Her şey Ali Babacan’ın, Halk TV’de 24 Haziran 2018 seçimleri öncesinde, Abdullah Gül’ün muhalefetin ortak adayı olarak çıkarılması projesinin “tam göbeğinde” olduğunu açıklamasıyla başladı.
Siyasi ikiyüzlülük tartışması ise o sırada Babacan’ın AK Parti milletvekili olması nedeniyle yaşandı. Bir yanda AK Parti’nin milletvekilisiniz, diğer yandan da AK Parti’nin cumhurbaşkanı adayı Erdoğan’ı tasfiye etmek için hazırlanan Gül’ü muhalefetin ortak adayı yapma projesinin tam göbeğinde yer alıyorsunuz.
Bu nasıl tanımlanabilirdi ki? Siyasi tutarlılık mı denilecekti? Elbette ki “Bu yaptığın siyasi ikiyüzlülük” denildi.
BÜYÜK YALANMIŞ
Ali Babacan bu yorumlara bozulmuş. Bunu “büyük yalan” olarak tanımlıyor.
“Önce Tayyip Erdoğan için adaylık imzası attı, sonra gitti CHP’nin adayını destekledi diyorlar. Bir de bunu gizli yaptı diyorlar. Bakın burada üç tane büyük yalan var. Bir, kronoloji yalanı var. Çünkü önce imza attı, sonra gitti destekledi. İkincisi CHP’nin adayı diyorlar. Üçüncüsü de gizli yaptı diyorlar.”
KRONOLOJİK ÇARPITMA
Anlayacağınız siyasi ahlak diye ortaya çıkan, siyasi etik denilince mangalda kül bırakmayan Ali Babacan, yaptığı siyasi ikiyüzlülük ortaya çıkınca tutuşmuş. İçine düştüğü durumu kurtarmak için çırpınıyor. Ama çırpındıkça batıyor. Kronolojik çarpıtma yapıyor.
BABACAN, BABACAN’I YALANLIYOR
Babacan için “Önce Erdoğan’a imza attı, sonra gitti Gül’ün adaylığı için çalıştı” denilmedi. AK Parti milletvekiliyken, AK Parti’nin genel başkanı ve cumhurbaşkanı adayı olan Erdoğan’ı tasfiye projesinin tam göbeğinde yer aldı, denildi. Ama bunu önce Ali Babacan dedi. Ali Babacan o açıklamayı yapmasa kim ne bilecekti? Babacan yalanlıyor ama kendisini yalanlıyor.
İLK DÜĞMEYİ YANLIŞ İLİKLEYİNCE
Babacan, kendini kurtarmak için, “Birinci tercihim olmadığı için ikinci tercihime destek vermiş oldum. Propaganda aygıtı, yalan söylüyorlar. Erdoğan’ın adaylığı 3 Mayıs’ta. Gül’ün adaylığı kesinlikle olmadıktan sonra ben Erdoğan’ın adaylığını desteklemiş oldum” diyor.
Gömleğin ilk düğmesini yanlış iliklediği için son düğme de yanlış ilikleniyor. Çünkü bu söylediği de doğru değil.
GÜL’ÜN AÇIKLAMASI
Abdullah Gül, ortak cumhurbaşkanı adaylığı için yürütülen temasların varlığını doğrulayan ancak bunun başarılı olmadığını ilan eden açıklamasını ne zaman yaptı? 28 Nisan 2018 tarihinde.
BAHÇELİ 8 OCAK’TA İLAN ETMİŞTİ
Erdoğan’ın adaylığına 3 Mayıs’ta imza verdiği için Babacan kendince bir çıkış yolu buluyor. Ama hem Bahçeli, hem Davutoğlu onu doğrulamıyor.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 8 Ocak 2018 tarihinde, bir basın toplantısı düzenleyip MHP’nin cumhurbaşkanı adayı çıkarmayacağını, ittifak olsa da olmasa da cumhurbaşkanlığı seçiminde Erdoğan’ı destekleyeceğini açıklamıştı.
24 NİSAN’DA TEKRAR
Bahçeli belki duymayanlar olabilir diye 24 Nisan 2018 tarihinde bu kez de resmi Twitter hesabından,“Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dır. Gayret bizden, takdir Türk milletinden, himaye ise Cenab-ı Allah’tandır” diye açıklama yaptı.
ALİ BABACAN DUYMADI MI?
Bahçeli’nin, “Cumhurbaşkanı adayımız Erdoğan’dır” açıklamasını MHP milletvekilleri duyuyor, AK Parti milletvekilleri duyuyor, muhalefet duyuyor, Türk halkı duyuyor. Mısır’daki sağır sultan bile duyuyor. Bir tek Ali Babacan duymuyor. Oysa ilk önce Babacan’ın duyması lazım. Çünkü AK Parti’nin milletvekili. Önce o duymalı. Çünkü Abdullah Gül’ü kime karşı ortak aday çıkaracaktınız?
GECE YARISI SORUYORDUN
Sizi bir anlığına Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanı adaylığının açıklandığı toplantıya götürmek istiyorum. Erdoğan, AK Parti grubunda, “Kardeşim Abdullah Gül” diyerek cumhurbaşkanı adayını ilan etmişti. Ali Babacan, Gül’ü tebrik etmek için platforma çıkınca Erdoğan, “Ali öğrendin mi? Gece yarısı arıyordun, kim cumhurbaşkanı adayı olacak soruyordun” demişti. Erdoğan, Gül ve Babacan birlikte tebessüm etmişlerdi. Demek ki Ali Babacan, cumhurbaşkanı adaylığı konusunda ilgisiz biri değilmiş? Sahi cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeniden aday olacağını nasıl atlamış?
BAŞKA ADAY VAR MIYDI?
Ayrıca Cumhurbaşkanı Erdoğan varken, AK Parti’nin başka bir cumhurbaşkanı adayı konuşuldu mu? Ali Babacan düpedüz aklımızla alay ediyor. Hem de nasıl...
DAVUTOĞLU, BABACAN’I YALANLIYOR
Babacan, kronolojik olarak üç büyük yalan iddiasında bulunuyor ya. Ben o dili kullanmayı tercih etmiyorum. Ama kronoloik, mronolijik değil, Davutoğlu düpedüz Babacan’ı yalanlıyor. “Sayın Babacan ve Sayın Beşir Atalay bana da gelerek Sayın Gül’ün böyle bir düşüncesi olduğunu ve üç partinin ona destek vereceğini ifade ettiler. Ben de kendilerine, Cumhurbaşkanı’na raporlar sunup yanlışlıkları ifade ettiğimi, AK Parti içindeyken bunları dile getirmeye devam edeceğimi, böyle bir koalisyonun, yani Sayın Gül’ün cumhurbaşkanı adaylığı üzerine bir ittifakın doğmasına pek ihtimal vermediğimi, ama olsa bile bunun AK Parti içindeyken yapılmasını doğru bulmadığımı söyledim” diyor.
BU ZİYARETİ NE ZAMAN YAPTINIZ?
Sayın Babacan, Beşir Atalay ile birlikte, Davutoğlu’nu hangi tarihte ziyaret ettiniz? Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanı adayı olmadığını ilan ettiği 28 Nisan tarihinden sonra değil elbette ki? Peki AK Parti milletvekiliyken, Davutoğlu’nu ziyaret edip, Gül’ün adaylığına destek istemek siyasi ahlaka sığıyor mu?
DAVUTOĞLU’NA RİCA
Babacan ile Atalay’ın, Abdullah Gül’ün en önemli iki kurmayı oldukları bilinir. Babacan ile Atalay ikna edemeyince Davutoğlu’nun, Gül’le görüşmesini istiyorlar.
Davutoğlu, “Sayın Gül ile bir görüşme yapmamı rica ettiler, Sayın Gül ile de görüştüm. Sayın Gül de bana böyle bir teşebbüs olduğunu ama ortada net bir tablo olmadığını ifade etti” diye anlatıyor.
Demek ki neymiş, ortada kronolojik bir siyasi ikiyüzlülük varmış.
BABACAN, AKŞENER’İ VURMAK İSTERKEN
Aslında Ali Babacan, “2018 seçimlerinde ortak aday çıkarılmadı, 5 yıl kaybedildi” derken, Abdullah Gül’ün ortak adaylığını engelleyen Meral Akşener’i hedef alıyordu. Akşener’e, “Bu kez ortak aday çıkarılmasına engel olma” mesajını veriyordu. Ama attığı ok, döndü kendini vurdu.
KILIÇDAROĞLU’NUN DEMOKRATLIĞI
İyiden iyiye cumhurbaşkanı adaylığına soyunan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bugünlerde tam bir sevgi pıtırcığı oldu. Özgür bir kelebeğe döndü. Gençlere, beni eleştireceksiniz diyor. Hoşgörülü bir lider imajı çizmeye çalışıyor.
Aman gençler Kılıçdaroğlu’na güvenip eleştirmeye kalkışmayın. Kendisini eleştirdi diye CNN Türk’e ambargo uyguluyor. Eleştirenleri CHP’den ihraç ediyor. 40 yılın CHP’lisi Yılmaz Ateş’i kendisini eleştirdiği için partiden attı. CNN Türk’e boykot kararına uymadığı için İrem Çiçek’i, Ümit Kocasakal’ı, Mehmet Sevigen’i ihraç etti.
Kılıçdaroğlu ihraç eder korkusuyla, CHP milletvekilleri CNN Türk ve A Haber’de yayına çıkmaya korkuyor. Hani eleştiriden hoşlanıyordunuz?
Yorum Yazın