Ahmet Yenilmez

Ahmet Yenilmez

Mail: shjbjdsk@hotmail.com

Hekim arıyorum!

"Evlâtlarım, hayatımda size her zaman söylediğim baba nasihatini bir daha tekrarlıyorum: Şöhreti, serveti, huzuru, şeref ve haysiyetinizle değişmeyiniz. İkbal için kimseye boyun eğmeyiniz. Hayatta korkaklar ezilir, kendinizi ezdirmeyiniz. Namuslu, hür, cesur ve azimkâr olunuz. Hele gülünç olmayınız, iğrenç olmayınız. Kimse size acımaya lüzum görmesin, kimsenin merhametine muhtaç olmayınız. Rabbinizi, milletinizi ve vatanınızı seviniz. Âlicenap ve şefkatli olunuz. Hayatınızı koruyunuz; hayat pek kıymetli bir vedîadır. Ama şeref ve haysiyetinizi korumak için gerektiğinde her fedakârlığa hazırlıklı olunuz." !

Yukarıdaki sözler, bundan tam 70 yıl önce bugün vefat eden, ülkemizin ilk psikiyatristi merhum Mazhar Osman'a ait. 70 yıl önce topu topu belki de bir elin parmakları kadar psikiyatristimiz vardı! Bugün şehirlerimizin her bir sokağı, her adım başı bu meslek tabelaları ile dolu!

Psikiyatrist ile psikolog ayrımına girmeyeceğim, nihayetinde biri ilaç kullanmadan tedavi ediyor diğeri ilaç kullanarak... Lakin, gerçek şu ki, bu topraklarda şifahaneler vardı. Avrupa'da ruh ve sinir hastaları, içlerinde şeytan var diye, canlı canlı yakılırken, Türk İslam Medeniyeti coğrafyasında hastalar, musiki, su gibi metotlarla tedavi edilmekteydiler!

Hızlanan hayatla beraber, hızlı yaşayan, hızla da yıpranan insan (hızın olduğu yerde yıpranma vardır) ilaç sanayinin iyi bir pazarı oldu ve bugün psikiyatristler dolup taşmakta, insanlar ilaçlarla uyurgezer hale gelmekte! Sakın ha sakın, hekimin, ilacın karşısındayım sanmayın, tam aksine hekimlerimize ve onların yazdıkları reçeteye her daim güvendim ve güveneceğim!

Lakin, ha bire çarşaf çarşaf reçete yazan psikiyatristler türedi, sonrasında da insanları önce ölümle korkutup sonra reçetelere sığmayan günde 8-10 doz haplar yazan, yetmeyip önüne geleni kesen doğrayan doktorluk diye bir meslek daha çıktı!

Tababet ilminin idrakine varan hekimlerimizin yerine, türedi doktorlar, meslek ahlakına sahip olanları tenzih ederim, ortalığı sardı!

Sonuç?

Sonuç ortada, neredeyse sokaklarda gerçek hekim levhalarını asacak yer kalmadı!

Sonuç?

Ülkeler bütçelerinde ilaç kaleminin fazlalığından eğitime, kültüre, bayındırlık ve Ar-Ge 'ye para ayıramıyorlar!

Sonuç?

Dünyada topu topu 1 gram olan bir virüsün ölümünden korkan insanlar, aşı taraftarı, aşı karşıtı diye, ikiye bölündü!

Geçmişte din, mezhep, ideoloji ile yok edilemeyen insanlık, şimdi iki kesime ayrılarak neredeyse birbirini boğazlayacaklar!

Bu mesleğin bir geleneği, birikimi, kültürü vardır. Siz, eğer İbni Sina gibi bir hekimi yetiştirmiş olmanıza rağmen, hala ülkenizde salgın hastalıkla nasıl baş edilir bilmiyor, devayı, umudu doktorlardan bekliyorsanız, kendinizi, tezgahı başkaları tarafından kurulmuş bir kavganın ortasında bulursunuz!

Hülasa, acil, hekimlere ihtiyacımız var, ne güzel demiş merhum Mazhar Osman, "Ben delilerden korkmam, akıllı geçinenlerden korkarım..."!

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar