Malum, hem konut hem kira fiyatları özellikle büyükşehirlerde sabit gelirlileri epeyce zorluyor. Sanırım herkesin çözüm beklediği konuların başında bu geliyor.
Nasıl bir adım atılacak?
Biliyorsunuz, hükümet kiraya yüzde 25 sınırı getirdi. Fakat ev sahiplerinin birçoğu bunu uygulamıyor. Ticaret Bakanlığı fahiş artışlara karşı birtakım tedbirler almaya hazırlanıyor. Boş tutulan evlerin kiraya vermesini teşvik edecek bir sistem kurulabileceğini geçtiğimiz ay Adalet Bakanı Yılmaz Tunç söylemişti. Bir taraftan mevcut konut stokuyla ilgili düzenlemeler gündeme gelirken, diğer taraftan da arzı artıracak formüller masaya yatırılıyor.
Önceki gün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz tarafından açıklanan Orta Vadeli Program'da konuta erişimle ilgili maddeler dikkatinizi çekti mi bilmiyorum. Hükümet, yeni yılın ilk çeyreğinde daralan konut arzını artırarak, dar gelirli vatandaşlar için yeni sosyal konut projeleri geliştirmeyi vaat ediyor. Bu konuda, kamunun uygun koşullarda sağladığı konut kredilerinin ilk kez konut edinimini destekleyeceği, dar ve orta gelirli vatandaşlar için belirli standartlarda ve uygun fiyat aralığında olacak şekilde yeni başlayan projelere tesis edileceği belirtiliyor. Bu aynı zamanda deprem bölgesindeki sosyal konutları ve İstanbul gibi konut stoku yenilenecek illerdeki dönüşüm projelerini de içeriyor.
Peki ya finansman?
Öğrendiğim kadarıyla, Dünya Bankası'ndan önümüzdeki üç yıl içinde sağlanacak 18 milyar dolarlık yeni paketin ağırlıklı bölümü kamu bankaları üzerinden bu projelere aktarılacak. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile Merkez Bankası Başkanı Gaye Erkan'ın paketin kırılımları üzerinde çalıştığını biliyorum.
Velhasıl Dünya Bankası'ndan 18-20 yıl vadeyle sağlanacak kaynak kentsel dönüşüm ve konut arz sorunu için harcanırsa fahiş kira artışlarında sona gelinir.
***
NOT ARTIŞI GELİYOR MU?
Önceki gün açıklanan OVP'de öngörülen hedeflerin yerli ve yabancı yatırımcılar tarafından gerçekçi bulunduğunu söylemiştim.
Dün bunu teyit eden gelişmeler oldu.
Önce Dünya Bankası OVP'ye desteğini açıkladı. Ardından derecelendirme kuruluşu Moody's not artışı sinyali verdi. Bugün Fitch'in değerlendirmesi var. 29 Eylül'de de S&P'nin…
S&P ve Fitch, Türkiye'ye yatırım yapılabilir seviyesinin 5 kademe, Moody's ise 6 kademe altında not ile değerlendiriyor.
Bugün Fitch'in negatif olan not görünümünü iyileştirmesi olası… Belki arkasından S&P'den de bu adım gelebilir. Bakarsınız ardından da not artışları… Böylece, jeopolitik riskler ve 15 Temmuz darbe girişimini bahane edip, Türkiye'yi ekonomik büyüklük anlamında kıyas kabul etmeyecek ülkelerle aynı kategoriye koyan kuruluşlar yanlışından dönmüş olur…
Yorum Yazın