Yıldıray Çiçek

Yıldıray Çiçek

Mail: yildiraycicek@turkgun.com

Fenerbahçe'deki külfet Uğur Dündar

Geçtiğimiz hafta sonu Fenerbahçe Kulübü 2022 yılı Olağan Mali Genel Kurulu vardı. Şampiyonluğun kaybedilmesinden ve biriken sorunlarından dolayı Fenerbahçe’de iç huzursuzluklar artmış durumdadır. Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, bu yüzden hedefteydi. Aslında en çok tepki gösterilen kişi, Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu Başkanı Uğur Dündar olmuştur. Kürsüye çıkan herkes, onun Fenerbahçe’yi siyasallaştırdığından ve CHP eksenli eylem ve söylemlerinden rahatsız olduğunu dile getirmiştir. Fenerbahçe Kulübü 2022 yılı Olağan Mali Genel Kurulu bir nevi “Uğur Dündar’ı paspas etme, yerden yere vurma gününe” dönüştürülmüştür. Hak ediyor mu? Hem de fazlasıyla ediyor. Fenerbahçe ilk defa onun zamanında bu kadar siyasallaştırılmış ve CHP’nin arka bahçesi haline getirilmiştir. Kürsüye çıkan herkes “Fenerbahçe siyaset üstüdür! Yüksek Divan Kurulu başkanı olduğunuzdan beri siyaset konuştuğunuzun yarısı kadar keşke Fenerbahçe için de medyada konuşsaydınız” minvalinde konuşmalar yaparak Uğur Dündar’ı eleştirmişlerdir.

CHP’li olmanın saplantılarını ve takıntılarını, Atatürkçülük ve Cumhuriyet maskesi kullanarak tatmin eden Uğur Dündar, bu halinin Fenerbahçe içinde tepki gördüğünü bildiğinden ve bol bol yuhalandığı için “Yüksek Divan Kurulu Başkanlığını da #CumhuriyetinFeneri olduğu için kabul ettim. Bugün de bu görevi bırakmaya karar verdim. “ twitini atarak Fenerbahçe Kulübü 2022 yıl Olağan Mali Genel Kurulu esnasında istifa etti. Fakat herhalde CHP’den “Bırakma o görevi” mesajını almış olmalı ki, salonda “Görevde kalmamı isteyenler kimler?” oylaması yaptı. Oylamada “Kalma” diyenler daha fazla el kaldırdığı halde, “Genel Kurul üyelerimizin unutulmaz destekleriyle görevime devam ediyorum.” diyerek koltuğunda kaldı.

Uğur Dündar o görevde kaldığı sürece Fenerbahçe Türk milletinin takımı olma özelliğini kaybedecek ve sadece CHP ile anılan bir hale gelecektir. Çünkü tribünler Uğur Dündar’ın siyasi keyfine göre organize edilmekte ve tribünler üzerinden CHP’nin siyasi kazançları düşünülmektedir. Fenerbahçe siyasi görüşü ne olursa olsun, milyonlarca taraftarı olan bir spor kulübüdür. Bu milyonlar içinde sadece CHP’liler ve onun ittifak ortakları değil, AK Partililer, MHP’liler, BBP’liler, Refahçılar, velhasıl her partiliden taraftar vardır. CHP’nin fosil ve müzelik amigosu, CHP-PKK iş birliğinin şakşakçısı, çakma Atatürkçülüğün bayraktarı Uğur Dündar bu durumu gölgelemeye ve ayrıştırmayı hızlandırmaya çalışmaktadır.

O yüzden Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’a diğer yazılarımızda “Fenerbahçe Kulübü Başkanı Sayın Ali Koç da Fenerbahçe’nin ön yüzü haline getirdiği, CHP’nin müzelik solcusu ve amigosu Uğur Dündar’ın Fenerbahçe’yi siyasallaştırma oyununa artık son vermelidir. Galatasaray, Beşiktaş, Trabzonspor gibi büyük spor kulübünde yönetici olup, televizyon ve gazetelerden böyle Uğur Dündar gibi Cumhur ittifakı düşmanlığı yapan başka biri var mıdır? Fenerbahçe Spor Kulübü Yüksek Divan Kurulu Başkanı olacak adam Uğur Dündar gibi Fenerbahçe’yi CHP eksenli siyasallaştırmaya çalışan saplantılı, takıntılı CHP’li mi olmalıdır Sayın Ali Koç?” sorusunu yöneltmiş ve çağrılarda bulunmuştuk. Anlaşılan Uğur Dündar, CHP’li saplantı ve takıntısını Fenerbahçe içinde tatmin etmeyi sürdürecektir. Ali Koç’ta bu duruma göz yumacak gözükmektedir.

Fenerbahçe, spordaki mücadelesi ve başarılarıyla anılması gerekirken, son yıllarda sadece hükümeti terbiye etmeye çalışan yöneticileri ve tribün kalabalıklarıyla anılıyorsa burada bir problem vardır. Fenerbahçe, Uğur Dündar gibi zihniyetlerden kurtulmadığı sürece bu problemlerde devam edecektir. Ali Koç, Uğur Dündar gibilere sahip çıkması yüzünden Fenerbahçe’de böyle bir ilişkiler ağı yaratmıştır.

Uğur Dündar’ın Fenerbahçeliliği de Atatürkçülüğü de Cumhuriyet aşkı da yalandır, maskedir. Fenerbahçe aşkı olsa Ekrem İmamoğlu gibi biriyle sarmaş dolaş olmazdı. Atatürkçü ve Cumhuriyetçi olsa, CHP’nin PKK başta olmak üzere diğer terör örgütleriyle olan ilişkisine, Türkiye Cumhuriyeti’ne ve Atatürk’e olan ihanetlerine en azından bir cümlelik tepkisi olurdu. Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi benim “Kahrolsun PKK, kahrolsun Hizbullah” içerikli twitimden bile bize kumpas kurmaya kalkan Uğur Dündar’ın medyadaki ve Fenerbahçe’deki varlığı gereksizdir. Uğur Dündar’ın tek yeri CHP Genel Merkezi’dir. Orada ne görev verilirse sadece orada takılsın ve başka yere bulaşmasın.

Uğur Dündar dün olduğu gibi, bundan sonrada kalemimin radarındadır. Kumpasçı Uğur Dündar’ın maskesini sürekli düşüreceğim. Bu iyiliğim, Fenerbahçe ve Türk medyasınadır.

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar