6’lı Masa Ahmet Davutoğlu’nun açıklamalarından rahatsız. İYİ Partili Ayhan Erel, Davutoğlu’na susması yönünde çağrı yaptı. CHP’li medya ise ellerine geçse bir kaşık suda boğacak. Kimi, “Yüzde 1 oyun var. O kadar konuş” diyor, Kimisi yutkunmaktan söz ediyor. Açtırma ağzımızı modundalar.
Ama bence Davutoğlu’na haksızlık ediyorlar. Benzer bir modeli Temel Karamollaoğlu önermedi mi? Cumhurbaşkanının bağlı olacağı bir konsey yönetiminden söz etmedi mi? Dahası seçilecek cumhurbaşkanı liderlere bağlı olacak diye bir protokol imzalamayacaklar mı? Stratejik atamalarda 6 liderin onayını şart koşan bir protokol olmayacak mı?
STRATEJİK ATAMALAR
MİT Başkanı, Merkez Bankası Başkanı, TRT Genel Müdürü, AA Genel Müdürü, Ziraat, Halk ve Vakıfbank Genel Müdürleri’nin, TOKİ Başkanı’nın atamasının 6 liderin onayıyla yapılması planlanmıyor mu?
KRİZ ÜRETİR
Davutoğlu’nun önerdiği sistem çözüm değil, kriz üretecek bir sistem. Zaten Davutoğlu da bunu söylüyor. Kriz çıkar, çözeriz diyor. Çözemezsek erken seçime gideriz diyerek olmayan cumhurbaşkanını tehdit ediyor. Hülasa bunlar birbirine güvenmiyor. Millet bunlara nasıl güvenecek?
KUKLA SEÇECEKLER
Davutoğlu, Türkiye Cumhuriyeti’ne cumhurbaşkanı seçeceklerini değil, kendilerine kukla atayacaklarını vaat ediyor. Kuklanın her bir ipi bir liderin elinde olacak.
BU SİSTEM YÜRÜMEZ
Ahmet Necdet Sezer’i, Ecevit seçtirdi. Ancak Sezer, MGK toplantısında Ecevit’in önüne Anayasa kitapçığı fırlattığı için kriz çıktı. Türkiye, tarihinin en ağır ekonomik ve siyasi krizini yaşadı. Ecevit siyasetten silindi.
Ecevit ile Erbakan koalisyon hükümeti kurmuş, Kıbrıs Barış Harekâtı’nı gerçekleştirmişti. Ancak Ecevit, İskandinav ülkelerine geziye çıkacağı zaman vekaleti Erbakan’a vermediği için koalisyon hükümeti yıkıldı.
Demirel ile Ecevit işbirliği yapıp Fahri Korutürk’ü cumhurbaşkanı seçtirmişti. Ancak Korutürk ile Demirel, genelkurmay başkanının atamasında anlaşamadı. Aradan sıyrılıp genelkurmay başkanı olan Kenan Evren, 12 Eylül Darbesi’ni yaptı.
FARKI
Ama bunu deşifre etti diye Davutoğlu’na tepki gösterilmesini anlamıyorum. Bu, 6’lı Masa’nın liderlerinin gönlünde yatan model. Bu sistemi hayata geçirmek üzere aralarında protokol imzalayacaklar. Onların tek özelliği susmaları. Davutoğlu’nun tek farkı, 6’lı Masa’nın planlarını deşifre etmesi.
ÖZGÜR ÖZEL’İN İDDİALARI VE BİR SÖYLENTİ
ÖZGÜR Özel iletişim açısından akıllı bir strateji uyguladı. Dedi ki, yarın Süleyman Soylu hakkında dosya açıklayacağım ama başıma bir şey gelirse diye üç arkadaşıma daha verdim. Ben açıklayamazsam onlar açıklayacak dedi. Kılıçdaroğlu bunu Retweet etti. Özgür Özel yarına çıkar mı diye bir hava oluşturuldu.
Beklenti oluşturmayı başardı. Bir de ustaca bir algı operasyonu yürüttü. Süleyman Soylu hakkında olumsuz bir söz söyleyenin hayatının tehlikeye girdiği birisi algısını oluşturmaya çalıştı. Süleyman Soylu öyle bir adam ki ona yan gözle bakan sabaha çıkar mı bilinmez gibi bir algıya oynadı.
O nedenle basın toplantısı için Meclis’in basın bürosuna geldiğinde, “Oo yaşıyormuş” diye esprilere konu oldu.
SOYLU’YA SALDIRILAR
Süleyman Soylu en çok hakarete, saldırıya maruz kalan bakan. PKK’nın ve FETÖ’nün birinci hedefi Cumhurbaşkanı Erdoğan’sa ikinci sırada Süleyman Soylu gelir. CHP’lilerle girdiği sert tartışmalarıyla meşhurdur. Ama şimdiye kadar ben Süleyman Soylu’ya hakaret ettiğim için başıma şu geldi diyen çıkmadı. Mücadelesini meşru yöntemlerle ve hukukun içinde yapar. En fazla tazminat davası açar, mahkemeye verir. Bu ülke bir dönemlerin ‘Tele Kulakçı İçişleri Bakanları’nı gördü.
BEKLENTİ YÜKSELDİ
Beklenti oluşturmak iletişim açısından başarılı. Ama beklentiyi çok fazla yükseltirseniz, aynı zamanda hayal kırıklığına da neden olabilirsiniz.
Sanıyorum Özgür Özel’in başına bu geldi. Çok büyük beklenti oluşturdu. Sonra Soylu’nun danışmanı olduğunu iddia ettiği şahısla ilgili açıklamalar yaptı. Bu ülkede Süleyman Soylu hakkında ne derseniz satın almaya hazır muhalif bir medya var. Onlar üzerine atladı, merkez medyada dağ fare doğurdu yorumlarına neden oldu. Elbette ki Emin Şen’e ve şirketlerine yasaya aykırı kör bir kuruş ödendiyse hesabı sorulmalı.
FETÖ’CÜLER İDDİASI
Ama SM 360 Ajansı şirketinde Emin Şen’le ortaklık yaptığı söylenen iki FETÖ’cü Turgay Oğur ve Mücteba Kılıç ise mide bulandırdı. Özgür Özel’e bu bilgileri iki FETÖ’cünün servis ettiği iddiası ortaya atıldı. “Yok artık. O kadar da değildir. O iki kişinin FETÖ’cü olduğunu isimleri ve fotoğrafları ile kamuoyuyla paylaşan Özgür Özel oldu. Buna rağmen FETÖ’cülerin servis ettiği şeyler üzerinden böylesine iddialı bir açıklama yapar mı?” diye itiraz ettim.
Ama SM 360 Ajansı’ndaki ortaklığı bozulan FETÖ’cüler servis ediyor söylentisi yayılıyor.
İMAMOĞLU İŞİNDE ANLAMADIĞIM ŞEYLER VAR
İMAMOĞLU kendini bitirmek için gereken ne varsa yapıyor. Ama bir el devreye giriyor, İmamoğlu’nu yeniden diriltiyor.
Ekrem İmamoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye başkanı olduğu günden bu yana hizmetleriyle kendinden söz ettiren bir başkan olamadı. İstanbul’un en başarısız belediye başkanları arasında yer almaya aday olduğunu gösterdi. CHP’ye ikinci Nurettin Sözen vakasını yaşatmaya doğru koşuyor. Bitmek üzere olan İmamoğlu, YSK Üyelerine, ”Ahmak” dediği gerekçesiyle hapis cezasına çarptırılıp siyasi yasak kapsamına alınınca birden dirildi. Ceza onun için ödül oldu. Saraçhane’de cumhurbaşkanı adaylığının ilan edilmesine ramak kalmıştı.
8 YIL ÖNCEKİ DOSYA
Ama Kılıçdaroğlu’nun operasyonları sonucunda Ekrem İmamoğlu’nun belediye başkan adaylığı dahi tehlikeye girdi. Tam İmamoğlu bu kez bitti, artık buradan çıkamaz derken Beylikdüzü Belediye Başkanlığı dönemine ilişkin bir dosyadan dolayı hakkında dava açıldı.
İmamoğlu’nun istediği bir gözdü, bu dava ile ona verildi iki göz.
MAĞDURİYET ALGISI
Yeniden mağduriyete oynamaya başladı. Yeniden “İktidar beni yemek için her şeyi yapıyor” diye konuşmaya başladı.
İmamoğlu’na kalsa İmamoğlu bitecek ama bir güç sürekli olarak ona cansuyu veriyor. Ben de bunu anlamıyorum.
Yorum Yazın