9/7/2017
SANDVİÇ
Sandviç (kelimenin orjini sandwich) İngilizce bir kelimedir. Sandviç, iki ince ekmek dilimi arasına tereyağı, peynir, sucuk vb. konularak hazırlanan yiyecektir.
Sandviç İngiltere’de Kent bölgesinde bir bölgenin adıdır.
Sandviç adını, Dördüncü Sandviç Kontu John Montagu’nun (1718-1792) yemek alışkanlığından almıştır. Kumara düşkün olan kont bir eliyle oyun kağıtlarını tutarken diğer eliyle iki ekmek dilimi arasına konulmuş etten yiyeceğini yermiş. Daha sonra bu yiyecek sandviç olarak anılır olmuş.
İletişimde sandviç yöntemi diye bir usul var.
Sandviç yöntemi incitmeden birini eleştirmeyi ve kişiyi ikna etmeyi sağlamaya yöneliktir. Bu yöntem iki iltifat arasına zulalanmış eleştiridir.
Karşıdaki kişinin olumsuz bulduğunuz tavrını iki olumlu arasına alarak ona sunmaktır. Birisine eleştirinizi sunmadan önce onun olumlu bir yanını vurguluyorsunuz. Bu sandviç ekmeğinin üst kısmıdır. Sonra ve bağlacıyla araya eleştirinizi yerleştiriyorsunuz. Sandviçin alt ekmeği olarak da olumlu bir söz söyleyerek ve açıklama getirerek, sandvici sunuyorsunuz.
Örneğin, “Derslerinize çok dikkat eden bir öğrenci olduğunuzu biliyorum. Ve düzenli ders çalışmanız halinde en başarılı öğrenciler arasında yer alacağınıza inanıyorum” gibi.
BİR SÖZ
Yavaşlığın keyfi neden yitip gitti böyle? Ah nerede şimdi geçmişin aylakları? Halk türkülerinin tembel kahramanları neredeler?
Milan Kundera, Yavaşlık adlı romanından
ANKARA MARTISI
Genç gazeteci Emekli Mehmet Efendiye sormuş. “Aristoteles ‘Siyaset ahlaki bir faaliyettir.’ Demiş. Machiavelli ise ‘Siyaset her türlü ahlaksızlıktır.’ demiş. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Emekli Mehmet Efendi biraz sessiz kalmış, sonra: “Siyasi konularda söz söylemek netamelidir. Ancak siyasetin içindeki ahlakın halini sorarsanız ben onu “Ankara martısı” gibi görüyorum” demiş.
Genç gazeteci konuyu biraz açmasını istemiş.
Emekli Mehmet Efendi söze kaldığı yerden devam etmiş: “Bazı martılar kıyı kentlerden kamyonlara yüklenen balıkların peşine düşerek Ankara’ya gelir. Doğal ortamından uzaklaşan martılar, sonunda Mamak çöplüğünde yaşamaya başlar ve renkleri kararıp kargaya benzerler. İşte öyle bir şey.”
Yorum Yazın