Sovyetler Birliği'nin son lideri Mihail Gorbaçov 91 yaşında öldü. Gorbaçov "glasnost" ve "perestroyka" adını verdiği iki programla Sovyetler Birliği'ni hem şeffaflaştırmayı hem de yeniden yapılandırmayı hedeflemişti. Dünya barışını sağlamak için ABD ile masaya oturup nükleer silahların karşılıklı sınırlandırılmasına imza attı. Bu nedenle 1990 yılında Nobel Barış Ödülü'nü aldı. Ancak ABD, Gorbaçov kadar iyi niyetli değildi.
Dönemin ABD Başkanı Reagan, "Yıldız Savaşları" diye hayali bir projeyi gündeme soktu. Aslında böyle bir proje yoktu. Ama buna inanan Gorbaçov'un Rusya'sı anormal harcamalar yaparak ekonomik açıdan battı. Gorbaçov bununla kalmayıp Afganistan'daki Sovyet varlığını da geri çekti. Kendi ülkesinde giderek itibar kaybeden Gorbaçov, darbecilerin hedefi oldu. Onun yerine, darbeyi bastıran Yeltsin geçti. Son dönemlerde Gorbaçov siyasetin dışındaydı ama Putin'in Kırım politikasını destekliyordu.
SOLCULAR SATILMIŞ İLAN ETTİ
Türkiye'deki sol haber siteleri, Gorbaçov'un ardından "hain, satılmış, onursuz" gibi sıfatlar kullandı. "Sovyetler Birliği'ni Batı'ya pazarladı" diyenler de oldu.
Gorbaçov'un reformlarının yüzde 100 başarılı olduğunu elbette söyleyemeyiz. Belki Sovyetler Birliği'ni zamanında dağıtmasaydı bugünkü Rusya'nın bile olmayacağını savunanlar çoğunlukta.
Putin ise aynı görüşte mi bilemem. Gorbaçov'un dağıttığı SSCB'den doğan boşluğun ABD tarafından doldurulmaya çalışılmasının Putin'i çok rahatsız ettiğini biliyoruz. Rusya kamuoyunun önemli bir kısmı, bu duruma Gorbaçov'un başarısız politikalarının neden olduğunu söylüyor.
Gorbaçov öncesinde SSCB'nin yayılmacı olduğunu iddia eden ABD ve AB, şimdi Rusya'nın etrafını kuşatmaya çalışıyor. Bu durum günümüzde Ukrayna Savaşı'nı, enerji ve tedarik krizini doğurdu.
ERDOĞAN'IN YUNANİSTAN HAMLESİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunanistan'a çok sert çıktı. Erdoğan, NATO'nun ve Amerika'nın Türkiye'ye doğrulttuğu S-400 tehdidini onların tetikçisi konumunda olan Yunanistan'a çevirdi. İşte size usta diplomasi örneği.
Erdoğan'ın şu sözlerinin altını çiziyorum: "Hep söylediğimiz gibi Yunanistan, bizim ne siyasi ne ekonomik ne de askeri olarak dengimiz ve muhatabımız değildir. Bilindiği gibi Ege'de uluslararası hava sahasında NATO görevi icra eden F-16 uçaklarımıza, Yunanistan'ın Girit Adası'na konuşlandırdığı Rus menşeli S-300 hava füze sistemleri tarafından radar kilidi atılmıştır. Bir ülke uçağına radar kilidi atılması düşmanca bir davranıştır. Hele bu uçak NATO görevi icra ediyorsa bu düşmanlık doğrudan tüm üyeleriyle NATO'ya yapılmış demektir. Yunanistan, hava sahamızı ihlal ve uçaklarımızı tacizle başlayan hasmane tavırlarını S-300 radar kilidi atma seviyesine çıkartarak aslında bize değil, NATO'ya ve müttefiklere meydan okumuştur."
Yorum Yazın