Ne demişti merhum Müslüm Gürses şarkısında? "Yakarsa dünyayı garipler yakar..." Öyle de olmuyor mu zaten? Ama kurtarırsa dünyayı yine garipler kurtarır. Bu söz de benden.
İlhamımı 15 Temmuz'un ölümsüz kahramanı Ömer Halisdemir'den aldım. Elime onun ailesiyle birlikte çekilen bir çocukluk fotoğrafı geçti. Niğde'nin Çukurkuyu beldesinde 7 çocuklu bir ailenin ferdiydi Ömer. Kıt kanaat okuyabilmişti. Belgesi, dizlerindeki yamalardı işte. Belli ki en büyük fakirliğin, "vatanı kaybetmek" olduğu öğretilmişti ona. Hem aile hem de asker ocağında... Onun için komutanının "Bu işin ucunda şehitlik var Ömer'im, hakkını helal et" sözüne sadece tek bir karşılık vermişti: "Emredersiniz komutanım." Sonra... Sonrası hepimizin malumu... Gözünü kırpmadan hainlerin üzerine yürümüş, sözde komutanlarını alnının ortasından vurup yere sermiş, sonra da şehadet şerbetini içmişti... Belki de ölümlerin en hayırlısı ona nasip olmuştu...
Yiğidim, aslanım... Sana zamanında bir bayramlık pantolon alamamanın hüznü ve utancı ile baş başayım. Hakkını helâl et...
Nerede Ömer'imin dizisi?
"Ömer" adıyla bir dizinin başlayacağını ilk duyduğumda çok heyecanlanmıştım. Sandım ki milli kahramımız Ömer Halisdemir'in hayatı bir diziye konu olacak. Ama nerdeee?
Elin Amerikalısı, Rambo diye tamamen hayali bir kahraman yaratıp, dizi dizi filmini çekti ve bize yutturdu. Ona sapanla helikopter düşürtüp, hepimizi aptal yerine koydu.
Oysa benim vatanımın her metrekare toprağından ayrı kahraman fışkırır. Ömer Halisdemir gibi Anadolu'nun bağrından çıkıp, bin bir yokluk ve güçlük içinde profesyonel asker olmayı başaran sonra da bir an bile tereddüt etmeden vatanı uğruna ölüme yürüyen bu 'gerçek' kahraman ABD'nin elinde olsaydı, dünya çoktan onun hayat hikayesini ezberlemişti.
Şimdi gecikmeyle de olsa kolları sıvama zamanıdır. Halisdemir'in hikayesini dizi yapalım. Onun ekseninde 15 Temmuz'un hikayesini tüm gerçekliğiyle anlatan bir kahramanlık dizisi çekelim.
Zamanında onlara gerektiği kadar ilgi ve sevgi gösteremedik. Bari anılarını yaşatmak için daha fazlasını yapalım.
Bu bayrak inmeyecek
Günlerden 15 Temmuz... Bu köşe var oldukça her 15 Temmuz'da buraya bayrak gibi asacağım şiirimi bir kez daha yayınlıyorum.
Bana soracak olursanız, bu dizeler her yıl biraz daha anlam ve önem kazanıyor. Her okuduğumda şehitlerimizin ruhuna yüreğimden Fatihalar akıyor.
Vatanın bekası için hayatını, kolunu, bacağını feda eden tüm kahramanlarımız, Allah sizden binlerce kez razı olsun.
15 TEMMUZ KAHRAMANLARINA
Niye şaşırdın bre gafil, tankın önüne yattım diye
Sandın ki ilk kurşunda uyacağım emrine
Unutma ki dikilen bendim yedi düvelin önüne
Anafartalar'da, Plevne'de ve dahi Malazgirt'te
Bu cesaret bana atalarımın yâdıdır
15 TEMMUZ tarih değil, bir devrin adıdır
★★★
İmanımı zırh yaptım, al bayrağımı kefen
Düştüm istiklalimin peşine bir an bile düşünmeden
Hak dışında korkmam ne talimattan, ne emirden
İyi belle ki kılıcım en Halisdemir'den
★★★
İşte bu yüzdendir minnetim Olçok'lara
Vatanı bırakmadılar diye o hain alçaklara
Dilimdeki şehadet şerbetinin tadıdır
15 TEMMUZ tarih değil bir devrin adıdır
Şeref kürsüsü
Uçağa, tanka, topa, tüfeğe karşı iman dolu göğsünü siper eden 252 şehidimiz için ne yapsak haklarını ödeyemeyiz.
Zap'tiye
Ezanları susturan darbelerden, darbeleri susturan ezanlara... Bugün milletçe şükür günüdür.
Ne demiş?
"Allah yolunda öldürülenlere 'ölüler' demeyiniz. Bilakis onlar diridirler." (Bakara Suresi- 154.Ayet)
Yorum Yazın