Yüksel Aytuğ

Yüksel Aytuğ

Mail: hffhsyt@hotmail.com

Bombacıdan ne farkınız var?

İstiklal Caddesi'ndeki vahşi saldırı kadar, "içimizdekilerin" patlattığı hain bombalar da canımızı yaktı.
Ayşenur Arslan, Halk TV'de bombalama olayından hükümeti suçlayacak kadar şuur kaybına uğramıştı. Son seçimler öncesinde de bombalama olaylarının arttığını, bunun Erdoğan'a yaradığını, aynı filmi tekrar gördüklerini söyleyecek kadar ileri gitti.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ise olaydan sonra Beyoğlu'na yaptığı ziyaret sırasında büyük bir densizliğin altına imza attı. Bombanın bir saksının yanına bırakılmasına atıfta bulunarak, "Saksıları kaldırmakla olmaz, hep birlikte saksıları çalıştırmak lazım" deyiverdi. Kendisiyle birlikte çevresindekilerin de bu "espriye" gülüp, kıkırdamaları ise gafletin eriştiği son noktaydı.
Bu ülke sadece "dış mihraklarla" değil, "iç mihraklarla" da savaş veriyor, bilesiniz. Askerini kimyasal silah kullanmakla itham eden oda başkanları, polisini uyuşturucu ticareti yapıp, hazinenin açığını kapatmakla suçlayan genel başkanlar, bombaları hükümetin patlattığını iddia eden sözde gazeteciler ve sorumlusu olduğu kentin insanlarının derin acılarını bile mizah malzemesi yapmaya kalkan belediye başkanları var ne yazık ki...
Varsın olsun, bin yıldır bizi ne içeriden ne dışarıdan yıkabildiler. Yine başaramayacaklar!..

Sözleşmiş Milletler
Bu fotoğrafa iyi bakın. Zira dünyanın geleceğine yakında bu "Sözleşmiş Milletler" yön verecek. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Özbekistan ziyareti sırasında Türk cumhuriyetlerinin liderleri ile beraber çektirdiği fotoğraf, dünyada değişen güç dengesinin yeni bir ifadesi olarak tarihe geçecek cinsten.
Malum, dünyada şu an en değerli emtia, enerji kaynakları. Türk cumhuriyetlerinde bu kaynak var.



Türkiye'de de teknoloji ve girişimcilik ruhu. Bu eşsiz güçlerin birleşmesi, artık hiçbir işlevi ve gücü kalmayan Birleşmiş Milletler'e kafa tutacak yeni bir oluşumun habercisi. İleride NATO ve Varşova Paktı'na rakip olacak, Şangay Beşlisi'ni kıskandıracak bir oluşumdan söz ediyorum. Haydi inşallah!..
(Beyoğlu saldırısının, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın G20 zirvesine gideceği akşama rast gelmesi asla tesadüf değildir. Tıpkı yukarıdaki gibi, onun gireceği fotoğraf karesi, soysuzları fena halde panikletmiştir)

ABD ile resmen savaştayız
Lami cimi yok. ABD ile resmen savaşıyoruz. Ama bu öyle eski savaşlarda olduğu gibi meydan muharebesi şeklinde değil. İstiklal Caddesi'ndeki saldırıdan sonra ABD'nin en etkin gazetesi New York Times'ın manşetlerini gördünüz mü? Neredeyse zil takıp oynamadıkları kalmış. "İstanbul'da 5 yıllık huzur bozuldu. Türkiye'nin sırtını dayadığı turizm gelirleri beklentisi paramparça oldu" mealinde haberler, yorumlar yayınlamışlar. Şimdi anladınız mı daha bombanın dumanı tüterken İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun neden ABD'den gelen taziye mesajını kabul etmediğini, onları ikiyüzlülükle suçladığını?.. Ve yakalanan teröristin giydiği tişörtün önünde neden kocaman harflerle New York yazdığını?..
Allah bu ülkeyi dostun da düşmanın da sinsi olanından korusun!..

Sezai Karakoç unutulur mu?
Türk şiirinin en önemli kilometre taşlarından biriydi. Diriliş akımının öncüsüydü. Kelimeleri altına çeviren bir simyacıydı adeta.
Bugün ünlü şair Sezai Karakoç'un aramızdan ayrılışının yıl dönümü. O zaman Hızır'la Kırk Saat kitabından bir şiirin küçücük bir bölümüyle anma zamanıdır koca şairi...
Öleni ölümle diriltmek
Ölümle sağ tutmak sağ olanı
Ölümün ışınıyla görmek
Karanlık gecede
Kara taştaki Kara karıncayı...

Şeref kürsüsü
Sahne kostümlerini internette satıp, gelirini Mehmetçik Vakfı'na bağışlayan, Ankara'daki evini Lösemili Çocuklar Hastanesi'ne veren Muazzez Ersoy, gönüllerdeki tahtını iyice sağlamlaştırdı.

Zap'tiye
Bir turizm acentesinin yaptığı harf hatası nedeniyle Rus turistler Madrid yerine bir ay içinde iki kez yanlışlıkla Mardin'e geldiler. Aynı performansı Malatya'dan da (Malaya) bekliyoruz.

Ne demiş?
Karısı sürekli kafa atıp dövdüğü için evden kaçan adam, Müge Anlı'ya dert yandı: "Bizimki evlilik değil, dövüş kulübü..."

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar