Pazartesi akşamı yaşananların siyasi sonuçları, ekonomik sonuçlarından çok daha derin olacak. En önemli kısmı şu: Erdoğan'ı devirmek isteyenlerin hayalleri yıkıldı.
Sadece ekonominin düzelmesinden ve bunun Erdoğan lehine halk desteğini artıracağından bahsetmiyorum. Çok daha derin bir şey yaşandı o gece. Muhalefetin umutları tükendi. Bu zamana kadar devirememişlerdi ama ekonomik baskının kendileri için Erdoğan'ı devireceğine çok inanmışlardı. Hepsi "Bitti bu iş" gözüyle bakıyordu. Çünkü "Erdoğan çok mücadele kazanmış olabilir ama piyasalara yenilecektir" diye düşünüyorlardı. O da olmadı.
Erdoğan piyasaları da altüst etti. Eminim bütün muhalifler o gece bunu düşündü. "Eğer piyasalar bile deviremiyorsa bizim elimizden ne gelir ki" diye hayıflandıklarından zerre kadar şüphem yok. Kılıçdaroğlu belki çalışma masasında gençlere video çekiyordu. Belki de Sevgi Hanım'la mutfakta börek açıyordu. Bilemem. Ama elinde oklava varsa yere düşürdüğüne bahse girerim. Zaten o günden beri kuyruğu kulağı düşmüş, süklüm püklüm bir görüntü veriyor. Gerçi anlama kıtlığı yaşayan bazı siyasi parti liderleri var. Ortalıkta "faiz", "kumar", "alış fırsatı" diye geveleyerek şaşkın ördek gibi dolanıyorlar. Ama jeton düşünce onlar da sessizliğe bürünecektir.
Erdoğan sadece ekonomistlerin putlarını yıkmakla kalmadı. Sadece siyasi yenilmezliğini ilan etmedi. Muhaliflerin içindeki kazanmaya dair ufacık umut kırıntılarını da süpürdü. "Böyle bir zamanda şapkadan bunu çıkartan Erdoğan kim bilir daha neler çıkartacaktır" diye tırnaklarını kemirmeye başladılar. İşte asıl olan budur.
Aslında muhalefete naçizane bir tavsiyede bulunmak isterim: Bunca şey denediniz, olmadı. Gelin bükemediğiniz bileği öpün. Partilerinizi kapatın demiyorum. Ama en azından Erdoğan'ın arkasına düşün. Ülkenin inşasına bir katkınız olsun. Tarihe yanlış tarafta geçmeyin.
Madem ekonomik bir kurtuluş savaşı veriyoruz. Madem bu kadar becerikli bir komutan bulmuşuz. Kaçırmayın bu şansı. Gelin siz de Ankara Hükümeti'nin yanında yer alın. Geçin Anadolu'ya. Zira bu Anadolu ihtilalinin son halkasıdır. Düşman denize döküldüğünde filikalarda sığınma arayanlardan olmayın.
Bunda utanacak bir durum yok. Sonuçta sıradan bir siyasetçiye değil, Erdoğan'a karşı kaybettiniz. "Kim olsa kaybederdi" diye izah edebilirsiniz kendinizi, soranlara. Kimse ayıplamaz bunun için sizi.
Eğer teklifimi çok değişik ve alışılmadık buluyorsanız onu da boşverin. Sonuçta neler gördük ve yaşadık son bir haftada. İktisat teorileri bile baş aşağı olmuş. Siz Cumhur İttifakı'na katılsanız kim tuhaf bulur? Adam Smith mezarında ters dönmüş. Milton Friedman ağlıyor. Sizin de anlamaya başladığınız gerçekleri itiraf etmeniz kimseyi şaşırtmaz.
Hazır bir lider bulmuş Türkiye. Hazır ekonomik kapitülasyonlardan kurtulma şansı doğmuş. Boşverin zararlı cemiyetlerin peşine takılmayı. İngiliz muhibi olmak, Amerikan mandacısı olmak iyi değildir. Kuvayı Milliye iyidir. "Ordu yok" dediler, kurduk. "Para yok" dediler, "Buluruz" dedik.
Yorum Yazın