Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2009 yılına damgasını vuran "One minute" çıkışının ardından "Bir daha da Davos'a gitmem" demişti. Kendisi Davos'a gitmedi ama vetosu zirvenin ana gündem konusu. Türkiye'nin İsveç ve Finlandiya'ya vetosu hakkında dün konuşan Amerikan Dışişleri Bakanı Antony Blinken, "Türkiye'nin haklı gerekçeleri var, ancak bu sorunun çözümü de Türkiye'den gelmeli" dedi.
Aslında Türkiye'nin çözüm önerisi çok basit. Türkiye'yi bölüp parçalayıp yönetme heveslerinden vazgeçmeleri lazım. Yoksa Türkiye etrafındaki düşmanlara karşı kendini koruyacak güce sahip. Dahası Türkiye'nin aslında NATO'ya da ihtiyacı yok. Yani çözüm önerisi Türkiye'den değil NATO'dan gelmeli. Türkiye'yle birlikte yürümeye devam etmek istiyorlarsa güvenlik endişelerimiz mutlaka karşılanmalı.
BAHÇELİ'NİN NATO ÇIKIŞI
Günün en önemli sözü MHP Grup Toplantısı'nda konuşan Bahçeli'den geldi. Türkiye'nin NATO ile yaşadığı sorunların ve müttefiklerin samimiyetsizliğinin farkında olan Devlet Bahçeli, konuşmasında, "Eğer bizim vetomuzu yok sayıp İsveç ve Finlandiya'yı NATO'ya alırlarsa o anda NATO'dan çıkmamız gerekir" dedi.
Bahçeli önemli bir çıkış da yaptı: "Türkiye seçeneksiz değildir. Eğer şartlar içinden çıkılmaz bir hale bürünürse NATO'dan ayrılmak bile alternatif bir tercih olarak gündeme alınmalıdır. NATO'yla var olmadık, NATO'suz da yok olmayız." Erdoğan ve Bahçeli ilk kez bu kadar yüksek perdeden NATO eleştirisi yapıyorlar. Bakalım NATO bu mesajı nasıl algılayacak?
KILIÇDAROĞLU, ABD'YE YARANAMADI
Büyükelçi ziyaretleri yine siyaset gündemine bomba gibi düştü. Ankara'daki Amerikan Büyükelçisi Jeffrey Flake dün İyi Parti ve HDP'yi arka arkaya ziyaret etti. Her ne kadar inkâr edilse bile Amerikan gözüyle iki partinin de aynı kategoride olduğu ortaya çıktı. Ayrıca siyasi kulislerde Flake'in önce CHP'yi ziyaret etmemesi, "Kemal Kılıçdaroğlu'nun üzeri çizildi" spekülasyonlarına sebep oldu. Cumhurbaşkanlığı adaylığı dışında gözü bir şeyi görmeyen Kılıçdaroğlu, bakalım bu ziyareti nasıl yorumladı, çok merak ediyorum.
İSRAİL'LE YENİ DÖNEM
Türkiye-İsrail ilişkileri 2008 yılındaki İsrail'in Gazze'ye yaptığı saldırılardan bu yana inişli çıkışlı seyrediyor. 2011 yılından bu yana Türkiye, İsrail'le olan diplomatik bağlarının derecesini düşürdü. Şimdi 15 yıl aradan sonra Türkiye bir ilki gerçekleştiriyor. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, aynı gün hem Filistin hem de İsrail'i ziyaret edecek. İsrail'le normalleşmiş bir Türkiye'nin önündeki dış politika engellerinin azalacağını tahmin ediyorum. Tabii normalleşme sadece görüntüde kalmazsa.
MEYDANI BOŞ BIRAKAMAYIZ
Bir de acı haber var: Pençe-Kilit Operasyonu'nda teröristlerle çıkan çatışmada 5 askerimiz şehit oldu, 2 askerimiz de yaralandı. Olaylar üzerine Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, komutanlarla birlikte sınıra gitti. Türkiye'nin güney sınırındaki güvenli bölgeleri daha da sağlamlaştırıp genişletmesi gündemde. Artık Türkiye başına açılan belalarla sınır ötesinde mücadele etmeyi öğrendi. Meydanı boş bırakırsa birilerinin dolduracağını biliyor.
Yorum Yazın