prim ödeme gün sayısının SGK’lılarla eşitleneceğini açıklaması esnaf için o kadar önemli bir kazanımdı ki, büyük bir memnuniyet dalgası oluşturdu. Erdoğan İstanbul mitinginde de üç duyarlı kesimle ilgili mesaj verdi. “Emekli maaşlarıyla ilgili düzenleme yapacağız. Asgari ücreti gözden geçireceğiz. Memur ve emekli maaşlarında temmuz ayında sadece enflasyon farkını vermeyeceğiz. Refah payını da yansıtacağız” dedi. Erdoğan dedi mi yapar. Çünkü yaptıkları yapacaklarının teminatı.
KANDİL’İN DESTEĞİ
Kılıçdaroğlu söz konusu olur da Erdoğan, Kandil’in desteğini es geçer mi? Geçmez. Geçmedi. Meydandaki ekranlardan PKK yöneticilerinin açıklamalarını izletti. “Bay bay Kemal omuz omuza bu PKK’lılarla yürüyor. Bay Kemal sen sırtını Kandil’e dayadın” diye seslendi. Söz konusu PKK olunca meydandan Kılıçdaroğlu’na müthiş bir tepki yükseldi.
SEÇİM SONUCU NE OLUR
Peki Maltepe’deki CHP mitingi ile Atatürk Havaalanı’ndaki AK Parti mitingine olan ilgi 14 Mayıs seçimlerinin sonucunu verir mi? İstanbul bir rekor ama AK Parti’nin diğer illerindeki mitingi de çok canlı geçiyor. Mitingler sonucu tayin etmez ama 14 Mayıs’ta sandıktan ne çıkacağı konusunda bir fikir verir.
İMAMOĞLU’NA YAPILAN SALDIRIYI KINIYORUM
ERZURUM’da Ekrem İmamoğlu’nun konuşması sırasında taşlanmasını tek kelime ile kınıyorum. Ve çok tehlikeli buluyorum. Dadaşlar diyarı Erzurum’a yakıştırmadığımı söylüyorum. Bu saldırı İmamoğlu’nun şahsında Türk demokrasisine yapılmış bir saldırıdır. Ekrem İmamoğlu başta olmak üzere saldırı sırasında yaralananlara geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Seçimler demokrasinin bayramıdır. Bu tür saldırılar geçmişte demokrasimize büyük zararlar vermişti. Bu saldırı sırasında atılan taşların hedefinde de sadece Ekrem İmamoğlu değil, demokrasimiz vardır. Seçim kampanyası başladığından bu yana yaşanan gerilime dikkat çekip önlem alınması çağrısı yapıyorum.
SORULAR... SORULAR
İmamoğlu’nu dinlemek üzere binlerce insan toplanmışken, karşı tarafta bir grubun toplanmasına neden engel olunmadı? İmamoğlu konuşurken taşlı saldırıda bulunanlar kimlerdir? Olay sırasında güvenlik güçleri neden etkin bir şekilde müdahale etmedi?
Bu soruların cevabının verilmesi gerekiyor.Maalesef birileri 14 Mayıs seçimlerini provoke etmek için elinden geleni yapıyor. İktidarın gereken önlemleri alıp buna izin vermemesi gerekiyor. Son sözüm: Ekrem İmamoğlu’na yapılan saldırı karşısında tüm siyasi partilerin ve liderlerin ortak bir tavır ortaya koyması gerekiyor.
Yorum Yazın