Hasan Basri Yalçın

Hasan Basri Yalçın

Mail: ljlsfjsdl@hotmail.com

HDP desteğinin bedeli

Seçime üç gün kaldı. Bu zamana kadar HDP ile olan yakınlığını hiç gizlemeyen Kılıçdaroğlu bir anda kendini milliyetçi seçmene seslenmek zorunda hissetti. İnce ve Oğan'a yönelik yoğun bir baskı var. Açık açık adaylıktan çekilmelerini talep ediyorlar.
CHP'nin ne kadar trolü, şarkıcısı, gazetecisi varsa yükleniyor bu iki isme. Ama seçim anketleriyle ilgili konuşmalarına bakınca insan sormadan edemiyor: "Madem birinci turda çok rahat kazandığınızı iddia ediyorsunuz, o zaman bu telaş neden?" Sanırım Kılıçdaroğlu bir gerçeğe uyanıyor.
Halbuki Kılıçdaroğlu, HDP ile kurduğu ilişkiyi oldukça ileri bir seviyeye taşımıştı. Her zaman olduğu gibi milliyetçi, Atatürkçü, Kemalist ve/veya ulusalcı seçmeni çantada keklik görüyordu. "Onlar nasıl olsa Erdoğan'a oy vermez. Ben HDP'yi memnun edersem yeter" noktasındaydı. Ama öyle olmuyor işte.
Birçok araştırmaya bakıyorum. Belli bir noktaya kadar zorunluluk ilişkisi işliyor. Fakat belli bir noktadan sonra kırılmalar yaşanıyor. Özellikle son dönemde hem HDP'lilerin hem de Kandil'dekilerin yaptığı açıklamalar, muhtemelen Kılıçdaroğlu'na oy verecek seçmeni bile rahatsız eder noktaya gelmiş.
Hatırlarsınız, bazıları açıktan "Öcalan'a ev hapsi, özerklik" gibi talepleri zikrediyor. Biri çıkmış "Afrin'i geri alacağız" diyor. Kılıçdaroğlu da daha düne kadar Demirtaş'ı çıkarmayı vaat ediyordu.
Bence ayarı kaçırdılar. Millet zaten her şeyin farkında. HDP ile Millet İttifakı arasındaki ilişki artık tartışılmayacak kadar açık hale geldi. Dahası seçmen, HDP'nin taleplerine dair de fikir sahibi. Toplumun çoğunluğu HDP'nin en azından özerklik talep ettiğini düşünüyor. Sadece genel seçmenden bahsetmiyorum. Kılıçdaroğlu'na oy verebileceğini dile getirenler bile aslında durumun farkında. Kimi kendini kandırmayı deniyor. Kimi Erdoğan'ı devirmek için bunu bile göze almış.
Bu ikinci seçenek, her Türk vatandaşını derinden üzmeli. Ben şahsen ülkem için çok üzülüyorum. Eğer bu ülkede belli bir toplumsal grup, "Erdoğan gitsin de HDP'ye gerekirse diyet ödenir" diye düşünüyorsa vay halimize.
Sanırım bir kısmı da "HDP oylarını alsak da diyet ödemek zorunda kalmayız" diye düşünüyor olabilir. Bu ise trajikomik bir durum. Hatırlasanıza, "Yok canım, daha neler" diye düşündüğünüz ne varsa geldi başınıza.
Bugün CHP'de Atatürkçü kimse kalmadı. Yerine kimlerin girdiğini herkes biliyor. Amaç zaten bu. Önce CHP dönüştürülecek, sonra sıra Türkiye'ye gelecek. Bu olup biteni görmemek için ya kör olmak lazım ya da kötü niyetli.

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar