PKK’nın Hendek operasyonlarındaki hedefi Türkiye’yi Suriye’ye çevirmekti.
Suriye ile Türkiye sınırı boyunca oluşturulan PKK koridorunu, Türkiye içindeki Hendek savaşlarıyla birleştirip, “özyönetim” ilan etmeyi amaçlıyorlardı.
Türkiye şehitler verme pahasına bu planı bozdu. PKK’lıları kazdıkları hendeklere gömdü. Tam o dönemde ‘Barış Akademisyenleri’ adına yayınlanan bildiride ise PKK’ya tek bir laf edilmezken Türkiye’ye yönelik ağır suçlamalarda bulunuldu.
Ancak buradaki amacım Barış Akademisyenleri adına yayınlanan bildiriyi yeniden tartışmaya açmak değil.
Burada Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptığı bir suç duyurusundan söz edeceğim.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Barış Akademisyenleri hakkında değil, CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin hakkında suç duyurusunda bulunuyor. Ne alaka diyeceksiniz.
GÜRSEL TEKİN’İN KONUŞMASI
15 Ocak 2016 tarihinde CHP Parti Meclisi bildirisi, Genel Sekreter Gürsel Tekin tarafından açıklanıyor. Gürsel Tekin, “Geçmişte bazı kişi ve mihraklar tarafından hedef gösterilen insanların katledilmesi hafızalarımızdadır. Maalesef cumhurbaşkanı himayesinde konuşan bir mafya liderinin ‘akan kanlarınızla duş yapacağız’ ifadesi endişelerimizi güçlendiriyor” diyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatı Hüseyin Aydın 19 Ocak 2016 tarihinde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na Gürsel Tekin hakkında “Cumhurbaşkanı’na hakaret” iddiasıyla suç duyurusunda bulunuyor.
ERDOĞAN’IN İTİRAZI
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatı Hüseyin Aydın, “Şüpheli, Sayın Cumhurbaşkanımızı, yargıya talimat vermekle, mafya liderini himaye etmekle ve mafya lideri üzerinden akademisyenleri tehdit etmekle suçlamıştır” diyor, Gürsel Tekin hakkında Cumhurbaşkanı’na hakaret davası açılmasını talep ediyor.
CUMHURBAŞKANI’NA HAKARET
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Gürsel Tekin hakkındaki suç duyurusunda şöyle deniliyor:
“Sayın Cumhurbaşkanımızın bir mafya liderini himayesi altına alması söz konusu olmadığı gibi, mafya lideri üzerinden akademisyenleri tehdit etmesi de söz konusu değildir.
Sayın Cumhurbaşkanımız, yukarıda ifade edildiği gibi, bir grup akademisyenin yaptıkları açıklamalarla suç işlediklerini düşündüğünden hukukun işlemesi için yargıyı göreve davet etmiştir. Devletin başı olarak Sayın Cumhurbaşkanımızın hukuk dışı yöntemlere tevessül etmesi düşünülmeyeceği gibi, buna yönelik çağrışımlar ve isnatlar sadece müvekkilimizin şahsına değil aynı zamanda Cumhurbaşkanlığı Makamı’na da açık bir saygısızlıktır.
Şüpheli, Sayın Cumhurbaşkanımızı, iddia ettikleri suç örgütü veya örgütleriyle ilişkili göstermek ve yine işlediklerini iddia ettikleri tehdit suçunun azmettiricisi olarak topluma takdim etmekle Sayın Cumhurbaşkanımıza açıkça hakaret etmiştir.”
SONUÇ NE OLUYOR?
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın şikâyeti üzerine Gürsel Tekin hakkında fezleke düzenleniyor ama Erdoğan’ın 15 Temmuz darbe girişiminden sonra hakkındaki davalardan vazgeçmesi üzerine kovuşturma yapılmasına gerek olmadığına karar veriliyor.
SEÇİM BARAJI DÜŞÜYOR
AK Parti MYK’da 2023 seçimlerini etkileyecek önemli bir sunum yapıldı. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, hukukçu milletvekilleriyle uzun süredir üzerinde çalıştıkları Seçim Yasası ve Siyasi Partiler yasası üzerindeki değişikliklerle ilgili bilgi verdi. Onun ayrıntılarını aktaracağım. Ama iki noktaya özellikle dikkat çekmek istiyorum.
MHP’YE SUNULACAK
1- AK Parti’nin hazırladığı taslak önümüzdeki günlerde MHP’ye sunulacak. İki parti ortak çalışma yaptıktan sonra Erdoğan ve Bahçeli’nin onayının ardından muhalefete sunulacak.
ERKEN SEÇİM OLACAK MI?
2- Seçim yasasındaki değişiklikler 1 yıl içinde yapılacak olan seçimlerde geçerli olmayacağı için eğer değişiklikler bu yıl içinde yasalaşırsa 2022’nin sonuna kadar erken seçim yok demektir.
SEÇİM BARAJI İNİYOR
Şimdi gelelim seçim yasasındaki değişikliklere.
Yüzde 10 olan seçim barajı yüzde 5’e iniyor. Yüzde 7’ye inmesi eğilimi ağır basıyordu ama yüzde 5 üzerinde uzlaşmaya vardı. Ancak MHP’nin önerisi alınmadan seçim barajı kesin olarak yüzde 5’e indi diyemiyoruz.
İTTİFAK İÇİN BARAJ OLACAK MI?
Seçimlere ittifak halinde giren partiler açısından seçim barajının yüzde 10 olarak kalması ya da yüzde 12’ye çıkarılması gibi öneriler gündemdeydi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ittifak için ayrıca baraj uygulanmasını doğru bulmamıştı. AK Parti’nin teklifinde ittifak için ayrı baraj yer almıyor. İttifakla ya da ittifaksız giren partiler açısından seçim barajı yüzde 5 olarak öneriliyor.
MİLLETVEKİLİ TRANSFERİ
Artık bu zorunluluk kaldırılıyor. Siyasi Partiler Yasası’nın 36. maddesine göre; seçimlere girmek için Türkiye’nin yarısında teşkilatlanmak, büyük kongresini yapmak veya Meclis’te grubu olmak gerekiyor. İşte o, “veya”dan sonraki cümle değişiyor. Meclis’te grup kurma şartı kaldırılıyor.
Veya deyip geçmeyin, o “veya” şartı olduğundan, İYİ Parti’nin seçimlere girebilmesi için 15 milletvekili bir gecede CHP’den İYİ Parti’ye transfer olmuştu.
İSTİFA EDEN MİLLETVEKİLİ
İstifa eden milletvekilinin 1 yıl süreyle başka bir partiye transfer olamaması AK Parti’nin teklifinde yer almıyor ama MHP’nin o yönde bir çalışması olduğu biliniyor.
7 MİLLETVEKİLİNE SEÇİM BÖLGESİ
Büyükşehirlerin nüfuslarındaki artış dikkate alınarak seçim çevrelerinin “Daraltılmış Bölge Sistemi”ne geçilmesi öngörülüyor. Seçim bölgelerinin 7 milletvekiline bölünmesi öneriliyor. 98 milletvekilinin çıktığı İstanbul 3, 36 milletvekili çıkaran Ankara 2 ve 28 milletvekiline sahip olan İzmir iki seçim çevresinden oluşuyor. Daraltılmış Bölge Sistemi’ne geçildiğinde bu sayı artacak.
SEÇİMİN KADERİNİ ETKİLEYEBİLİR
Seçim barajı ha yüzde 10 olmuş, ha yüzde 5’e inmiş ya da ittifak yapan partiler açısından ayrı bir baraj uygulanmayacakmış da ne olmuş, demeyin. Bu tür düzenlemeler seçimlerin kaderini etkileyebilir.
Bakın yüzde 50 artı bir bize nasıl ittifakları getirdi?
Yorum Yazın