Türkiye’de cumhurbaşkanlığı seçimi önemlidir.
İhtilaller, cumhurbaşkanı olmak için yapılır. Hele hele Başkanlık Sistemi’ne geçtikten sonra çok daha önemli hale geldi. Çünkü cumhurbaşkanı, icra yetkisini de üstlendi. Hem cumhurbaşkanı hem başbakan oldu.
İktidarın cumhurbaşkanı adayı belli. Recep Tayyip Erdoğan. Bakmayın Kılıçdaroğlu’nun henüz Erdoğan bile adaylığını açıklamadı demesine, Erdoğan gibi bir lider varken başka bir aday düşünülür mü?
Kılıçdaroğlu’nun yaptığı, aklımızla alay etmek.
Asıl sorun muhalefette. Muhalefet bir türlü cumhurbaşkanı adayını belirleyemiyor. Çünkü birbirlerine güvenmiyorlar. Seçim tarihi yaklaştıkça gerilim artıyor. Siz asıl cumhurbaşkanı adayının belirlenme sürecinde yaşanacakları görün.
Büyük bir fırtına yaklaşıyor.
Sadece üç alıntı yapmak istiyorum.
1- DEMİRTAŞ’LA PAZARLIK
Muhalefet cumhurbaşkanı adayını belirlemek için HDP’nin desteğine göz dikmiş durumda. Kılıçdaroğlu’nun elçileri Edirne Cezaevi’ni suyoluna çevirdi. Maksat Selahattin Demirtaş’ı ikna edip HDP’nin desteğini sağlamak. Sen Kılıçdaroğlu’nu destekle, o da cumhurbaşkanı olduğunda seni hapisten çıkarsın diye pazarlık yapıyorlar. Son dönemlerde Demirtaş güzellemeleri yapmalarının altında bu yatıyor.
DEMİRTAŞ’IN PLANI
Oysa Selahattin Demirtaş kendi aday. Oysa Selahattin Demirtaş’ın gönlünde Kılıçdaroğlu değil, Ekrem İmamoğlu yatıyor. “Ben hâlâ aday adayıyım. İddiamı koruyorum” dedi.
Demirtaş’ın adaylığının önünde terör suçundan aldığı 4 yıl 8 aylık hapis cezası var. Aday olsa dahi YSK tarafından izin verilmesi beklenmiyor. Ama aday olup, YSK tarafından adaylığı engellenip bir mağduriyet algısı oluşturabilirler.
İMAMOĞLU’NU İŞARET ETTİ
Demirtaş, Kürtlerde mağduriyet duygusunu oluşturduktan sonra Erdoğan karşısındaki aday lehine feragat eder. O da nasıl olur? Benim adaylığıma izin vermediler ama benim adayım Ekrem İmamoğlu diyebilir. Çünkü, kendisine Mansur Yavaş’ın cumhurbaşkanı adaylığı sorulduğunda, o Ekrem İmamoğlu yanıtını verdi. “Ancak ben şahsen Ekrem Bey’i takip etmeye çalışıyorum, Anadolu’da toplumsal karşılığı da olduğunu görebiliyorum” dedi.
KILIÇDAROĞLU’NA UYARI
Daha ne desin? Meral Akşener gibi İkinci Fatih ilan edecek hali yok. Demirtaş’ın bu yanıtını görünce yoksa Kılıçdaroğlu’nun gönderdiği elçiler, İmamoğlu lehine mi kulis yaptı diye düşünmedim değil. Kemal Bey, birileri ayağının altından halıyı çekiyor olmasın. Aman dikkat.
2- GÜLTEKİN UYSAL’IN MİSYONU
Muhalefet cephesinde kimi zaman yüzde 1 bile olmayan oy oranı ile Gültekin Uysal’ın masada ne işi var şeklinde itirazlar yükseliyor. Ama oy oranı sizi yanıltmasın. Gültekin Uysal, 6’lı masada çok önemli bir misyon üstlenmiş durumda.
Bunun ne olduğunu cumhurbaşkanı adayının belirleneceği kritik gün gelince anlayacaksınız.
Gültekin Uysal attığı bir tweet’le bu sürecin ilk çıkışını yaptı.
“Türk milletinin cumhurbaşkanı adayı ile ilgili beklentisinin 3 ölçüsü var:
1) “20 yıllık AKP döneminde sorumluluğa ortak olmamış olmak” dedi.
Gültekin Uysal’ın bu çıkışı, siyasi kulislerde “Ali Babacan, Ahmet Davutoğlu ve Abdullah Gül cumhurbaşkanı adayı olamaz” diye okundu.
Hâlâ Gültekin Uysal’ın o masada ne işi var diye soranlardan mısınız?
İki şey daha söyledi DP Genel Başkanı.
2) “Seçilebilirlik”,
3) “Seçim sonrası 20 yılda AKP tarafından ‘devr-i sabık’ muamelesine maruz kalan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni kurucu bir ruhla yeniden tesis etme yetisi!” dedi.
Gültekin Uysal bir elbise dikti. Bakalım kimin üzerine oturacak?
3- YAVAŞ’TAN İMAMOĞLU’NA SALVOLAR
Mansur Yavaş, Ümit Özdağ’ın cumhurbaşkanı adaylığı konusunda sessiz kalıyor diyorduk. Hatta bu sessiz kalış, şartları kolluyor yorumlarına da neden olmuştu. Mansur Yavaş sonunda konuştu. Ama bir konuştu, pir konuştu.
“Benim belediyecilik anlayışıma göre bir belediye başkanı sadece görevini yapmalı. Ne diğer siyasi partilere ne genel başkanlarına laf söylemeli, içişlerine karışmalıdır, işini yapmalıdır” dedi.
Ekrem İmamoğlu sabahtan akşama kadar bakanlarla polemiğe girmeye çalıştığı, Cumhurbaşkanı’na laf yetiştirmek için uğraştığı için Mansur Yavaş’ın bu sözleri Ekrem İmamoğlu’na mesaj olarak yorumlandı.
AKŞENER’İN SON HAREKETİ
Yavaş ile İmamoğlu cumhurbaşkanı adaylığı konusunda iki favori isim. Mansur Yavaş bu tarifi ile, İmamoğlu ile arasındaki farkı ortaya koydu. O polemik yapar, ben iş yaparım dedi. Hem de bunu Meral Akşener’i ziyaretinden sonra yaptı.
Meral Akşener, İmamoğlu’nun siyasi hamisi gibi bilindiği için Yavaş’ın sözleri manidardı. Zaten Meral Akşener de yeni bir soruya fırsat vermeden toplantıyı bitirdi. Akşener’in son hareketi ilginçti.
İMAMOĞLU NEDEN HIRÇINLAŞTI?
Bir süredir Ekrem İmamoğlu’nu tanımakta zorlanıyorum. “Bu Ekrem İmamoğlu olamaz” dediğim anlar oluyor. Halk TV’de Ulaştırma Bakanı’na yönelik hakaretlerini duyunca önce kulaklarıma inanmadım.
“Atatürk Havalimanı kapanacak” dediği için Ulaştırma Bakanı Adil Karaismailoğlu’nu hedef almış.
“Bu tür lafları ederek koltuğunda gerile gerile konuşma. İstanbul’da Ekrem İmamoğlu var. Önce önünü ilikleyeceksin. Çünkü 16 milyon insan seçti. Öyle konuşacaksın...” diyor.
Bu ne kibir böyle? Memleket sanki İmamoğlu’nun karşısında yakasını ilikleyip esas duruşa geçecek...
İMAJINA ZARAR VERİYOR
Ekrem İmamoğlu bu üslubu kullandığı için seçim kazanmadı. Tam aksine, kucaklayıcı bir dil kullandığı için muhafazakârların da seküler seçmenin de Kürtlerin de Karadenizlilerin de milliyetçilerin de liberallerin de oylarını almayı başarmıştı.
Şimdi kendi eliyle kendi farklılıklarını yok ediyor. İmamoğlu imajını yerle bir ediyor.
Kendi heykelini yıkan adam misali.
HAKARET SERİSİ
Seviye yerlerde. Ulaştırma Bakanı’na “Bu da zavallı bir arkadaş” diyor. “Hayatında bekçi kulübesi dikmemiş arkadaş” diye sesleniyor.
Doğru, Adil Karaismailoğlu bekçi kulübesi dikmemiş ama Çanakkale Köprüsü’nü açmış, Kömürhan Köprüsü’nü hizmete sokmuş, Bursa-Bandırma Hızlı Tren Hattı’nın ihalesini yapmış, Tokat Havaalanı’nı açmış, uzaya Türksat 5-a uydusunu göndermiş. İmamoğlu haklı. Sadece bunları alt alta topladım, bir bekçi kulübesi etmedi.
CUMHURBAŞKANLIĞI HESABI
Herhalde cumhurbaşkanı adaylığı konusundaki gelişmeler onu bu kadar hırçınlaştırdı. Tüm hedefi cumhurbaşkanı adayı olmaktı. Ama hesabı bozuldu. Ekrem Bey, Ulaştırma Bakanı’na değil, Kılıçdaroğlu’na kızacaksın. Senin önünü kesen Kılıçdaroğlu.
Yorum Yazın