Atıf ÖZGEN

Atıf ÖZGEN

Mail: ozgenatif@gmail.com

GÜNÜMÜZDE SAVAŞLAR VE İNSANLIK

1.GİRİŞ

Savaş, insanlık tarihi kadar eski bir insanlık trajedisi. Ne acıdır ki insanlık yaşanan onca acı tecrübelere rağmen savaş gerçeği günümüzde de yaşanmaya devam ediyor.

Gelişen savaş teknolojisi, savaşların şeklini değiştirmiş olsa da insanlık üzerinde simsiyah bir kabus gibi çöken savaşlar yaşandığı bölgeyi yıkıp yok ediyor.

Dini, milli, siyasi veya ekonomik çıkar amaçlı başlatılan savaşlarda orantısız kullanılan güçle hedefte olan her şey yakılıp, yıkılıp yok ediliyor.

Orta Çağda yapılan savaşlar, çoğu kez dini amaçlı olup, karşı karşıya gelen iki ordunun askerleri kılıç-kalkan veya kısa menzilli top atış tekniği ile güçlerini kullanıp üstünlük elde etmeye çalışıyorlardı. Savaş, günümüzde olduğu gibi aylarca yıllarca uzamıyor, kısa sürede sonuçlanıyordu.

Günümüzde değişen savaş teknolojisi ile en yeni silahlar kullanılmakta, karşı tarafa üstünlük sağlamak için acımasız yöntemlere başvurulmaktadır.

Yakın tarihte insanlık iki büyük dünya savaş yaşadı. 1nci ve 2nci dünya savaşlarında milyonlarca insan yaşamını kaybetti. Savaş alanı olan bölgeler tam bir harabeye dönüştü.

Özellikle 2nci Dünya Savaşında Amerika, Japonya da atom bombası kullandı. Bombanın atıldığı kentin üzerinden onlarca yıl geçmesine rağmen, bombanın atıldığı yerde bir canlılık belirtisi görülmüyor.

Dünya savaşlarında yaşanan acı tecrübelere rağmen gelişen savaş teknolojisi ile nükleer, biyolojik ve kimyasal savaş yöntemleri, savaşa giren ülkeler arasında bir tehdit unsuru olarak kullanılmaya devam ediyor.

2. GÜNÜMÜZ SAVAŞLARI

Dünyanın değişik bölgelerinde iki ülke arasında ya da ülke içindeki muhalif grupların başlattığı iç savaşlarda yüzbinlerce insan yaşamını kaybetti ve bu savaşların acı sonuçları telafi edilemedi.

1980 yılında başlayan Irak-İran savaşında 1 milyonu aşkın insan yaşamını kaybetti, 1988 yılında sonlanan savaş iki ülkeye de pahalıya mal oldu.

1947 yılında başlayan Keşmir sorunu nedeniyle Pakistan ve Hindistan 4 kez savaştı 50 bine yakın insan yaşamını kaybetti, 1.5 milyon civarındaki insanda evsiz kaldı. İki ülkeyi nükleer savaşın eşiğine getiren Keşmir sorunu, Çin’inde soruna dahil edilmesiyle özellikle Pakistan ve Hindistan arasında gerilimi 50 yılı aşkın süredir devam ettiriyor.

Yemen ve Myanmar iç savaşlarında, savaşı dışarıdan destekleyen ülkeler karşı karşıya geldi, binlerce insan yaşamını kaybetti, savaşların kazananları Amerika’da tam gün çalışan silah fabrikalarının patronları oldu.

Yakın tarihte gerçekleşmiş olan Yugoslavya iç savaşı 1992-1996 yılları arasında zaman zaman katliama dönüştü. Srpska Cumhuriyeti Ordusunun Srebrenitsa’ya karşı giriştiği Krivaya 95 Harekatı esnasında Temmuz 1995 te yaşanmış ve en az 8.372 Müslüman Boşnak’ın katledilmesine yol açmıştı.

2011 yılında Suriye’de Esed hükümetine karşı iç muhalif grupların başlattığı iç savaş 11 yılı geride bıraktı, bu ülkede 7 milyonu aşkın insan yerlerinden oldu, 4 milyona yakını ülkemize mülteci olarak sığınmak zorunda kaldı, 500 bini aşkın insanın ise yaşamını kaybettiği ifade ediliyor.

Suriye iç savaşında da ülke harabeye döndü, yüzbinlerce insan Avrupa’nın yolunu tuttu, Türkiye köprü ülke olarak Akdeniz ve Ege Denizi üzerinden geçiş amacıyla kullanıldı ancak göç yolunda denizde binlerce insan boğularak hayatını kaybetti.

11 yılı aşan iç savaşa rağmen Suriye’de henüz bir anlaşma zemini sağlanmadı, harabeye dönen ülkede istikrarın sağlanamaması savaş çığırtkanlarına cesaret vermeye devam ediyor.

3.RUSYA UKRAYNA SAVAŞI

2022 yılı başında 24 Şubat tarihinde Rusya, Ukrayna’ya karşı Devlet Başkanı Vladimir Putin’in emriyle işgal harekatı başlattı. Putin’e göre amaç Ukrayna’nın askerden ve Nazizm’den arındırılması, NATO’ ya üyelikten vaz geçilmesi, yani Batı’ya girme ve Avrupa Birliğine üye olma emellerinin sona erdirilmeseydi.

Bu yazının kaleme alındığı tarihte savaş 2 ayı aşkın bir süredir devam ediyordu. Bu sürede Rus ordusu büyük çapta zayiat vermesine rağmen Ruslar kullandığı füze ve uzun menzilli silahlarla girdikleri bölgeleri harabeye çevirmeye devam etmekteydi.

Milyonlarca Ukraynalı yerlerinden oldu, sivil halktan binlerce insan hayatını kaybetti. 5 milyonu aşkın insan soğuk kış koşullarında başta Polonya olmak üzere komşu ülkelere sığınmak zorunda kaldı.

Savaş esnasında yaşlılar, çocuklar ve kadınlar büyük acı yaşadı. Savaş bölgesinden gelen haberlere göre işgalci Rus güçlerinin Kiev’den çekilmesinin ardından başkent yakınındaki Buça kentinde ortaya çıkan insanlık dışı görüntüler, uluslararası toplumun çok sert tepkisine neden oldu.

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, Rusya’nın liman kenti Mariupol’a yönelik bombardımanın yüzyıllar boyunca hatırlanacağını söyledi.

İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRN), Rus güçlerinin ‘bariz savaş suçu, işlediğini ortaya koyan bir dizi kanıtı kayıt aldıklarını açıkladı.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le birlikte, ölümüne yol açan insanlar ve yapılan işkencelerde dahli bulunan diğer komutanların savaş suçlusu olarak yargılanması istendi.

Rusya’nın acımasızca yürüttüğü savaşta yalnızca sivil halk değil, ülkenin Dünya Miras Listesinde yer alan kültür mirasının da yapılan bombardımanda yok edildiği ifade ediliyor.        

4. SONUÇ

Ülkeler arası savaşla bir nesil yok ediliyor, yerleşim yerleri yakılıp yıkılıyor; bu yerleşim yerlerini yeniden onarmak mümkün… Fakat bir ülkenin geçmişini, eserlerini kısaca kültürel mirasını imha etmek o eserleri tarihten silmek anlamına geliyor. Yok edilen veya yağmalanan kültür mirası eserler bir daha geri gelmiyor, hayatını kaybeden insanların bir daha geri gelmeyeceği gibi…

İnsanlık olarak tarihten çıkarılması gerekli dersin çıkarılmadığı bir kez daha ortaya çıktı, gerçekleşen savaş tarihin tekerrür ettiğini gösterdi. Bir ülkenin bağımsızlığını yok etmek, toprak bütünlüğünü işgal ederek elinden almak haklı bir gerekçe olarak savaşa yol açabilmektedir.

Ne var ki ülkeler arası savaşlar bünyesinde değişik çelişkileri barındırmaktadır. Toprak elde etmek, nüfuz edilen alanı genişletmek, rakibine boyun eğdirmek gibi gerekçelerle yapılan savaşlar insanlığın elde etmek istediği evrensel kazanımlara ters düşmektedir.

Bilim insanları, insanların hastalanmasına ve sonuçta ölmesine yol açan ölümcül hastalıklar üzerinde çalışma yaparak, hastalıkları yenip insan ömrünün uzamasına katkıda bulunmaya çalışırken; diğer taraftan silah fabrikası işleten patronları memnun eden silah ticareti insan yaşamına en acı veren darbeyi vurmaktadır.

Bir ülkeyi işgal etmek, toprak kazanmak veya kendi bloğuna çekmek iktidar hırsı yoğun otoriter eğilimli liderleri memnun etse de sonuçta savaşta bu liderleri de yok etmektedir.

Tarih; Hitler, Benito Mussolini, Stalin gibi liderleri mahkum etti ve acı sonlarını kaydetti. Rus lider Putin ve komutanlarının da akıbeti benzerlerinden farklı olmayacaktır.

 

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar