İSRAİL sadece katliama odaklanmış bir devlet. Kadınları, çocukları, kuvözdeki bebekleri öldürmeyi bir marifet sanıyorlar.
Kan gözlerini bürümüş ama bir o kadar da korkaklar. Beyaz bayrak açan İsrailli üç rehineyi bile öldürdüler. Beyaz bayrak açana ateş edilmez. Ama onlar Filistinlileri beyaz bayrak açtığı halde katlettiği için İsrailli rehineleri de öldürdüler.
BEYAZ BAYRAK AÇMIŞLAR
Gazze’de metruk bir binada tutulan İsrailli 3 rehine, yemek artıklarını kullanarak acil yardım çağrısı yapmış. İsrail askerleri bunu becerememiş. İsrail’in ünlü istihbaratı Mossad, bunun istihbaratını alamamış. İsrailli 3 rehine üstleri çıplak olarak bulundukları binadan çıkmış, beyaz bayrak açarak İsrailli askerin olduğu bölüme doğru koşmaya başlamışlar. Aynı sırada da İbranice bağırmışlar. Ama İsrail askeri taramış. İkisi olay yerinde ölmüş, biri yaralı olarak binaya girmiş. İbranice bağırmaya devam etmiş. İsrailli askerler onu da yaralı olduğu yerde öldürmüşler.
NETANYAHU İLE GÖRÜŞMEDİLER
İsrail şimdi bunun şokunu yaşıyor. Bu olay rehinelerin aileleri açısından bir travmaya neden oldu. Rehinelerin aileleri Netanyahu’nun görüşme isteğini geri çevirdiler. İsrail, 7 Ekim şoku ile bir travma yaşadı. Panik halinde saldırmaya devam ediyorlar. Ama giderek kontrolü kaybediyorlar. Netanyahu, savaş bittiği anda devrileceğini bildiği için savaşı uzatmaya çalışıyor. Ama rehinelerin aileleri yönetim üzerindeki baskılarını artırmaya başladılar. Rehinelerin aileleri Hamas’tan değil, İsrail’in öldürmesinden korkuyorlar. Bir rehine, “Hamas’tan değil, İsrail’in bizi öldürebileceğinden korktuk” demişti. İsrail askerleri, Gazze’deki tünellerden birine girmeyi başarmalarına rağmen rehineleri kurtaramadılar. Bu durum rehinelerin ailelerinin umutlarının tükenmesine yol açtı.
GENERALLER HAMAS’IN ELİNDE
Ateşkes ilan edildiğinde Hamas’ın elindeki başta kadınlar ve çocuklar olmak üzere sivil rehineler serbest bırakılmıştı. Hamas ile İsrail arasında 1’e karşı 3 dengesi kurulmuştu. Bir İsrailli rehineye karşılık İsrail hapishanelerinde tutulan 3 Filistinli serbest bırakılmıştı.
Ama bu kez denge farklı kurulacak. Çünkü rehinelerin niteliği farklı.
İLK ADIM OSLO’DA
SAVAŞA rağmen rehinelerin değişimi konusunda İsrail ile Hamas arasındaki arka kapı diplomasisi sürüyor. Hamas, rehine takası yapılabilmesi için İsrail’in saldırılarının durdurmasını ön şart olarak koşuyor. Netanyahu buna yanaşmıyor. Ama hem rehinelerin ailelerinden gelen baskı hem ABD’nin telkinleri nedeniyle Mossad’ı, Hamas’la rehine pazarlığı yapmak üzere görevlendirdi. Geçen hafta içinde Mossad şefi David Barnea’nın Doha’ya geçerek Katar Başbakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ile görüştüğü ortaya çıktı. Bu görüşmeden sonra yeni bir rehine değişimi için süreç başladı. Wall Street Journal gazetesi İsrail ile Katar’ın, Norveç’te yeni esir takasını görüşeceğini yazdı. Mossad şefi David Barnea ile Katar Başbakanı’nın Oslo’da bir araya geleceği, görüşmelere Mısır’ın da katılacağı ifade edildi. Oslo’daki ilk temasta rehinelerin hangi orana göre bırakılacağı görüşülecek. Bu nokta çok önemli. Neden?
İSRAİL HAPİSHANELERİNDEKİ FİLİSTİNLİLER
İlk ateşkeste bire üç dengesi söz konusuydu. Ancak Hamas bu kez İsrail hapishanelerindeki tüm Filistinlilerin serbest bırakılmasını istiyor. Çünkü Hamas’ın elinde İsrailli generallerin bulunduğu söyleniyor. Hamas’ın elindeki İsrailli generallere, albaylara ve değişik rütbelerdeki askerlere karşılık olarak İsrail hapishanelerinde bulunan tüm Filistinlilerin serbest bırakılmasını istediği söyleniyor. İsrail hapishanelerinde 7 bin civarında Filistinli haksız yere tutuluyor.
İsrail, 2006 yılında Hamas’ın eline geçen İsrailli er Gilad Şalit’e karşılık olarak 2011 yılında aralarında El Fetih’in liderlerinden Mervan Barguti’nin de bulunduğu 1027 Filistinli mahkûmu serbest bırakmıştı.
ASKER REHİNELER
Hamas’ın elinde general ve albayların da aralarında olduğu 129 İsrailli asker rehinenin bulunduğu tahmin ediliyor.
Eğer Oslo’daki görüşmelerde yöntem konusunda anlaşmaya varılırsa, görüşmelerin tekrar Katar’da devam edeceği ifade ediliyor. Hamas’ın teklifinin kabul edilmesi durumunda yeni ateşkes ve rehine takası için adım atılması bekleniyor.
1- Bunun için bir İsrailli generale karşılık kaç Filistinli serbest bırakılacak? Bir albaya karşılık kaç Filistinli serbest bırakılacak? Bu oranlar belirlenecek.
2- Karşılıklı isim listeleri verilecek.
3- Rehine takası başlayacak.
Ama esir takasının başlayabilmesi için Hamas, İsrail’in saldırıları durdurmasını ön şart olarak koşuyor.
İYİ PARTİ’YE OPERASYONUN MERKEZİ
KILIÇDAROĞLU, Ekrem İmamoğlu ile “Baba-oğul gibiyiz” demişti. Ekrem İmamoğlu babasının gözünün yaşına bakmadı, Kılıçdaroğlu’nu devirdi.
Meral Akşener ile Ekrem İmamoğlu, ‘abla-kardeş’ gibiydi. Ne zaman ki Meral Akşener ittifak yapmama kararı aldı, Ekrem İmamoğlu İYİ Parti’yi parçalamaya başladı.
İYİ Parti’de Meral Akşener’in liderlik yapamaması nedeniyle yaşanan sorunlar var. Ama onun ötesinde İYİ Parti’de yaşananları bir siyasi partinin dinamikleriyle düşünmemiz mümkün değil.
İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu’nun, “Bir takım merkezlerce bize karşı yürütülen operasyon siyaseti” vurgusu önemli. Çünkü bunun yaşanmış birçok örneği var. İYİ Parti YİK üyesi Av. Ahmet Usta, İmamoğlu adına yürütülen operasyonu bakın nasıl anlatıyor:
“İbrahim Özkan’ın arayarak toplu istifaya davet ettiği Çanakkale Meclis üyesi ve Çanakkale İl Yönetim kurulu üyesi benim... Kendisi bunu kabul etmem halinde CHP’li üst düzey yetkiliyle görüşme ayarlayacağını iletmiştir.”
Peki bu CHP’li yetkili kim?
SARAÇHANE’YE DİKKAT
İYİ Parti’ye bir operasyon yapılıyorsa demek ki bir operasyon yapan var demektir. İYİ Parti’ye operasyon çekilen merkez Saraçhane. Operasyon yapan kişi Ekrem İmamoğlu. İYİ Parti’yle ittifak yapamayınca, bu kez İYİ Parti’nin içini boşaltıp kendi yanına çekmeye çalışıyor.
ÇİLLER VE ECEVİT’TEN SONRA AKŞENER
Biz bunu geçmişte Erbakan’la koalisyon kurduğu için Tansu Çiller’e karşı yapılan ‘A Takımı’ operasyonunda gördük. Çiller, “Devlet DYP’yi parçaladı” demişti.
Ecevit, ABD’nin Irak’ı işgaline karşı çıktığı için ABD’den gelen Kemal Derviş, İsmail Cem ve Hüsamettin Özkan’dan oluşan ‘Troyka’ tarafından DSP parçalanmıştı.
Küresel sistem 2028’de Ekrem İmamoğlu’nu cumhurbaşkanı yapmak istediği için yerel seçimlerde ittifak yapmama kararı alan İYİ Parti’ye operasyon çekiliyor.
Meral Akşener, ittifak yapmama kararı aldıktan sonra İYİ Parti karıştırılmak isteniyor sorununu millete izah ederse millet sahip çıkar. Yoksa İYİ Parti fırtınalı denizin ortasında dalgalarla boğuşmaya devam eder.
Yorum Yazın